"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
1. Taraflar arasında birleştirilerek görülen "şikâyet” istemlerinden dolayı yapılan inceleme sonunda, ... İcra (Hukuk) Mahkemesince asıl ve birleşen dosyalarda verilen şikâyetin kabulüne ilişkin karar, alacaklı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
2. Direnme kararı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve direnme kararının verildiği tarih itibariyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) Geçici 3. maddesine göre uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (HUMK) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la değişikliği öncesi hâliyle 438. maddesinin 2. fıkrası hükmü gereğince direnme kararının temyiz incelemesinde duruşma yapılmayacağından alacaklı vekilinin duruşma talebinin reddine karar verilip dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
I. İNCELEME SÜRECİ
Asıl ve Birleşen Şikâyetlerde Borçlu İstemi:
4. Asıl ve birleşen şikâyetlerde borçlu vekili; müvekkili aleyhine ... İcra Müdürlüğünün 2014/23874 E., 2014/23876 E., 2014/23878 E., 2014/23877 E., 2014/23879 E., 2014/23880 E., 2014/23881 E., sayılı dosyalarında ilamlı takip başlatıldığını belirterek, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 68/son maddesi gereğince genel mahkemede açılan davanın sonucuna kadar icra mahkemesince hükmedilen tazminatın tahsilinin tehirine, icranın geri bırakılmasına, alacak ve takibin karar tarihi itibariyle zamanaşımına uğraması nedeniyle ve genel mahkemede verilecek karar uyarınca icra emrinin şikâyet konusu yönünden iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve Birleşen Şikâyetlerde Alacaklı Cevabı:
5. Asıl ve birleşen şikâyetlerde alacaklı vekili; şikâyetin reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararı:
6. ... İcra (Hukuk) Mahkemesinin 02.04.2015 tarihli ve 2014/1266 E., 2015/417 K. sayılı kararı ile; asıl ve birleşen şikâyetler yönünden ayrı ayrı hüküm kurularak şikâyetin kabulüne, şikâyet konusu icra dosyasındaki takibin ... Asliye Hukuk Mahkemesindee açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine karar verilmiştir.
Özel Daire Bozma Kararı:
7. İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
8. Yargıtay 8. Hukuk Dairesince 08.01.2018 tarihli ve 2015/12530 E., 2018/24 K. sayılı kararı ile;
“…Temyiz olunan 01.06.2015 tarihli ek karar ...nun 346/1. maddesi gereğince kanuni temyiz süresinin geçirilmesi nedeniyle, temyiz isteminin yerel mahkemece reddine ilişkindir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nun 321. maddesinin 2. fıkrasına göre; kararın tefhimi için hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanamadığı ve bu nedenle zorunlu olarak hüküm özetinin tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir. Bu hüküm doğrultusunda, hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte tefhim edilmediği hallerde gerekçeli kararın taraflara tebliği zorunludur (Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın (İkinci Bölüm) 20.03.2014 gün ve 2012/1034 Başvuru sayılı kararı da aynı yöndedir).
Mahkemece, taraflara tefhim edilen kısa kararda (hüküm özeti) hükmün tüm unsurları yer almakla birlikte kararın gerekçesinin tefhim edilememesi halinde temyiz süresi gerekçeli kararın tebliğinden itibaren başlar. Ancak, hüküm tüm unsurları ve gerekçesi ile birlikte tefhim edilmiş ise artık hükmün HMK’nun 321/2. maddesine göre usulüne uygun ve eksiksiz bir biçimde tefhim edildiği kabul edilir ve temyiz süresi tefhim tarihinden itibaren başlar.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanun‘un 363 ve 364. maddelerinde yer alan ve temyiz süresinin başlangıcına esas alınan tefhim kavramının "hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklandığı hal" olarak anlaşılması zorunludur.
Bu açıklamalar doğrultusunda 02.04.2015 tarihinde hüküm tüm unsurları ve gerekçesi ile birlikte tefhim edilmemesi nedeniyle, temyiz süresinin tebliğden itibaren başladığının kabulünün gerektiği, gerekçeli kararın davacı vekiline 12.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin 15.05.2015 tarihinde kararı temyiz ettiği, 18.05.2015 tarihinde temyiz isteminin süreden reddine karar verildiği davacı vekilinin iş bu ek kararı da süresi içerisinde 01.06.2015 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, Yerel Mahkemenin davacı vekilinin temyiz isteminin reddine dair 01.06.2015 tarihli ek kararının bozularak kaldırılması ve alacaklı vekilinin asıl karara karşı temyiz itirazlarının incelenmesi gerekmiştir.
1- Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre alacaklı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Alacaklı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Borçlu vekili asıl dava dosyası ve birleşen dosyalarda, alacaklı aleyhine ilamsız takip yaptıklarını, itiraz üzerine takibin durduğunu, açtıkları itirazın kaldırılması davasının reddedildiğini ve bunun üzerine alacaklının itirazın kaldırılması davasından kaynaklı icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ve faiz alacaklarına ilişkin ilamlı takip başlattığını, İİK’nun 68/son maddesi gereğince genel mahkemede alacak davası açtıkları için icra inkar tazminatının tahsilinin tehirine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, kısa kararda asıl dosya ve birleşen dosyalardaki takibin tehir edilmesine karar verilmesine karşın gerekçeli kararda, asıl dosya ve birleşen dosyalardaki takiplerde ... Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine karar verilmiş olup hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
T.C. Anayasası, yargılamada aleniyet ilkesini benimsemiştir. Buna göre, yargılama açık olarak yapılacak ve HMK'nun 297/2. maddesi hükmü gereğince de yargılama sonunda verilen kararda taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan haklar sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde açıkça gösterilecektir. Aynı Kanun'un 298/2. maddesi hükmü ise sonradan yazılacak gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağını amirdir. Bu nedenle Mahkeme hükmü tek olduğundan ve kısa kararla aynı sonuçları taşıyacağından kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki halinde ortada yasaya uygun bir hükmün varlığından söz edilemez. Nitekim Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu'nun 10.04.1992 tarih ve 7/4 sayılı kararında, kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunmasının bozma nedeni sayılacağı belirtilmiş olup, Mahkemece yapılacak iş; önceki karar ile bağlı olmaksızın çelişki giderilmek suretiyle yeni bir karar vermekten ibarettir.
Kabule göre de; Mahkemece ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin dava dosya numaralarının belirtilmemesi de doğru değildir…” gerekçesiyle (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle alacaklı vekilinin temyiz itirazları kısmen yerinde görüldüğünden kabulü ile kararın bozulmasına, alacaklı vekilinin sair temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle reddine karar verilmiştir.
Direnme Kararı:
9. ... İcra (Hukuk) Mahkemesinin 21.03.2019 tarihli ve 2018/1172 E., 2019/201 K. sayılı kararı ile; asıl ve birleşen şikâyetler yönünden ayrı ayrı hüküm kurularak şikâyetin kabulüne, şikâyet konusu icra dosyasındaki takibin ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine karar verilmiştir.
Direnme Kararının Temyizi:
10. Direnme kararı süresi içinde alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
II. UYUŞMAZLIK
11. Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; mahkemenin 02.04.2015 tarihli kısa kararı ile gerekçeli kararı arasında çelişki bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
III. ÖN SORUN
12. Hukuk Genel Kurulundaki görüşmeler sırasında işin esasının incelenmesinden önce; direnme olarak adlandırılan kararın gerçekte bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hüküm niteliğinde olup olmadığı, buradan varılacak sonuca göre temyiz incelemesinin Özel Dairece mi yoksa Hukuk Genel Kurulu tarafından mı yapılması gerektiği hususu ön sorun olarak değerlendirilmiştir.
IV. GEREKÇE
13. Bilindiği üzere direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için mahkeme bozma kararından esinlenerek, yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir (6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. maddesi).
14. Başka bir anlatımla mahkemenin yeni bir bilgi, belge ve delile dayanarak veya bozmadan esinlenip gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu bozmada işaret olunan şekilde değerlendirerek, dolayısıyla da ilk kararının gerekçesinde dayandığı hukukî olguyu değiştirerek karar vermiş olması hâlinde, direnme kararının varlığından söz edilemez.
15. İstikrar kazanmış Yargıtay içtihatlarına göre; mahkemece direnme kararı verilse dahi bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak, bozma sonrası yapılan araştırma, inceleme veya toplanan yeni delillere dayanmak, önceki kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak suretiyle verilen karar direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucunda verilen yeni hüküm olarak kabul edilir.
