Logo

9. Hukuk Dairesi2024/7592 E. 2024/11896 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, hak kazanmışsa miktarının ne olduğu ve ödenip ödenmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, önceki bozma kararında puantaj kayıtlarının bulunduğu dönem için bu kayıtlara göre hesaplama yapılması gerektiğini belirtmesine rağmen, mahkemenin sadece fazla mesai alacağı hesabında puantaj kayıtlarını dikkate alıp hafta tatili ve genel tatil ücreti alacakları hesabında dikkate almamasının hatalı olduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararını bozmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/233 E., 2024/86 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalılar vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 17.09.2024 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalılar adına vekilleri Avukat ... ile davacı adına vekili Avukat ... geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalılara ait işyerinde çalıştığını, ücretinin sözleşmede de kararlaştırıldığı üzere 2.188,75 USD olduğunu, ancak ödemelerin çıplak ücretten az tutarda ve Euro olarak yapıldığını, iş sözleşmesine davalılar tarafından son verildiğini, davacının haftanın 7 günü 08.00-20.00 saatleri arası çalıştığını, ayrıca haftanın 4 günü çalışmasının 21.00’e kadar sürdüğünü, puantaj kayıtları ile bu çalışmaların tespit edilebileceğini, davacının bir kısım fazla çalışmalarının tahakkuk ettirilerek ödendiğini ancak kalan fazla çalışmalarının ödenmediğini, davacıya hafta tatilinin kullandırılmadığını, ayda 2 cuma çalışma yaptığını ancak ücretinin zamlı ödenmediğini, dinî bayramların ilk günü hariç diğer ulusal ... ve genel tatil günlerinde çalıştığını, ücretlerinin ödenmemiş olduğunu belirterek fazla çalışma, hafta tatili, ulusal ... genel tatil alacakları ile bu alacakların fark kısmının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacının belirsiz alacak davası açmasında hukuki yararı olmadığını, davacının ücretinin 1.700,00 Euro olduğunu, Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) yurt dışı iş sözleşmesinin sehven USD olarak doldurulduğunu ve akabinde 1.700,00 Euro tutarın USD karşılığının yazıldığını, davacının iş sözleşmesinin feshi ile işçilik alacaklarının ve tazminatlarının ödenmiş olduğunu, davacının hak ve alacağının olmadığını kabul ettiğini, davacının haklarından feragat ettiğini bu nedenle dava açılamayacağını, davacının bordroları ve hesap pusulalarını ihtirazı kayıt düşmeden imzaladığını, alacakları bu belgelerde yazılı tutarlara göre aldığını, davacının ücret hesap pusulasında belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerektiğini, iş sözleşmesinde fazla çalışma ücretinin asıl ücrete dâhil olduğunun belirlendiğini, davacının müvekkili Şirketleri ayrı ayrı ibra ettiğini, davacının ibranameyi ihtirazı kayıt olmadan imzaladığını, cuma gününde genel olarak çalışma yapılmadığını, çalışma yapılmışsa da bu sürelerin toplanarak yıllık izin sürelerine eklendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 24.06.2020 tarihli kararı ile; davacının ücretinin tüm çalışma döneminde davacının bildirdiği Euro hesabına ve Euro para birimi ile ödendiği, davacının imzasını havi ibranamede ücretin 1.700,00 Euro olarak belirtildiği, davacının imzasını havi ikinci sözleşmenin işin devamı müddetince baskı altında imzalandığına dair bir iddiasının bulunmadığı dikkate alındığında aylık ücretin net 1.700,00 Euro olduğu, dosya kapsamında bir kısım imzalı bordrolarda fazla çalışma tahakkukunun bulunduğu tespit edilmişse de bordroların TL para birimi üzerinden düzenlenmiş olması, bahse konu tahakkukların davacıya bordrodaki miktarlar uyarınca ödenmediğinin ve davacıya Euro üzerinden sabit ücret ödemeleri yapıldığının tespit edilmesi itibarıyla bordrolara itibar edilmediği, tanık beyanlarına göre yapılan bilirkişi raporundaki hesaplamaya göre indirim yapılmak suretiyle karar verildiği, genel tatil ve hafta tatili alacakları bakımından da dinlenen tanık beyanlarına göre yapılan dosya kapsamına uygun hesaplamadan indirim yapılmak suretiyle bu taleplerin de kabulüne karar verildiği, davacı vekili ücret alacağı farkı, fazla çalışma alacağı farkı, genel tatil alacağı farkı, hafta tatili alacağı farkı taleplerinde de bulunmuş ise de aylık ücretin net 1.700,00 Euro olarak tespit edilmesi itibarıyla davacının talep etmiş olduğu bu alacakların bulunmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin 23.11.2022 tarihli kararı ile; İlk Derece Mahkemesince dinlenen tanık beyanları doğrultusunda davacının bilirkişi raporunda belirtildiği gibi fazla çalışma yaptığı ancak karşılığının ödendiğinin davalı işverence ispatlanamadığı gerekçesiyle bu alacağa hak kazandığına ilişkin kabulde herhangi bir isabetsizlik olmadığı, yine ulusal ... ve genel tatil ücreti alacağı ile hafta tatili alacağı yönünden işyerinde bugünlerde çalışma yapıldığının tanık beyanlarıyla ispatlanmış olması karşısında bu taleplerin kabulünde de herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, davalı vekilince beyanlarına itibar edilen tanıkların davalı işverene karşı davaları olduğuna dair istinaf sebebi ileri sürülmüşse de bu kapsamda davalı tarafça dosyaya sunulmuş somut delil bulunmadığı, davalı vekilince tanıkların gerçeği söylemediklerine dair ciddi ve inandırıcı delil dosyaya sunulmadığından davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilmesinde herhangi bir isabetsizlik olmadığı, davacının dava dilekçesinde yabancı para üzerinden ödeme talep ettiği dikkate alındığında yabancı para olan Euro üzerinden hüküm kurulmasında hata olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 09.05.2023 tarihli kararı ile; davacı tarafın dava dilekçesi ekinde davacının çalışma saatlerine ilişkin sunduğu bir kısım imzalı puantaj kayıtlarının değerlendirilmesi gerektiği, puantaj kaydı bulunan dönem bakımından tanık beyanlarına göre dava konusu alacak taleplerinin tespit edilmesinin hatalı olduğu, buna göre puantaj kayıtlarının bulunduğu dönem bakımından bu kayıtlara göre hesaplama yapılması, puantaj kaydı bulunmayan dönem bakımından ise davacının yaptığı işin niteliği, işin gerektirdiği çalışma düzeni, puantaj kayıtları ve davacı tanıklarının beyanları hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının ayda iki hafta haftanın altı günü, diğer iki hafta ise haftanın yedi günü ara dinlenme süresinin düşülmesi ile günlük 9 saat fiilî çalışmasının bulunduğunun kabulünün dosya kapsamına uygun düşeceği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafın talep ettiği fazla çalışma alacağı bakımından uyulan bozma kararı uyarınca alınan ek bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; davalılar lehine hükmedilen vekâlet ücretinin hatalı olduğunu belirterek kararı temyiz etmiştir.

