"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/67 E., 2022/454 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 7. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; bu kararın davalı ... Uluslararası Yatırım Tarım Peyzaj İnşaat Turizm San. ve Tic. AŞ (... Uluslararası Yatırım AŞ) vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının tekrar bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalılar nezdinde yurt dışında bulunan işyerinde makine mühendisi olarak çalıştığını, ücretinin 01.11.2008 tarihinden itibaren 5.000,00 USD olduğunu, 12.11.2009 tarihine kadar davalı Şirketlerin faaliyet gösterdiği Kazakistan'ın Astana kentindeki şantiyelerinde aralıksız olarak çalışmaya devam ettiğini, aylık ücretinin devamlı eksik ödendiğini, sürekli fazla çalışma yapmak zorunda kaldığını, hafta tatili ve bayram tatillerinde çalıştırıldığını, ancak ücretlerinin ödenmediğini, bunun üzerine davalı işverenlere gönderdiği ihtarname ile alacakların ödenmesinin istendiğini, ancak buna rağmen ödeme yapılmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ödenmeyen ücret alacağı, yıllık ücretli izin, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirketin işçisi olmadığından taraflarına husumet yöneltilemeyeceğini, zira müvekkili Şirketin davacının çalıştığını iddia ettiği inşaatları projesi ile bir ilgisinin bulunmadığını, Astana Stadyum projesinde ise "çelik yapı ve çatı hareket mekanizması yapım işlerinin" imzalanan sözleşmeye göre diğer davalı Şirkete bırakıldığını ve sözleşmede, bu projede çalıştırılacak personelle ilgili müvekkili işverene husumet veya sorumluluk yüklenemeyeceğinin karalaştırıldığını, delil olarak sunulan banka dekontlarında yer alan şirketin müvekkili Şirket olmadığını, davacının ücrete ve çalışma düzenine ilişkin iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... Mühendislik ve İnşaat Taahhüt AŞ (... Mühendislik AŞ) vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirket nezdinde 17.11.2007 tarihinde teknik öğretmen olarak çalışmaya başladığını, ancak davacının diğer davalı nezdinde çalışmak istediğini bildirmesi üzerine işten ayrıldığını, tüm alacak ve hak edişlerinin eksiksiz olarak kendisine ödendiğini, davacının fazla çalışma yapmadığını, bayram ve genel taliller ile hafta tatillerinde çalışılmadığını, davacının iddialarının doğru olmayıp davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 08.11.2012 tarihli ve 2009/1162 Esas, 2012/1179 Karar sayılı kararıyla; Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtları ve toplanan sair delillere göre; davacı ile davalı ... Mühendislik AŞ arasında iş sözleşmesi imzalandığı ve davacının fiilî olarak çalışmaya başladığı, yine davalı ... Mühendislik AŞ ile ... Uluslararası Yatırım AŞ arasında, Kazakistan Astana şehrinde inşa edilecek stadyum inşaatına ilişkin sözleşme düzenlendiği ve buna göre istihdam edilen davacının talep konusu yaptığı işçilik alacaklarından her iki davalının da müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, yaptığı işin niteliği ve eğitimi dikkate alındığında aylık 5.000,00 USD ücret aldığı iddiasının doğru olduğu, dosya içeriği ve Yargıtay emsal içtihatları dikkate alındığında günlük 3 haftalık 18 saat fazla çalışma yaptığı, dosya içeriğine göre yıllık ücretli izne hak kazandığı ancak karşılığı ücretinin ödenmediği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 26.11.2013 tarihli ve 2013/9293 Esas, 2013/20285 Karar sayılı kararı ile; davalının diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, davacının SGK hizmet cetvelinde 17.11.2008-30.09.2008 tarihleri arasında çalıştığı işverenin kim olduğu ve davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ ile bağlantısının saptanması gerektiği, ayrıca davacı vekilinin sunduğu ücret listesinde davacının çalıştığı belirtilen projelerinin davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ'ye ait olup olmadığı ile davacının 2009 yılı Eylül, Ekim ve Kasım aylarında davalı Şirkete