"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1721 E., 2024/9 K.
KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tekirdağ 2. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/459 E., 2020/108 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin Malkara Belediye Başkanlığında 01.07.1995 tarihinde itfaiyeci olarak işe başladığını, davacının iş sözleşmesinin 31.03.2014 tarihinde Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığına devredildiğini, davalı ... ile Genel-İş Sendikası arasında imzalanmış bulunan 15.01.2014-14.01.2016 tarihlerini kapsayan toplu iş sözleşmesinden faydalandırılmadığını, buna bağlı olarak toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark alacak ... doğduğunu ileri sürerek ücret farkı, ilave tediye farkı, ikramiye farkı ve sosyal yardım farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının Malkara Belediyesinde çalışmaktayken, 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi ilçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (6360 sayılı Kanun) ile 31.03.2014 tarihinde davacının Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığına devredilerek çalışmaya başladığını, devirden sonra Malkara Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlandığı, 31.12.2014 tarihinden sonra ise Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlandırıldığını, bu tarihten önce davalı belediyenin toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinin bulunmadığını, davacının talepte bulunduğu dönem bakımından yararlanmakta olduğu bir toplu iş sözleşmesi olduğu ve davalı Belediyenin toplu iş sözleşmesinden de yararlandırıldığı durumda mükerrer ödeme söz konusu olacağını, talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının devir tarihinden önce Genel-İş Sendikası üyesi olduğu, Malkara Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasında imzalanan 01.01.2013-30.06.2014 tarihleri arasında geçerli toplu iş sözleşmesi hükümlerine tâbi olduğu, davacının Genel-İş sendikasına üyeliğinin davalı Belediyeye 22.07.2014 tarihinde bildirildiği, devir ile gelen işçilerin var ise geldikleri işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinden süresi bitene kadar yararlanabileceği ancak devredildikleri işyerindeki toplu iş sözleşmesinden yararlanmak istemesi durumunda işverene bildirim yaptığı tarihten itibaren yararlanma imkânı olduğu, davacının Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasındaki 15.01.2014-14.01.2016 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden bildirim tarihi olan 22.07.2014 tarihinden itibaren yararlanabileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; davacının 11.03.2009 tarihinde sendikaya üye olduğunu, Genel-İş Sendikası ve Malkara Belediye Başkanlığı arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanmaktayken Tekirdağ Büyükşehir Belediyesine devredildiğini, devirden sonra Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ve Genel-İş sendikası arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden devir tarihi olan 01.04.2014 tarihinden itibaren yararlandırılmasının gerektiğini, bu nedenle toplu iş sözleşmesi fark alacaklarının eksik hesaplandığını, birleştirilmiş sosyal yardım, aile yardımı ve diğer toplu iş sözleşmesi alacaklarının net brüt ayrımına dikkat edilmediği için hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; davacı işçinin devir ile geldiği Malkara Belediyesinde Genel-İş Sendikasının üyesi olmuş olsa da aynı Sendikayla davalı ... Belediyesinin farklı sözleşmeler imzaladığını, işçiye hangisinin uygulanacağının yine işçinin takdirinde olduğunu, bu nedenle işçi tarafından yapılan seçimin işverene bildirilmesinin gerektiğini ve üyeliğin işverene bildirildiği tarihin hesaplamalarda dikkate alınmasının yerinde olduğunu, ancak İlk Derece Mahkemesince davacının Genel-İş Sendikası üyeliğinin ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyesinde uygulanan toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinin bildiriminin 22.07.2014 tarihinde gerçekleştiği bahsiyle karar verildiğini, bu bildirimin davalıya ulaşıp ulaşmadığının araştırılarak teyit edilmesinin gerektiğini, davacının üyelik ve mevcut sözleşmeden yararlanma talep bildiriminin Sendika tarafından 31.12.2014 tarihinde gerçekleştirildiğini, 31.12.2014 tarihinin baz alınması hâlinde davacının herhangi bir alacağının olmadığını ve davanın reddi gerektiğini, toplu iş sözleşmesi gereğince ücret zammın kıstelyevm usulü ile uygulanması gerektiğini, zamanaşımı def'inin dikkate alınmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının Malkara Belediyesinde çalışmakta iken iş sözleşmesinin 6360 sayılı Kanun kapsamında davalı İdareye devredildiği, 11.03.2009 tarihinde Genel-İş Sendikasına üye olduğu, davacının üyeliğinin davalı işverene bildirildiği ve bildirim tarihinden itibaren Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi işyerinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanabileceği, devirden tarihinden sendika üyeliğinin bildirim tarihine kadar olan sürede ise Tekirdağ Büyükşehir Belediyesinde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinden yararlanma imkânı bulunmadığı, hüküm altına alınan alacaklarda zamanaşımına uğrayan alacak bulunmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının 6360 sayılı Kanun ile davalı Belediyeye devredildiği 31.03.2014 tarihi ve sonrasında yararlanacağı toplu iş sözleşmesinin tespiti ile iddia ettiği şekilde fark alacaklarının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.