16. Somut olayda; icra mahkemesince 02.04.2015 tarihli kısa kararda “Mahkememizin iş bu dosyası ile birleştirilen dosyalarda takibin tehir edilmesine,” karar verilmiş, 02.04.2015 tarihli gerekçeli kararda ise “H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Şikayetin kabulüne,
2-... icra müdürlüğünün 2014/23874 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesine açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine,
3-Davacı harçtan muaf olduğundan 27,70 TL karar harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı davanın reddini talep etmekle yanlışta ısrar ettiği ve davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Birleşen mahkememizin 2014/1267 esas sayılı dosyasında;
1-Şikayetin kabulüne,
2-... icra müdürlüğünün 2014/23876 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesine açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine,
3-Davacı harçtan muaf olduğundan 27,70 TL karar harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı davanın reddini talep etmekle yanlışta ısrar ettiği ve davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Birleşen mahkememizin 2014/1268 esas sayılı dosyasında;
1-Şikayetin kabulüne,
2-... icra müdürlüğünün 2014/23878 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesine açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine,
3-Davacı harçtan muaf olduğundan 27,70 TL karar harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı davanın reddini talep etmekle yanlışta ısrar ettiği ve davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Birleşen mahkememizin 2014/1269 esas sayılı dosyasında;
1-Şikayetin kabulüne,
2-... icra müdürlüğünün 2014/23877 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesine açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine,
3-Davacı harçtan muaf olduğundan 27,70 TL karar harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı davanın reddini talep etmekle yanlışta ısrar ettiği ve davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Birleşen mahkememizin 2014/1270 esas sayılı dosyasında;
1-Şikayetin kabulüne,
2-... icra müdürlüğünün 2014/23879 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesine açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine,
3-Davacı harçtan muaf olduğundan 27,70 TL karar harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı davanın reddini talep etmekle yanlışta ısrar ettiği ve davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Birleşen mahkememizin 2014/1271 esas sayılı dosyasında;
1-Şikayetin kabulüne,
2-... icra müdürlüğünün 2014/23880 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesine açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine,
3-Davacı harçtan muaf olduğundan 27,70 TL karar harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı davanın reddini talep etmekle yanlışta ısrar ettiği ve davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Birleşen mahkememizin 2014/1272 esas sayılı dosyasında;
1-Şikayetin kabulüne,
2-... icra müdürlüğünün 2014/23881 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesine açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine,
3-Davacı harçtan muaf olduğundan 27,70 TL karar harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı davanın reddini talep etmekle yanlışta ısrar ettiği ve davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,” karar verilmiştir.
17. Alacaklı vekilinin temyiz itirazları üzerine karar Özel Dairece yukarıda belirtilen nedenlerle karar bozulmuştur.
18. İcra mahkemesince direnmeye ilişkin 21.03.2019 tarihli kısa karar ile gerekçeli kararda;
“1-Yargıtay bozma kararı usul ve yasaya uygun görülmediğinden uyulmamasına mahkememizin 02/04/2015 tarih ve 1266-417 sayılı kararında direnilmesine,
2-Şikayetin asıl dosyada kabulüne, ... icra müdürlüğünün 2014/23874 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesinde açılan dava sonuna kadar tahsilatın tahsilinin tehirine,
3-Davacı harçtan muaf olduğundan 44,40 TL karar harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kayıt edilmesine,
4-Davalı taraf yanlış da ısrar ettiğinden davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 906,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kararın davalı tarafa yatırılmış avans kullanılarak tebliğine, kullanılmayan avansın karar kesinleştiği-tebliğ işlemleri sona erdiğinde yatırana iadesine, tebliğ masraflarının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Birleşen mahkememizin 2014/1267 esas sayılı dosyasında şikayetin kabulüne, ... icra müdürlüğünün 2014/23876 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesine açılan tazminatının tahsilinin tehirine
7-Davacı harçtan muaf olduğundan 44,40 TL karar harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kayıt edilmesine,
8-Davalı taraf yanlış da ısrar ettiğinden davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 906,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
9-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kararın davalı tarafa yatırılmış avans kullanılarak tebliğine, kullanılmayan avansın karar kesinleştiği-tebliğ işlemleri sona erdiğinde yatırana iadesine, tebliğ masraflarının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Birleşen mahkememizin 2014/1268 esas saylı dosyasında şikayetin kabulüne, ... icra müdürlüğünün 2014/23878 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesine açılan dava sonuna kadar tazminatın tahsilinin tehirine,