ait Türkiye'deki hangi işte çalıştığı davacıdan sorularak açıklığa kavuşturulması gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 18.12.2019 tarihli ve 2014/3 Esas, 2019/91004 Karar sayılı kararıyla; davacının bozma kararı doğrultusunda beyanının alındığı ve hizmet süresine ilişkin olarak belirtilen araştırmanın yapıldığı, toplanan delillere göre davacının 16.11.2007-12.11.2009 tarihleri arasında davalılar nezdinde çalıştığı gerekçesiyle ve bozma öncesi gerekçeler tekrar edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 08.12.2020 tarihli ve 2020/6441 Esas, 2020/17628 Karar sayılı kararı ile; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, dosya içeriğine göre davacının Türkiye’ye döndükten sonraki dönem yönünden iddia ettiği çalışma olgusunu yeterli, inandırıcı ve somut delillerle ispatlayamadığı, yurt dışı giriş çıkış kayıtlarına göre, davacının en son 13.08.2009 tarihinde Türkiye’ye dönüş yaptığı, bu durumda hizmet süresinin 17.11.2007-13.08.2009 tarihleri arasında olduğu kabul edilerek dava konusu alacakların yeniden hesaplanması gerektiği, 01.09.2009 tarihinde davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ tarafından yapılan ücret ödemesinin de bu dönem çalışmasına ait olduğu kabulü ile mahsup edilmesi gerektiği, ayrıca bozmadan önce ödenen karar ve ilâm harcının bozmadan sonraki hükümde belirlenen harçtan mahsup edilmemesinin hatalı olduğu, Mahkemece dava konusu alacaklar hakkında tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozmaya uyularak bilirkişiden ek rapor alındığı, bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya yeterli olduğu, bozma öncesi belirtilen gerekçelerle davacının kıdem tazminatına hak kazandığı, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tanık beyanları ile sübut bulduğu ve bilirkişi raporu ile hesaplanan bu alacakların indirim yapılarak hüküm altına alınması gerektiği, ödenmeyen ücret alacağı ile yıllık ücretli izin alacaklarının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne dair karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ vekili; bozmaya aykırı şekilde eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile karar verildiğini, bozulan karardan önce alınan karar ve ilâm harcının müteakip hükme ait harçtan mahsup edilmediğini, yine aynı şekilde bozma kararında açıkça belirtilmesine rağmen 01.09.2009 tarihli ödeme tutarının hesaplanan toplam alacaktan mahsup edilmediğini, davacının müvekkili Şirket çalışanı olmadığını ve taraflarına husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkilinin asıl işveren olduğu iddiasının ispat edilemediğini, davacının çalıştığını iddia ettiği projelerin müvekkili Şirkete ait olmadığını, çalışma süresinin hatalı belirlendiğini, bozma sonrası alınan ek ve dayanağı bozma öncesinde alınan kök raporların denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmadığını, bu yöndeki itirazlarının dikkate alınmadığını, dosyada davacı ile menfaat birliği içinde olan tanık anlatımları dışında iddiaların ispatına yarar herhangi bir delil bulunmadığını, emsal ücret araştırması yapılmaksızın salt afaki davacı iddiaları doğrultusunda sonuca gidildiğini, davacının fazla çalışma yaptığı ve tatil günlerinde de çalıştığı iddiasının doğru olmadığını, hüküm ve gerekçenin çelişkili olduğunu, davada kısmen kabul kararı verildiğinden davacının ret oranı doğrultusunda harç ve masraflardan sorumlu olması gerektiğini, ret vekâlet ücretinin eksik ve hatalı hesaplandığını belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının çalışma süresi ile ücret alacağı hesabında yapılan ödemelerin yöntemince mahsup edilip edilmediği, bozma kararı ile oluşan usuli kazanılmış haklara riayet edilip edilmediği ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin doğru belirlenip belirlenmediği konularına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32 nci maddesi, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi, 6100 sayılı Kanun'un 326 nci maddesi.
