"İçtihat Metni"
KARARI VEREN
YARGITAY DAİRESİ : 6. Ceza Dairesi
MAHKEMESİ :Ağır Ceza
SAYISI : 92-213
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Sanığın teşebbüs aşamasında kalan nitelikli yağma suçundan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/2-e maddesi uyarınca beraatine ilişkin Kütahya 1. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 23.03.2017 tarihli ve 3-55 sayılı hükmün, katılan vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosyayı inceleyen İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesince 01.06.2017 tarih ve 838-865 sayı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bu hükmün de katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 23.02.2022 tarih ve 15956-2248 sayı ile; "Oluş ve dosya içeriğine göre, olay günü saat 01.00 sıralarında eve gelerek, babası olan katılan ...’dan para isteyen sanığın, aldığı olumsuz yanıt üzerine 'Vermezsen seni öldürürüm.' diyerek göğsüne yumruk attığı olayda; sanığın eyleminin TCK'nın 149/1-d-h ve 35. maddelerinde düzenlenen konutta, gece vakti yağmaya teşebbüs suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi," isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Kütahya 1. Ağır Ceza Mahkemesi ise 16.06.2022 tarih ve 92-213 sayı ile; "Her ne kadar sanık ... hakkında olay tarihinde babası olan katılan ...'nın konutuna giderek para istediği ve babasının da vermemesi nedeniyle darp edip tehdit ederek para istediği iddiası ile gece vakti konutta yağmaya teşebbüs suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış ise de; sanık ... savunmasında; olay tarihinde ödeyemediği borçları olduğunu, bu nedenle olay günü babası katılan ...'dan bu borçları kapatmak için borç para istediğini, katılan ...'ın 'param yok' demesi üzerine evden çıkıp kahvehaneye gittiğini, babası ...'ı kesinlikle darp etmediğini ve tehdit ederek para istemediğini ifade ederek üzerine atılı suçlamaları kabul etmemiş olup, katılan ... ise alınan beyanlarında olay tarihinde oğlu olan sanığın kendisinden para istediğini, kendisinin de parasının olmadığını söyleyince sanığın 'bu parayı vermezsen seni öldürürüm' diyerek göğüsüne yumruk attığını beyan etmiş ise de; katılan ... hakkında Kütahya Evliya Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından düzenlen 27.11.2016 tarihli kati hekim raporunda; katılan ...'da darp ve cebir izine rastlanılmadığının tespit edildiğinin anlaşılması ve olay tarihinde sanığın katılanı tehdit edip göğüsüne yumruk atarak para istediğine ilişkin görgü tanığının da bulunmaması karşısında sanığın yağma suçunun unsurları olan katılana karşı cebir veya tehdit uygulayarak katılandan zorla para istediğine dair katılan ...'ın kati hekim raporu ve tanık beyanı ile doğrulanamayan soyut beyanları haricinde savunmaları aksine somut ve her türlü şüpheden uzak yeterli delil elde edilemediği anlaşılmıştır. Ceza yargılamasında sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilebilmesi için sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olması gerektiği, bu durumun ceza yargılamasının temel prensibi olan 'şüpheden sanık yararlanır' ilkesinin tabii bir sonucu olduğu, bu ilkenin kabul edilmesinin sebebinin bir suçlunun cezasız kalmasının, bir suçsuzun mahkûm olmasına tercih edilmesi olduğu, temel amacı hiçbir duraksamaya yer vermeden maddi gerçeğin ortaya çıkarılması olan Ceza yargılamasında kuşkunun bulunduğu yerde mahkûmiyet kararı verilemeyeceği," şeklindeki gerekçe ile bozmaya direnerek önceki hüküm gibi sanığın beraatine karar vermiştir.
