"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/482 Esas, 2023/506 Karar
HÜKÜM : Davanın reddi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen mülkiyetin tespiti davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı ... Yapı Malzemeleri İnş. San. Tic. Ltd. Şti. arasında yapılan demir alım satımına ilişkin sözleşme nedeniyle müvekkili şirket tarafından toplam 27.780 kg inşaat demirinin İskenderun ilinden müşterinin bulunduğu Niğde iline gönderildiğini, demirin nakliyesinin ... isimli kişi tarafından gerçekleştirildiğini, teslim için ödemenin önceden yapılması hususunda anlaştıklarını ancak herhangi bir ödeme yapılmadığından müvekkilinin malın tahliyesine izin vermediğini, ancak buna rağmen tırda yüklü malın zorla indirildiğini, malın bedelinin ödenmediğini, müvekkili şirket yetkilisinin Niğde iline gelerek malı geri istemesine rağmen malın tarafına teslim edilmediğini, savcılığa başvurulduğunu, davalı ... şantiyesinde bulunan mal için ihtiyati tedbir ve tespit yoluna başvurulduğunu, mahkemece demir miktarının yüzde 30 bedeli teminatı karşılığında malın tedbiren muhafaza altına alınmasına karar verildiğini, muhafaza kararının infaz edildiğini ileri sürerek Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/104 D.İş sayılı dosyası ile verilen ihtiyati tedbir kararının dosyanın kesinleşmesine kadar devamına, bu aşamada dava konusu demirlerin yediemin değişikliği yapılarak müvekkiline verilmesine, dava konusu 27.7480 kg inşaat demirinin mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunun, davalı tarafın dava konusu demirler üzerinde mülkiyet hakkı bulunmadığının tespiti ile demirlerin müvekkiline teslimine, Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/104 D.İş sayılı dosyası, Niğde İcra Müdürlüğünün 2018/2154 sayılı takip dosysaı masrafları ile birlikte tüm yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalılara müştereken ve müteselsilen yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... cevap dilekçesinde; müvekkilinin müteahhit olup inşaat işleri yaptığını, müvekkiliyle irtibata geçen kişilerin ellerinde inşaat demiri olduğunu ve alıp almayacağını sorduklarını, müvekkilinin ... Yapı Malzemeleri Ltd. Şti.'ne ait inşaat demirini bedelini ödemek suretiyle aldığını, müvekkilinin muhatabının davacı taraf değil ... isimli firma olduğunu, müvekkilinin üçüncü kişi konumunda olduğunu, müvekkilinin davacı ile ticari bir ilişkisi bulunmadığını savunarak öncelikle tedbiren malzemelerin yedieminden tarafına teslimine, davanın esastan ve husumetten reddi ile mahkeme masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini istemiştir.
2.Davalı şirket, davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 03.03.2021 tarihli ve 2019/955 E., 2021/123 K. sayılı kararıyla; dava konusu edilen malın satışı ile ilgili olarak taraflar arasında bir sözleşme bulunmadığı, davacı tarafından dava konusu yapılan ve dava dosyası ekinde sunulan 17.05.2018 tarih ve 769907 sıra nolu KDV dahil 82.624,20 TL tutarındaki faturanın işleme alınmadığı ve yevmiye kayıtlarında bulunmadığı, davacı vekilinin dava dilekçesine eklediği 17.05.2018 tarihli fatura ile 16.05.2018 tarihli sevk irsaliyesinin altında imzası bulunan teslim eden Abdulluh Altan'a ilişkin olarak Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtları ilgili müdürlükten sorulmuş davacı ve davalı şirket çalışanı olmadığı ve yine teslim alan olarak faturada ismi ve imzası bulunan...'a ilişkin SGK kayıtları ilgili müdürlükten sorulmuş davalı şirket çalışanı olmadığının bildirildiği, sevk irsaliyesinde adı geçen...'ın davacı şirket çalışanı olarak 2018 yılında Hatay/Payaş bölgesinde çalıştığının kolluk birimince tespit edildiği, davacının dava dilekçesinin deliller kısmında açıkça yemin deliline de dayandığı ancak yemin deliline başvurulmayacağına ilişkin dilekçe sunduğu, tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 09.09.2021 tarihli ve 2021/1182 E., 2021/1308 K. sayılı kararıyla; davacının davaya konu demirlerin mülkiyetinin kendisine ait olduğunu yeterli ve kesin delillerle ispat edememesi nedeniyle davanın reddine ilişkin kararda Mahkemece yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle davacının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 05.04.2023 tarih, 2021/8240 E. ve 2023/2098 K. sayılı kararıyla ''..1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davaya konu demir alım-satım sözleşmesinin davacı ile diğer davalı şirket arasında yapıldığı, faturanın da davacı tarafından davalı şirket adına düzenlendiği anlaşılmıştır. Davaya konu demirlerin davalı şirketin talimatı üzerine davalı ...'e teslim edildiği sabittir. Davalı ...'in ibraz ettiği banka dekontlarına göre, demir bedelini diğer davalı şirkete ödemiştir. Davalı ... ile davacı arasında bir sözleşme ilişkisi bulunmamaktadır. Bu durumda, davalı ... yönünden davanın davalı taraf ehliyeti bulunmadığından 6100 sayılı Kanun'un 114/d maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile hüküm verilmesi doğru olmamıştır.
