Logo

9. Hukuk Dairesi2024/5057 E. 2024/6126 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarının hesaplanmasında, davacının çalışmadığı dönemin dikkate alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalışmadığı dönemin, fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücretlerinin hesabında dikkate alınması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin bozmaya uygun karar verdiğinden bahisle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/251 E., 2024/52 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İlk Derece Mahkemesi kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; müvekkilinin davalılara ait işyerinde 16.05.2012-14.04.2016 tarihine kadar işletme müdürü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haklı neden olmaksızın feshedildiğini, son ücretinin 6.000,00 TL olduğunu, davalı işyerinde her gün 10.00-01.00 saatleri arasında çalışmasına rağmen alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal ... ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili asıl davaya ilişkin cevap dilekçesinde; davacının devamsızlığı sebebiyle iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, işyerinde 6 gün çalışma yapıldığını, davacının ödenmeyen alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 15.02.2018 tarihli kararıyla; iş sözleşmesinin davalılarca haklı neden olmaksızın feshedildiği belirtilerek alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 25.10.2019 tarihli kararıyla; davalı tarafça bir kısım devamsızlık tutanakları sunulmuş ise de tutanak tanıkları dinletilerek tutanakların doğruluğunun ispatlanmadığı, davacının ücretinin 3.000,00 TL olarak kabul edilmesinin dosya kapsamına uygun olduğu, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal ... ve genel tatil ücretinin tanık beyanlarına göre hesaplandığı gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 02.02.2021 tarihli ilâmı ile; davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal ... ve genel tatil ücreti alacaklarının hesaplanmasında davacının davalı işyerinde çalışmadığı 05.12.2012-18.03.2013 tarihleri arasındaki dönemin dışlanmamasının hatalı olduğu belirtilerek İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Birleşen Dava

1. Dava

Davacı vekili asıl davada verilen kararın bozulmasından sonra açtığı ve somut dava ile birleştirilen davaya (Adana 3. İş Mahkemesinin 2021/98 Esas sayılı dosyası) ilişkin dava dilekçesinde; davalıların, işçilik alacaklarından kurtulmak maksadı ile davacı aleyhine icra takibi başlattıklarını, takibin haksız ve dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilinin davalılara herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Cevap

Davalılar birleşen davaya cevap vermemişlerdir.

C. İlk Derece Mahkemesince Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin 13.10.2022 tarihli kararıyla; asıl dava yönünden bozma ilâmı doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, birleşen dava yönünden ise takibe dayanak belgenin adi yazılı belge olduğu, davalılarca davacının borçlu olduğunun ispatlanamadığı, takibin davacı işçinin ilâmlı icra takibi başlatmasından sonra icra takibini sonuçsuz bırakmaya yönelik ve kötüniyetli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

D. İkinci Bozma Kararı

1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 15.06.2023 tarihli ilâmı ile; asıl dava ve birleşen davadaki taleplerin birbirinden farklı olduğu, bu hâlde birleştirilen dosyanın asıl davadan tefrik edilerek yeni bir esasa kaydedilmesi ve yapılacak yargılama sonucunda istinaf yolu açık olmak üzere karar verilmesi gerektiği, kanun yolları farklı olan davaların birleştirilerek görülmesinin isabetsiz olduğu belirtilerek İlk Derece Mahkemesi kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.

E. İlk Derece Mahkemesince İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilâmı doğrultusunda, birleştirilen dosyanın asıl dosyadan tefriki ile Dairemizin 02.02.2021 tarihli bozma ilâmı doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar vekili; cevap dilekçesinde belirtilen hususlarla birlikte davacının ücretinin hatalı belirlendiğini, davacı ile menfaat biliği içinde olan tanık beyanlarının esas alınmasının hatalı olduğunu, hatalı bilirkişi raporu doğrultusunda karar verildiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre uyuşmazlık, dava konusu fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal ... ve genel tatil ücreti alacaklarını hesap dönemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41, 44, 46 ve 47 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

28.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.