Direnme kararına konu bu hükmün de Cumhuriyet savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.09.2022 tarihli ve 110220 sayılı bozma istekli tebliğnamesiyle dosya CMK'nın 307. maddesi uyarınca kararına direnilen Daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 6. Ceza Dairesince 08.11.2023 tarih ve 8045-14213 sayı ile direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
II. UYUŞMAZLIK KONUSU
Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığa atılı teşebbüs aşamasında kalan nitelikli yağma suçunun sabit olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
İncelenen dosya kapsamından;
Sanığın, 27.11.2016 tarihinde saat 01.00 sıralarında babası olan katılanın konutuna giderek para istediği, "Para vermezsen seni öldürürüm." diyerek katılanı tehdit ettiği ve bu sırada katılana yumruk attığı, buna rağmen katılanın parayı vermediği iddiası ile kamu davası açıldığı,
27.11.2016 tarihli tutanakta; aynı gün saat 02.00 sıralarında kavga olduğu anonsu üzerine olay yerine gidildiğinin, katılanın, daha önceden de mahkemelik oldukları sanık ile sözlü sataşma yaşadıklarını, sanığın kendisine hakaret ettiğini ve ondan şikâyetçi olduğunu belirtmesi üzerine her ikisinin de doktor raporu alınarak karakola götürüldüklerinin yazıldığı,
27.11.2016 tarihli genel adli muayene raporunda; katılanda darp-cebir izine rastlanmadığının belirtildiği,
Anlaşılmaktadır.
Katılan kollukta; oğlu olan sanık hakkında eve gelmemesine yönelik tedbir kararı bulunduğunu, buna rağmen sanığın 27.11.2016 tarihinde saat 01.00 sıralarında eve gelerek kendisinden para istediğini, vermek istememesi üzerine; "Vermezsen seni öldürürüm." diyerek tehdit ettiğini ve göğsüne yumruk attığını, bunun üzerine hemen polisi aradığını,
Mahkemede; olay günü sanığın eve gelerek kendisinden 150 TL istediğini, parasının olmadığını söylemesi üzerine de "Bu parayı vermezsen seni öldürürüm." diyerek göğsüne yumruk attığını ve evden ayrıldığını, sanığın sürekli aynı şeyleri yaptığını, olay esnasında evde kendilerinden başka kimsenin bulunmadığını,
İfade etmiştir.
Sanık; suçlamaları kabul etmediğini, hâlâ katılan ile aynı evde yaşadıklarını, ödeyemediği borçlarının olduğunu ve bunları kapatmak için katılandan borç istediğini, katılanın parasının olmadığını söylemesi üzerine de evden çıkıp kahvehaneye gittiğini, katılanı darbetmediğini ve tehditle para istemediğini, katılanın neden bu şekilde şikâyette bulunduğunu bilmediğini savunmuştur.
IV. GEREKÇE
Sanığın, 27.11.2016 tarihinde saat 01.00 sıralarında babası olan katılanın konutuna giderek para istediği, "Para vermezsen seni öldürürüm." diyerek katılanı tehdit ettiği ve ona yumruk attığı, buna rağmen katılanın parayı vermediği iddia olunan olayda; katılanın aşamalarda istikrarlı ve tutarlı olarak; sanığın kendisinden para isteyerek ölümle tehdit ettiğini ve göğsüne yumruk attığını beyan etmesi, olayın intikal süresi ve şekli, sanığın da ödeyemediği borçlarının olduğunu ve bunları kapatmak için katılandan borç para istediğini kabul etmesi karşısında, sanığa atılı suçun sabit olduğu kabul edilmelidir.
Bu itibarla, isabetli bulunmayan İlk Derece Mahkemesinin direnme kararına konu hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan sekiz Ceza Genel Kurulu Üyesi; İlk Derece Mahkemesinin direnme gerekçesinin isabetli olduğu düşüncesiyle karşı oy kullanmışlardır.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
1- Kütahya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.06.2022 tarihli ve 92-213 sayılı direnme kararına konu hükmünün, sanığın üzerine atılı teşebbüs aşamasında kalan nitelikli yağma suçunun sabit olduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde beraat hükmü kurulması isabetsizliğinden BOZULMASINA,
2- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.02.2024 tarihinde yapılan müzakerede oy çokluğuyla karar verildi.