2. 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesinin onuncu fıkrası, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 36 ve 39 uncu maddeleri ile 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.
3. Dairemizin 10.04.2023 tarihli ve 2023/3314 Esas, 2023/5272 Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut uyuşmazlıkta davacı, Malkara Belediyesinde 01.07.1995 tarihinden itibaren itfaiyeci olarak çalışmaktayken 31.03.2014 tarihinde Tekirdağ Büyükşehir Belediyesine devredildiğini, 11.03.2009 tarihinde Genel-İş Sendikasına üye olduğunu; ancak Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasında imzalanan ve 15.01.2014-14.01.2016 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesi hükümleri uygulanmadığından toplu iş sözleşmesi farkı alacağının doğduğunu ileri sürerek ücret farkı, ilave tediye farkı, ikramiye farkı ve sosyal yardım farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
3. Davacının Malkara Belediyesinde itfaiyeci olarak çalıştığı ve 6360 sayılı Kanun uyarınca, 31.03.2014 tarihinde Tekirdağ Büyükşehir Belediyesine nakledildiği, dava tarihi itibarıyla da hâlen Tekirdağ Büyükşehir Belediyesinde çalışmaya devam ettiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Davacının Tekirdağ Büyükşehir Belediyesine nakledildiği tarih itibarıyla Malkara Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasında imzalanan 01.01.2014-31.12.2014 tarihleri arasında geçerli toplu iş sözleşmesinden yararlandığı davalının da kabulündedir.
4. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davacının 31.03.2014 tarihindeki ücreti tespit edilirken, Genel-İş Sendikasına üyeliğinin 21.07.2014 tarihinde işverene bildirildiği gerekçesiyle bu tarihten, 31.12.2014 tarihine kadar devredildiği işyeri olan Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile Genel-İş Sendikası arasında 11.02.2014 imza ve 15.01.2014-14.01.2016 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiğinin kabulü fark alacak hesaplaması yapılmıştır.
5. Mahkemece, davacının fark alacakları hususunda 21.07.2014 tarihinden itibaren yapılan değerlendirme hatalı olmuştur. Her ne kadar davacının devirden önce 11.03.2009 tarihinde Genel-İş Sendikasına üye olduğu ve davalının da bu üyeliği dikkate alarak, devrolduğu yerde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinin bitiminin akabinde, o dönem yürürlükte bulunan Genel-İş Sendikası ile davalı ... Belediyesi arasındaki toplu iş sözleşmesi hükümlerinden davacıyı yararlandırdığı hususunda taraflar arasında ihtilaf yok ise de 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesinin onuncu fıkrasında "... Devredilen veya nakledilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları; toplu iş sözleşmesi bulunan işçiler bakımından yenileri düzenleninceye kadar devir veya nakil işleminden önce tabi oldukları toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre, ... belirlenir.” hükmü yer almaktadır. Buna göre kanun hükmü dikkate alındığında, davacının nakledildiği işyerinde toplu iş sözleşmesinin yenisi düzenleninceye kadar nakil işleminden önce tâbi olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiği kabul edilmelidir.
