Logo

9. Hukuk Dairesi2024/7555 E. 2024/12757 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında işçi-işveren ilişkisi olup olmadığı ve davacının işçilik alacakları taleplerinin dayanağının bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, işçi-işveren ilişkisini ve işçilik alacaklarına dayanak teşkil eden olguları ispatlayamaması, sunulan belgelerin davalı şirket tarafından düzenlendiğinin ve taraflar arasında iş sözleşmesi yapıldığının kanıtlanamaması, ayrıca sunulan ses kayıtları ve WhatsApp yazışmalarının da iş ilişkisini ispata yeterli görülmemesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesinde onanması ve davacının temyiz itirazlarının reddiyle Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararıyla onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1666 E., 2024/651 K.

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 26. İş Mahkemesi

SAYISI : 2020/283 E., 2022/97 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Azerbaycan'da ikamet eden müvekkilinin dava dışı N.D. isimli aynı işkolunda çalışan kişinin aracılığıyla davalılardan ... ile buluştuğunu, davalı ...'in kendisini "..." isimli balıkçı gemisinin maliki olan ... Balıkçılık ve Denizcilik Ticaret Ltd. Şti. (... Balıkçılık Şirketi) yetkilisi olarak tanıttığını, davalı ... ile müvekkili davacının Moritanya'da söz konusu gemide balıkçılık işi yapmak üzere anlaştıklarını ve müvekkilinin çalışacağı gemiye ulaşmak üzere Türkiye üzerinden Moritanya'ya gönderildiğini, davalı ... tarafından gönderilen elektronik biletlerin kapsamda olduğunu, 11.01.2020 tarihinde geminin bulunduğu yere varıldığını, bu tarihte gemi devir teslimine ilişkin mühürlü tutanak tutulduğunu, gemide yapılan incelemede geminin tamire muhtaç hâlde ve atıl olduğunun, denize elverişli olmadığının tespit edildiğini, bu hususun da tutanak altına alındığını, söz konusu geminin bakım ve onarımı ile yetkililerle iletişime geçilmesine rağmen geminin çalışması için gerekli koşulların sağlanmadığını, müvekkilinin 5,5 ay boyunca her gün gemiye giderek davalılardan haber beklediğini, onların emri altında görevi ifaya hazır olmasına rağmen iş sağlığı ve güvenliği koşullarına uygun çalışma ortamının sağlanamadığını ve fiilen çalışamadıklarını; ancak işverenin emrinde hazır geçen süre bakımından ücret ve diğer işçilik alacaklarına hak kazandıklarının kabulü gerektiğini, ayrıca söz konusu süre boyunca yemek ve barınma masrafları da karşılanmadığından müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını, bu mağduriyetten davalıların haberdar olduklarına ilişkin ses kayıtlarının da mevcut olduğunu ileri sürerek ücret, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal ... ve genel tatil ücreti, kötüniyet tazminatı, iaşe gibi zaruri masraflar ile ikamet, barınma ve diğer bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... Balıkçılık Şirketi vekili cevap dilekçesinde; davacı ile müvekkili Şirket arasında iş ilişkisi bulunmadığını, diğer davalı ... ile müvekkili Şirket arasında da herhangi bir ilişki bulunmadığını, dava dilekçesi ekinde sunulan davalı Şirketin kaşe ve imzasını içerir belgelerin sahte olduğunu, bu konuda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, dava dilekçesi usule uygun olmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, müvekkili adına kayıtlı geminin bakımlı ve çalışır hâlde olduğunu, davacı tarafça sunulan fotoğrafların fotomontaj olabileceğini, davacının diğer davalı ... tarafından dolandırılmış olabileceğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Diğer davalı ..., yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının Türk vatandaşı olmadığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre davalılar nezdinde herhangi bir çalışmasının tespit edilemediği, davacı tarafından dosyaya sunulan davalı ... Balıkçılık Şirketi kaşesini içerir imzasız belgelerin davalı Şirket tarafından düzenlendiğinin ispat edilemediği, bu hususta davalı Şirket vekilinin bu belgeleri kabul etmeyerek İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde suç duyurusunda bulunduğu, davacı tarafça sunulan belgelerde davalılar tarafından atılmış imza ya da bağlayıcı bir ibarenin bulunmadığının anlaşıldığı, dolayısıyla söz konusu belgelere itibar etmenin mümkün olmadığı; ayrıca davacı vekilince dosyaya sunulan ses kayıtlarına ilişkin CD'nin duruşmada taraflar huzurunda dinlendiği, ilgili ses kayıtlarının kimler arasında olduğu ve hangi konuya ilişkin olduğu hususunun tespite elverişli olmadığı, davalı vekillerinin ses kayıtlarının hukuka aykırı olarak elde edildiğini ve içeriğini kabul etmediklerini beyan ettikleri de dikkate alındığında çalışma olgusunu ispat yükü üzerinde bulunan davacının iddiasını ispata elverişli delillerle ispatlayamadığından davalılara karşı açılan davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; dava dilekçesindeki iddialarına ilaveten müvekkilinin işin görüleceği yer olan Moritanya'ya gönderilmeden önce Türkiye'ye gelmeleri için davalılar tarafından biletlerinin alındığına dair Whatsapp yazışmaları ve elektronik bilet ekran görüntülerinin dikkate alınmadığını, ses kayıtları ve Whatsapp yazışmalarının davayı aydınlatıcı delil olarak kabul edilmesi gerektiğini, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen evrakın sahte olmadığının teyit edilerek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesine rağmen Mahkemece ilgili kararın hatalı yorumlandığını, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 31 inci maddesinde yer alan hâkimin davayı aydınlatma görevinin yerine getirilmediğini, müvekkilinin işçi işveren ilişkisi olmaksızın memleketinden 7.000 km uzağa gitmiş olmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığını, taraflar arasında anlaşma sağlanarak müvekkilinin işin görüldüğü yere gönderildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı ... vekili; müvekkili yönünden davanın husumetten reddi gerekirken esastan reddinin hatalı olduğunu; ayrıca müvekkili bakımından yürütülen arabuluculuk sürecinin usulüne uygun olmadığını, davanın bu sebeple de usulden reddi ile müvekkili lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ile davalılar arasında iş ilişkisi kurulduğuna yönelik ispat külfetinin davacı tarafça yerine getirilmediği, davacı tarafça dosyaya ibraz edilen davalı Şirketin isim ve kaşesinin bulunduğu belgelerin davalı Şirketçe düzenlendiğinin somut delillerle ispat edilemediği, ayrıca bu belgelerde davalı Şirketin ve diğer davalının imzalarının da bulunmadığı, iş sözleşmesi olduğu beyan edilen belgelerde sadece davacının imzasının bulunduğu, davacı tarafça dosyaya ibraz edilen Whatsapp görüşmesi ve ses kayıtlarının ise iş ilişkisini ispata yeterli olmadığı dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı; ayrıca davalı ... bakımından da arabuluculuk dava şartının usulüne uygun şekilde yerine getirildiği, bu davalı yönünden de çalışma olgusunun ispat edilemediği nazara alındığında davanın esastan reddi ile nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinin yerinde olduğu gerekçesi ile istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçelere dayanarak ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında işçi işveren ilişkisi bulunduğunun davacı tarafça usulüne uygun şekilde ispatlanıp ispatlanamadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6100 sayılı Kanun'un "İspat Yükü" kenar başlıklı 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

"İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.

..."

3. 6100 sayılı Kanun'un "İspat ve Deliller" başlıklı dördüncü kısmının "Belge ve Senet" başlıklı ikinci bölümünde yer alan 199 ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.