3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.02.2023 tarihli ve 2022/681 Esas, 2023/115 Karar sayılı kararında usuli kazanılmış hak ilkesi şu şekilde açıklanmıştır:
"...
Yapılan açıklama ve ilkelere uygun olarak HMK’nın “Zaman bakımından uygulanma” başlığını taşıyan 448/1 inci maddesi de “Bu Kanun hükümleri, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanır” hükmünü içermektedir. Bu madde hükmüne göre kanunda aksine bir düzenleme getirilmediği takdirde yeni usul hükümlerinin tamamlanmış usul işlemlerine bir etkisi olmayacak, önceki kanuna veya hükümlere göre yapılmış ve tamamlanmış olan işlemler geçerliliğini koruyacaktır. Buna karşın, tamamlanmamış usul işlemleri yeni kanun hükümlerine göre yapılacaktır. Nitekim aynı hususlar Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.03.2021 tarihli ve 2017/4-1397 Esas, 2021/292 Karar sayılı kararında da vurgulanmıştır. ..."
3. Değerlendirme
1. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Vermiş olduğu bir hüküm Yargıtay tarafından bozulan ve Yargıtayın bu bozma kararına gerek iradi ve gerekse kanunî şekilde uymuş olan Mahkeme, bozma kararı doğrultusunda inceleme yapmak ve hüküm kurmak zorundadır. Mahkemenin, Yargıtayın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir.
3. 08.12.2020 tarihli bozma kararında; davacının hizmet süresinin 17.11.2007-13.08.2009 tarihleri arasında olduğunun kabul edilmesi ve bu döneme ilişkin olarak yapıldığı belirlenen 01.09.2009 tarihli ücret ödemesinin mahsup edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Çünkü davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ tarafından 01.09.2009 tarihinde yapılan 8.663,00 USD tutarındaki bu ödeme, bozma öncesi aldırılan bilirkişi raporlarında değerlendirilmemiştir. Mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen bozma kararı gereği yerine getirilmemiş; hükme esas alınan bilirkişi raporunda söz konusu ödeme tutarı, hesaplanan toplam alacaktan mahsup edilmeden hesaplanan ücret alacağı hüküm altına alınmıştır.
4. Şu hâlde Mahkemece yapılması gereken iş; 01.09.2009 tarihinde davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ tarafından yapılan 8.663,00 USD tutarındaki ücret ödemesinin, hesaplanan ücret alacağından mahsubu ile sonucuna göre ücret alacağının hüküm altına alınması ve bozma ile oluşan usuli kazanılmış hakların gözetilmesidir. Bu husus gözetilmeden hatalı bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmesi nedeniyle hükmün tekrar bozulması gerekmiştir.
5. Diğer yandan Mahkemece hüküm altına alınan alacak tutarlarına göre yargılama harç ve giderlerinin hatalı olarak belirlendiği, bu hususta 08.12.2020 tarihli bozma kararında açıkça belirtilen ilke ve esaslara uygun karar verilmediği gibi davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ lehine hükmedilen vekâlet ücretinin de hatalı belirlenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle yukarıda yer alan bozma sebebi gereği yerine getirilerek yeniden kurulacak hükümde, dava ve ıslah talebine konu alacak tutarları ile kabulüne karar verilen alacaklar gözetilerek yargılama harç ve giderlerinin usule uygun ve yöntemince belirlenmesi, kabul ve ret oranları gözetilerek taraflar lehine hükmolunacak vekâlet ücretinin de karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre doğru biçimde belirlenerek hüküm altına alınması gerekmektedir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davalı ... Uluslararası Yatırım AŞ'ye iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
15.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.