"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/98 E., 2024/392 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Batman 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/446 E., 2022/944 K.
SAYISI : 2017/484 E., 2017/271 K.
SAYISI : 2017/355 E., 2017/254 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 04.04.2019 tarihli kararı ile asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı ve davalı ... (TPAO) vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 09.04.2021 tarihli kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin söz konusu kararının ortadan kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince, asıl ve birleşen davalarının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; müvekkilinin asıl işveren davalı TPAO'ya ait kuyularda alt işverenler yanında numune alım işi yaptığını, iş sözleşmesinin haksız feshinden dolayı Batman İş Mahkemesinin 2015/637 Esas sayılı dosyasında açılan işe iade davasında işe iadesine karar verildiğini, işe iade başvurusu yaptıklarını, ancak davalı tarafça ciddiyetten ve samimiyetten uzak işe başlatma talebi yapıldığını, davalı TPAO ile alt işverenler arasındaki ilişkin muvazaalı olduğunu, müvekkilinin baştan beri asıl işveren işçisi olduğunu, davalı işyerinde kadrolu olarak çalışanların müvekkiline göre 2-3 kat fazla ücret aldığını, eşit davranma ilkesinin ihlal edildiğini, müvekkilinin alması gereken ücretin tespitini talep ettiklerini, işe başladığı tarihten feshedildiği tarihe kadar kök ücret farklarının eksik ödenmesi nedeniyle bu ücretlerin ödenmesi gerektiğini, çalıştığı tarihten itibaren 15 gün boyunca günlük 24 saat esasına dayalı olarak vardiyalı çalıştırıldığını, 15 gün dinlendirildiğini, işe gidiş- geliş için her seferinde ortalama 4 saat yolda zaman geçtiğini, yolda geçen sürelerin ödenmediğini, TPAO ile Mir Sosyal Hizmetler Danışmanlık, Bilgi, Veri ve Otomasyon Taahhüt Sanayi Ticaret Limited Şirketi arasındaki işin muvazaalı olması nedeniyle müvekkilinin ilk işe girdiği tarihten itibaren asıl işveren işçisi olduğunun ve gerçek ücretinin tespiti ile kök ücret alacağı, fazla çalışma alacağı, ulusal ... ve genel tatil alacağı, hafta tatili alacağı, yol mesaisi alacağı, vardiya primi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davacı vekili Batman 2. İş Mahkemesinin birleşen 2017/484 Esas sayılı dosyasındaki dava dilekçesinde; kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık ücretli izin, yol ve yemek ücreti, hafta tatili, asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
3. Davacı vekili Batman 2. İş Mahkemesinin birleşen 2017/355 Esas sayılı dosyasındaki dava dilekçesinde; müvekkilinin iş sözleşmesinin feshi nedeniyle işe iade davası açtıklarını, işe iade başvurusunda bulunmasına rağmen davalı asıl işveren tarafından cevap verilmediğini belirterek; boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatı alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı TPAO vekili asıl ve birleşen davalara cevap dilekçesinde; husumet itirazı ve zamanaşımı def'inde bulunarak belirsiz alacak davası açılamayacağını, davacının işe başlama konusunda samimi olmadığını, davacını yasal süresi içinde işe davet edildiğini ancak işe başlamadığını, açılan davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, müvekkilinin asıl faaliyet alanının petrol arama, üretim ve sondaj olduğunu, davacının müvekkili Şirketin personeli olmadığını, müvekkilinden alınan işin kamu ihale mevzuatına uygun olarak yapıldığını, muvazaa iddiasının doğru olmadığını, sözleşmenin muvazaalı olmadığını, davacının sendika üyesi olmadığını, kök ücret yönergesinden faydalanamayacağını, davacının fazla çalışma talebinin yerinde olmadığını, davacının yaptığı fazla çalışma karşılığının ödendiğini, davacının fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal ... genel tatil ücreti alacağının bulunmadığını, davacı sendika üyesi olmadığından vardiya prim alacağı hakkının bulunmadığını, yol mesaisi alacağının bulunmadığını, 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'na göre toplu iş sözleşmesinden ancak üye olan kişilerin yararlanabileceğini, toplu iş sözleşmesinin imzası sırasında davacının sendika üyesi olmadığını, fesihten sonra sendika üyesi olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı Mir Sosyal Hizmetler Dan. Bilg. Veri ve Oto Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. birleşen Batman 2. İş Mahkemesinin 2017/355 Esas sayılı davaya cevap dilekçesinde; davanın haksız ve kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna dayanılarak asıl işveren alt işveren ilişkisinin kanuna uygun olmadığı, ilişkinin muvazaaya dayandığı, davacının sendika üyeliği bulunmadığından toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı, asıl işverenin davacının emsali olan ve toplu iş sözleşmesi kapsamında bulunmayan işçisi olmadığı, dolayısıyla davacıya fiilen ödenen ücretin gerçek ücreti olduğu, toplu iş sözleşmesinde düzenlenen mali haklardan yararlanamayacağı, işe iade kararının kesinleşmesinin ardından yapılan işe başlama başvurusu üzerine Mir Sosyal Hizmetler Dan. Bilg. Veri ve Oto Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılan işe davetin samimi olmadığı, davacının bilirkişi raporunda hesaplanan tutarda kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal ... ve genel tatil ücreti, ilave tediye, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti alacaklarının bulunduğu, diğer istemlerin yerinde olmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; müvekkilinin alması gerektiği ücretin davalı TPAO'nun kadrolu emsal işçilerine ödediği ücret miktarına göre belirlenerek fark ücretin hüküm altına alınması gerektiğini, emsal ücret araştırması yapılmamasının ve alacakların emsal ücrete göre hesaplanmamasının hatalı olduğunu, kök ücret, yemek ve yol ücreti, yol mesaisi ile asgari geçim indirimi taleplerinin reddinin hukuka aykırı olduğunu, yolda geçen sürelerin 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 66 ncı maddesi uyarınca çalışma süresinden sayılması gerektiğini, dosya içeriğindeki delillerin irdelenmediğini, ıslah dilekçesi dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde verilen kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların istinaf sebepleri tek tek irdelenerek ve istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak, kamu düzenine aykırı bir yön bulunup bulunmadığı hususu ise resen gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalılar arasındaki hizmet alımına dair sözleşmenin muvazaalı olup olmadığı, davacının kök ücret yönergesinden yararlanıp yararlanamayacağı, emsali işçinin bulunmaması durumunda ücret araştırması yapılıp yapılamayacağı, talep edilen alacaklara hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı Kanun'un 32 ve 66 ncı maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 32 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.