"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/116 E., 2023/1731 K.
KARAR : Davacının istinaf başvurusunun esastan reddi, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Erzurum 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/1058 E., 2021/728 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf başvurusunun esastan reddi; davalının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 1996 yılında Köy Hizmetleri Erzurum İl Müdürlüğü (Erzurum İl Özel İdaresi) nezdinde atölye ustası olarak çalışmaya başladığını, Erzurum İl Özel İdaresinin kapanması üzerine Erzurum Su ve Kanalizasyon İdaresi nezdinde çalışmaya devam ettiğini, 2014 yılında ise davalı Bakanlığın Erzurum İl Müdürlüğüne bağlı olarak çalışmasını sürdürdüğünü, davacının Yol-İş Sendikasına üye olduğunu ve davalı Bakanlık nezdinde fiilen atölye ustası olarak çalıştırılmasına karşın ücret ödemelerinin düz işçi vasfıyla yapıldığını ileri sürerek fark ücret, ikramiye, ilave tediye ve sorumluluk zammı/yıpranma primi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının Erzurum Su ve Kanalizasyon İdaresinden düz işçi pozisyonuyla atandığını, fiilen atölye ustası olmayıp hâlen Kurum içinde masa başında rutin evrak işleriyle ilgilenerek çalışmaya devam ettiğini, davacının mevzuata uygun bir şekilde çalıştırıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının geçici işçi döneminde atölye usta yardımcısı olarak çalıştırıldığı, hizmet içi eğitim katılım belgesinde atölye ustası olarak gözüktüğü, Köy Hizmetleri Erzurum Bölge Müdürlüğü işçi hareket onayı belgesinde ve bir kısım yevmiye listesinde de atölye usta yardımcısı olarak çalıştığının gözüktüğü, davacının intibak işlemleri yapılırken düz işçi olarak intibakının yanlış yapılması ve atölye ustası olarak çalıştığı dönemin derece kademe hesabında dikkate alınmaması nedeniyle ücret, ilave tediye, ikramiye ve yıpranma primlerinin işverence eksik hesaplanıp ödendiği, davalının zamanaşımı def'inin değerlendirildiği, davacının üyesi olduğu sendika ile işveren arasında yapılan toplu iş sözleşmesi hükümleri çerçevesinde davacının atölye ustası olarak çalıştığı toplam süre dikkate alınarak yapılan derece ve kademe değerlendirmesi ile bu doğrultuda hesaplanan dava konusu fark alacakların hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesince ücret, yıpranma primi/sorumluluk zammı ile ikramiye alacaklarının ödenmesi gereken tarihlerden itibaren kademeli olarak faize karar verilmesi gerektiğini, kararın faize yönelik kısmının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; davacının müvekkili Kurumdan herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını, davacının düz işçi olarak görev yaptığını, atölye ustası pozisyonunda çalışmadığını, büro görevlisi olarak rutin evrak işlerine baktığını ve davacının ücret yönünden intibakının toplu iş sözleşmesi hükümlerine uygun olarak yapıldığını ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının şahsi sicil dosyasının incelenmesinde; davacının önce Köy Hizmetleri Erzurum İl Müdürlüğünde çalıştığı, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün tasfiyesi sonucu Erzurum İl Özel İdaresine devredildiği, 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına dair Kanun (6360 sayılı Kanun) hükümleri doğrultusunda, davacının 2014 yılı Mart ayında Erzurum Büyükşehir Belediyesine, akabinde davalı Bakanlığa devredildiği, davacının Köy Hizmetleri Erzurum İl Müdürlüğünde çalışırken kayden düz işçi statüsünde ve kadrosunda olmasına rağmen çalışma ve izinlere ilişkin diğer yazılı belgeler ve tanık beyanları ile fiilen atölye usta yardımcısı olarak çalıştırıldığı anlaşılmaktaysa da bu durumdan davalı İdarenin hukuken sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, davacının sonraki ve davalı Kurum bünyesindeki çalışmalarının fiilen atölye usta yardımcısı pozisyonunda olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddi, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; davacının fiilen yaptığı işin atölye ustalığı olduğunu ve kademesi ile derecesinin bu şekilde belirlenmesi gerektiğini, fiilen yaptığı işe göre belirleme yapılmadığı için sürekli olarak eksik ücret aldığını, bu eksik ücret üzerinden de davalı Kuruma devredildiğini ve hâlen eksik ücret ödendiğini, kamusal tasarruflar ile başka kurumlara sevk edilen işçilere farklı statü uygulanamayacağını, işverenin aynı işi yapan işçilere eşit ücret ödemekle yükümlü olduğunu, statüsü ile fiili çalışması farklı olan işçilere, fiilen yaptığı iş için belirlenen yevmiye daha fazla ise bu yevmiye farkının ödenmesi gerektiğini, salt başka bir Kurumda çalışmaya devam ettiği ve o Kurumda da farklı statü verildiği için davacının hak kaybına uğratılamayacağını, davanın reddi kararının hukuka aykırı olduğunu, İlk Derece Mahkemesi kararının da faize yönelik kısmının hatalı olduğunu belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının görevli olduğu pozisyon dışında fiilen başka bir pozisyonda çalıştırılıp çalıştırılmadığı, buna bağlı olarak dava konusu fark alacaklarına hak kazanıp kazanamayacağı hususlarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 370 inci maddesinin dördüncü fıkrası.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32 nci maddesi, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri, 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 vd maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut uyuşmazlıkta davacı işçinin; davalı Bakanlığa devrinden önce kayden düz işçi kadrosunda çalışmasına rağmen çalışma ve izinlere ilişkin bir kısım belgelerde zaman zaman atölye usta yardımcısı olarak çalışmış olduğu görülmekte ise de tüm dosya kapsamından genel olarak ve ağırlıklı şekilde kayden olduğu gibi fiilen de düz işçi olduğu, zaman zaman yaptığı işin ağırlıklı iş hâline geldiğinden söz edilemeyeceği, davalı Bakanlık bünyesinde de fiilen atölye usta yardımcısı olarak çalıştığını kanıtlayamadığı anlaşılmış olup davanın bu gerekçeyle reddine karar verilmesi gerekirken Bölge Adliye Mahkemesince; davacının Köy Hizmetleri Erzurum İl Müdürlüğü nezdinde kayden düz işçi kadrosunda olmasına rağmen fiilen atölye usta yardımcısı olarak çalıştırıldığı ancak bu durum nedeniyle davalı Bakanlığın hukuken sorumlu tutulmasının mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, sonucu itibarıyla doğru bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinin değiştirilerek ve düzeltilerek onanması, 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin dördüncü fıkrası hükmü gereğidir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesince yapılan değerlendirmeye yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile sonucu itibarıyla doğru olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinin değiştirilerek ve düzeltilerek ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.