"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/601 E., 2024/880 K.
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Balıkesir 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/467 E., 2023/6 K.
Taraflar arasındaki sigorta başlangıcının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 16.06.1997 olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı SGK Başkanlığı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamına göre, davacının dava dışı işveren ... 'a ait bina inşaatı işyerinde inşaat işçisi olarak çalıştığını, davalı Kurumca 16.06.1997 tarihinin işe başlangıç olarak kabul edilmediğini, işe giriş bildirgesindeki işe başlama tarihinin sigortalılığın başlangıcı olarak kabul edilmesinin talep edildiği, davacıya ait işe giriş bildirgesinin davalı Kuruma verildiği, yapılan incelemede bildirgenin davacı için verildiğinin sabit olduğu ve davacıya ... sigorta sicil numarasının verildiği, dönem bordrosunda adları bulunan ve davacı ile aynı dönemde aynı işyerinde çalıştıkları resmi nitelikteki kayıtlar ile de sabit bulunan dönem bordrosu tanıklarından ...'ın dava dışı işverinde muhasebeci olduğu, davacının işe giriş kaydını bizzat kendisinin yaptığını beyan ederek davacının fiili çalışmasını doğruladığı,ayrıca işverenin üzerine düşen bildirim yükümlülüğü yerine getirmemesinde, aylık bildirge ve dönem bordrolarını kuruma vermemesinde veya bunlarda işçinin ismine yer vermemesinde davacının kusurunun bulunmadığından davacıya Anayasa ile güvence altına alınmış sosyal güvenlik hakkından yoksun bırakmanın sosyal hukuk devletinin ilkeleri ile bağdaşmayacağı, bu kapsamda 08.07.1997 tarihli işe giriş bildirgesinin davacıya ait olduğu sabit olduğu, davacının çalışma iddiasının yerinde olduğu kanaatine varıldığı, gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının 021200.10 sicil sayılı ... ünvanlı işyerinde 1 günlük çalışmasının ve işe ilk giriş tarihinin 16.06.1997 tarihi olduğunun tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı SGK vekili, dinlenilen bordro tanıklarından ... ve ...'in, işyerinde çalıştıklarını ancak davacıyı tanımadıklarını belirtiklerini, salt davacı tanığı ...'ın beyanına göre davanın kabulüne karar verilmesinin yerinde olmadığını istinaf başvuru sebep ve gerekçeleri olarak ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili istinaf dilekçe içeriğini tekrarla kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 16.06.1997 tarihinin sigorta başlangıcı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanun'un 2 nci, 6 ncı, 9 uncu, 79 uncu, 108 inci maddesi hükümleridir.
Bir kimsenin sigortalı sayılabilmesi için sigortalı işe giriş bildirgesinin varlığı yeterli olmayıp, aynı zamanda o kimsenin Yasanın belirlediği biçimde (506 sayılı Kanun'un 2 nci maddesi ve 5510 sayılı Kanun'un 4/a maddesi) eylemli olarak çalışması da koşuldur. Bu yön 506 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi ile 5510 sayılı Kanun'un 7/a maddesinde ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 1999/21-549-555, 2005/21-437-448 ve 2007/21-306-320 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır. Bu bakımdan davacının işyerinde eylemli olarak çalışıp çalışmadığının yöntemince araştırılması gerektiği ortadadır.
Hizmet tespitinin bir türü olan sigortalılık başlangıç tespiti davasında, dava konusu dönem yönünden hem çalışmaların geçtiği işyerinin varlığı hem de sigortalının çalışmalarının gerçek ve sigortalı çalışma olduğunun hiçbir teredüte yol açmayacak şekilde ispatlanması gerekmektedir.
Bu tür davalar yalnızca bir günlük çalışmanın tespitinden ibaret olarak görülmemeli, bir günlük çalışmanın kabulü ile saptanacak sigortalılık başlangıcının sigortalıya sağlayacağı sigortalılık süresi ile birlikte kazandıracağı haklar dikkate alınmalı ve giriş bildirgesi ile birlikte eylemli çalışmanın bulunup bulunmadığı özellikle belirlenmelidir.
Bu da dava konusu çalışmaların sigortalı çalışma niteliğinde olup olmadığı, sigortalı çalışma niteliğinde ise çalışmanın varlığı yönünden dönemde bordrolu olan tanık, yoksa komşu işyeri tanığı araştırarak ifadelerinin alınması, varsa bu döneme ilişkin makbuz, fatura, defter gibi tüm kayıt ve belgelerin incelenmesi, 506 ve 5510 sayılı Kanunlar ile Yargıtayın yerleşik içtihatları gereğidir.
3. Değerlendirme
1.Sigortalılığın kabulü ve hüküm altına alınabilmesi için mutlak koşul niteliğindeki hizmet akdinin ve eylemli çalışmanın varlığı ortaya konulmalıdır. Buna göre eldeki davada, Mahkemenin verdiği hüküm eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
2. Mahkemenin yazılı hükmü, eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalıdır.Yukarıda anılan yasal düzenleme ve açıklamalara göre inceleme konusu dava değerlendirildiğinde, davacının, ... ünvanlı işverenin 021200.10 sicil no.lu işyerinden davacı adına 16.06.1997 tarihinde işe giriş bildirgesinin verilmiş olduğu, bina inşaatı mahiyetli işyerinin 01.12.1995-05.07.1997 tarihleri arası kanun kapsamında olduğu,işyerinden 1997 yılında bordro verilmediğinin bildirildiği, işyerinden 1996/1. ve 3. dönem bordrolarının verilmiş olduğu bildirilmiş olup mahkemece bu bordrolarda adı geçen sigortalıların tanık olarak beyanlarına başvurulduğu ancak davacıyı hatırlamadıkları,davacı tanığı olarak işverenin dava konusu dönemde muhasebecisi olduğunu beyan eden ...'ın dinlendiği,anılan tanık haricinde komşu işyeri araştırması yapılmadığı,inşaatın dava konusu dönemde devam edip etmediğine ilişkin olarak bina inşaat ruhsatı, yapı kullanım izni vs.kayıtlarının da araştırılmadığı, böylelikle eksik araştırma ve incelemeye dayalı şekilde hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
3.Buna göre, Mahkemece, öncelikle davacının eylemli çalışmasını ortaya koyacak şekilde iş yerinin inşaat mahiyetinde olması karşısında,söz konusu inşaatın ruhsatı ve yapı kullanım izni Mahkemece, iş yerinin inşaat konulu olması nedeniyle, söz konusu inşaatın ruhsatı ve yapı kullanım izni bilgileri, su,elektrik abonelik bilgileri ilgili Belediye Başkanlığından sorularak araştırılmalı, dava konusu dönemde işyerine komşu işyeri ve kayda geçmiş çalışanlarının, vergi, belediye, SGK ve emniyet aracılığıyla yapılacak araştırmayla yöntemince saptanarak, sigortalılık ve vergi kayıtları da getirtilmek suretiyle re’sen bilgi ve görgülerine başvurulmalı,bu şekilde komşu işyeri ve çalışanlarının tespit edilememesi halinde tarafların da beyanları alınarak çalışmayı bilebilecek olan kişilerin tespit edilerek sigortalılık ve vergi kayıtları da getirtilmek suretiyle beyanları alınmalı böylelikle, davacının işyerinde çalışıp çalışmadığı hususu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirlenmelidir.
4.Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.