11-Davacı harçtan muaf olduğundan 44,40 TL karar harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kayıt edilmesine,
12-Davalı taraf yanlış da ısrar ettiğinden davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 906,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
13-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kararın davalı tarafa yatırılmış avans kullanılarak tebliğine, kullanılmayan avansın karar kesinleştiği-tebliğ işlemleri sona erdiğinde yatırana iadesine, tebliğ masraflarının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
14-Birleşen mahkemezin 2014/1269 esas sayılı dosyasında şikayetin kabulüne, ... icra müdürlüğünün 2014/23877 esas sayılı dosyaında takibin ... asliye hukuk mahkemesine açılan dava sonuna kadar tazminatının tahsilinin tehirine,
15-Davacı harçtan muaf olduğundan 44,40 TL karar harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kayıt edilmesine,
16-Davalı taraf yanlış da ısrar ettiğinden davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 906,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
17-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kararın davalı tarafa yatırılmış avans kullanılarak tebliğine, kullanılmayan avansın karar kesinleştiği-tebliğ işlemleri sona erdiğinde yatırana iadesine, tebliğ masraflarının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
18-Birleşen mahkememizin 2014/1270 esas sayılı dosyasında şikayetin kabulüne, ... icra müdürlüğünün 2014/23879 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesinde açılan dava sonuna kadar tahsilatın tahsilinin tehirine,
19-Davacı harçtan muaf olduğundan 44,40 TL karar harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kayıt edilmesine,
20-Davalı taraf yanlış da ısrar ettiğinden davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 906,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
21-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kararın davalı tarafa yatırılmış avans kullanılarak tebliğine, kullanılmayan avansın karar kesinleştiği-tebliğ işlemleri sona erdiğinde yatırana iadesine, tebliğ masraflarının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
22-Birleşen 2014/1271 esas sayılı dosyasında şikayetin kabulüne, ... icra müdürlüğünün 2014/23880 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesinde açılan dava sonuna kadar tahsilatın tahsilinin tehirine,
23-Davacı harçtan muaf olduğundan 44,40 TL karar harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kayıt edilmesine,
24-Davalı taraf yanlış da ısrar ettiğinden davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 906,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
25-HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kararın davalı tarafa yatırılmış avans kullanılarak tebliğine, kullanılmayan avansın karar kesinleştiği-tebliğ işlemleri sona erdiğinde yatırana iadesine, tebliğ masraflarının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
26-Birleşen mahkememizin 2014/1272 esas sayılı dosyasında şikayetin kabulüne, ... icra müdürlüğünün 2014/23881 esas sayılı dosyasındaki takibin ... asliye hukuk mahkemesinde açılan dava sonuna kadar tahsilatın tahsilinin tehirine,
27-Davacı harçtan muaf olduğundan 44,40 TL karar harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kayıt edilmesine,
28- davalı taraf yanlış da ısrar ettiğinden davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 906,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
29- HMK 332 ve 333 maddeleri gereği kararın davalı tarafa yatırılmış avans kullanılarak tebliğine, kullanılmayan avansın karar kesinleştiği-tebliğ işlemleri sona erdiğinde yatırana iadesine, tebliğ masraflarının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine,...” karar verilmiştir.
19. İcra mahkemesince esasen bozma kararında belirtilen husus yerine getirilerek kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki bulunmayacak şekilde hüküm kurulmuştur. Dolayısıyla mahkemece her ne kadar bozma ilamına direnildiği belirtilmişse de bozma kararında belirtilen husus yerine getirilmiştir.
20. Bu durumda direnme olarak adlandırılan kararın gerçekte bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hüküm niteliğinde olduğu açıktır.
21. Hâl böyle olunca; kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye aittir.
22. O hâlde; yeni hükme yönelik temyiz itirazları incelenmek üzere dosya Özel Daireye gönderilmelidir.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Alacaklı vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı iş bölümü kararı uyarınca dosyanın YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Ancak karar düzeltme yolunun açık olması sebebiyle öncelikle mahkemesince Hukuk Genel Kurulu kararının taraflara tebliği ile karar düzeltme yoluna başvurulması hâlinde dosyanın Hukuk Genel Kuruluna, başvurulmaması hâlinde ise mahkemesince doğrudan YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’na 5311 sayılı Kanun'un 29. maddesi ile eklenen Geçici 7. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken İİK’nın 366/III. maddesi uyarınca kararın tebliğden itibaren on gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.10.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.