6. Davacının 31.03.2014 tarihinde davalıya ait işyerine nakledildiği, devir tarihinden önce devredildiği davalı ... Belediyesinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinin imza tarihinin 11.02.2014 ve yürürlük tarihinin ise 15.01.2014-14.01.2016 tarihleri olarak belirlendiği; ancak devirden sonra 12.05.2016 tarihinde imzalanan toplu iş sözleşmesinin ise 15.01.2016-14.01.2018 tarihleri arasında yürürlükte olacağının kararlaştırıldığı hususları dikkate alındığında; davacının yukarıda ifade edilen 6360 sayılı Kanun hükmü gereği davalıya ait işyerinde Genel-İş Sendikasının taraf olduğu yeni toplu iş sözleşmesinin düzenleme (imza) tarihi olan 12.05.2016 tarihine kadar devirle geldiği Kurumda yürürlükte bulunan Genel-İş Sendikasının taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam edeceği kabul edilmelidir.
7. Davacının nakilden önce tâbi olduğu toplu iş sözleşmesinden nakil sonrasında yararlanmayı sürdürmesi 6360 sayılı Kanun'un açık hükmünün gereğidir. Bu itibarla söz konusu toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam edebilmek için sendika üyeliğinin devamı şartı aranmaz. Aynı şekilde bir başka sendikaya üye olunması yahut işkolu değişikliği toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam etme bakımından herhangi bir etki yaratmayacağı gibi işbu dosyadaki gibi davacının nakil sonrasındaki işyerindeki toplu iş sözleşmesinin tarafı olan sendikaya üyeliği ve davalının da bu üyelik sebebiyle işçiyi söz konusu toplu iş sözleşmesinden yararlandırması, yani taraf iradelerinin ortak olması da sonuca etkili olmayacaktır. Esasen Kanun'da " ... nakledilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları ... toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre, ... belirlenir." denilerek nakledilen işçilerin nakil olunan işyerinde yeni bir toplu iş sözleşmesi düzenleninceye kadar yaşayabilecekleri maddi kayıpların önüne geçilmek istenmiştir. Kanun'da nakledilen bir işçiye nakil öncesi tâbi olduğu toplu iş sözleşmesinin uygulanmasına devam olunacağı değil; işçinin ücret, mali ve sosyal haklarının nakil öncesi toplu iş sözleşmesine göre belirleneceği vurgulanmaktadır.
8. Açıklanan sebeplerle davacı, devirle geldiği kurumda yürürlükte bulunan Genel-İş Sendikasının taraf olduğu toplu iş sözleşmesinin bitiş tarihi olan 31.12.2014 tarihinden sonra da anılan toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam eder. Sözleşmeden yararlanma, nakledilen işyerinde yeni toplu iş sözleşmesinin düzenlendiği (imzalandığı) tarihe kadar devam eder. Kanun'da açıkça "...yenileri düzenleninceye kadar ..." hükmüne yer verildiğinden, Genel-İş Sendikasının taraf olduğu toplu iş sözleşmesinin yürürlük süresinin geriye etkili şekilde belirlenmesi de sonuca etkili değildir. Genel-İş Sendikası ile işveren arasındaki toplu iş sözleşmesinden, bu sözleşmenin yürürlük tarihinden itibaren değil, imza tarihinden itibaren yararlanılması Kanun hükmünün gereğidir. Böylece nakil olunan işyerinde yeni toplu iş sözleşmesi düzenleninceye kadar, mevcut sözleşmenin yürürlük süresi veya sendika üyeliği vb şartlar ile bağlı kalınmaksızın önceki toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam edilir.
9. Buna göre somut olayda, davacının Genel-İş Sendikasının taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden ancak sözleşmenin imza tarihi olan 12.05.2016 tarihinden itibaren yararlanabileceğinin kabul edilmesi ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının buna göre hesaplanması gerekir. Toplu İş Sözleşmesinin ilgili hükümleri hatalı değerlendirilerek yazılı gerekçe ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.