2. Davalılar vekili; hükme esas alınan bilirkişi raporunda bozma kararı kapsamında hesaplama yapılmadığını, sadece fazla çalışma alacağı bakımından hesaplama yapıldığını, hafta tatili ile ulusal ... ve genel tatil ücreti alacakları bakımından hesaplama yapılmadığını, bilirkişi raporunda yıllık 270 saate kadar olan fazla çalışmanın aylık ücrete dâhil olduğu yönündeki sözleşme maddesinin dikkate alınmadığını, ıslak imzalı bordroların kesin delil niteliğinde olduğunu ancak dikkate alınmadığını, davacı ile menfaat birliği içinde olan tanık beyanlarının dikkate alınamayacağını, usulüne uygun olarak tutulmamış puantaj kayıtlarının incelemeye esas alınmasının hatalı olduğunu, yurt dışında çalışan davacının ücretinin netten brüte çevrilmesinin hatalı olduğunu, davanın USD'den Euro'ya ıslah edilmesinde hukuki yarar bulunmadığını, indirim oranının düşük olduğunu belirterek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal ... ve genel tatil ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, hak kazanmışsa bu alacakların hesabı ve işverence karşılığının ödenip ödenmediği noktalarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41, 44, 46, 47 ve 63 üncü maddeleri.

3. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 24 ve 27 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekilinin tüm, davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. İlk Derece Mahkemesince bozma kararı sonrasında hükme esas alınan bilirkişi raporunda, sadece fazla çalışma alacağı bakımından puantaj kayıtları dikkate alınarak hesaplama yapılmıştır. Dairemizin bozma kararında puantaj kayıtlarının bulunduğu dönem bakımından tanık beyanlarına göre dava konusu alacak taleplerinin tespit edilmesinin hatalı olduğu, bu nedenle puantaj kayıtlarının bulunduğu dönem bakımından bu kayıtlara göre hesaplama yapılması gerektiği belirtilmiştir. Dava konusu alacakların fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal ... ve genel tatil ücreti alacakları olduğu dikkate alındığında bozma kararı gereğince hafta tatili ile ulusal ... ve genel tatil ücreti alacakları bakımından da puantaj kayıtlarının bulunduğu dönem bakımından bu kayıtlara göre hesaplama yapılması gerekli iken yazılı gerekçe ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalılar yararına takdir edilen 17.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

17.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.