3. Davacı vekilinin davalı şirket yönünden temyiz itirazına gelince; faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı bulunmaması, davacının davalı şirketten alacaklı olmadığı anlamına gelmez. Malların fiilen tesliminin yapılmış olması ve faturanın da açık fatura olması nedeniyle bedelin alınmadığı, bu durumda mal diğer davalının mülkiyetine geçmiş olduğundan davacı tarafından davalı şirketten yalnızca mal bedelinin talep edilebileceğinin gözetilmesi, malın iadesinin ise iadenin davalı şirket tarafından fiilen mümkün olmaması nedeniyle davanın bu gerekçe ile reddi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmediği..'' gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu demir alım-satım sözleşmesinin davacı ile diğer davalı şirket arasında yapıldığı, faturanın da davacı tarafından davalı şirket adına düzenlendiği, davaya konu demirlerin davalı şirketin talimatı üzerine davalı ...'e teslim edildiği, davalı ...'in ibraz ettiği banka dekontlarına göre, demir bedelini diğer davalı şirkete ödemiş olduğu, davalı ... ile davacı arasında bir sözleşme ilişkisinin bulunmadığı, Bu durumda, davalı ... yönünden davanın davalı taraf ehliyeti bulunmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesinin (d) bendi uyarınca dava şartı yokluğundan reddi gerektiği, ayrıca; davalı şirket yönünden faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı bulunmamasının davacının davalı şirketten alacaklı olmadığı anlamına gelmeyeceği, malların fiilen tesliminin yapılmış olması ve faturanın da açık fatura olması nedeniyle bedelin alınmadığı, bu durumda mal diğer davalının mülkiyetine geçmiş olduğundan davacı tarafından davalı şirketten yalnızca mal bedelinin talep edilebileceğinin gözetilmesi, malın iadesinin ise iadenin davalı şirket tarafından fiilen mümkün olmaması nedeniyle davanın reddi gerektiği gerekçesiyle davacı tarafından davalı ... aleyhine açılan davanın 6100 sayılı Kanun'un 114 üncü maddesinin (d) bendi uyarınca dava şartı yokluğundan reddine, davacı tarafından davalı ... Yapı Mal. İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti. yönünden açılan davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından gönderilen demirin ücretinin davalılar tarafından ödenmediğini, müvekkil şirketin demirlerin parasının ödenmediği bu sebeple demirlerin kesinlikle indirilmemesi yönündeki talimatı üzerine demirlerin bulunduğu alanda kalabalık bir grup toplanarak demirleri götüren müvekkil şirket elemanına baskı kurmak suretiyle demirlerin tırdan indirilmesini sağladıklarını, baskı ile müvekkile ait malların indirilmesini sağlayan davalının kötü niyetli olduğunu, demirlerin tırdan indirilmesi ile müvekkile ait demirlerin zilyetliği rızası hilafına müvekkilin elinden çıktığını, demirlerin müvekkile ait olduğu mahkeme huzurunda değişik iş dosyası ile tespit edilmişken Sayın Mahkeme'nin demirlerin mülkiyetinin müvekkile ait olduğunun ispatlanmadığı yönündeki gerekçenin yerinde olmadığını, müvekkili malları için her iki davalıdan taraflarına ödeme yapılmadığı gibi, müvekkil tarafından da davalılara dava konusu malların rızai tesliminin söz konusu olmadığını, davalının müvekkile bedeli ödemeyerek borcuna aykırı davrandığını, dolayısı ile ticari iş tamamlanmış gibi müvekkilin bunu defterine kaydetmesi kendisinden beklenemeyeceği gibi bedeli ödenmeyen bir işi de defterine kaydetmemesinin gayet doğal olduğunu, dosyada yer alan sevk irsaliyelerinde adı geçen...'ın müvekkili şirkette 2018 yılının 3. ayı ile 10. ayı arasında müvekkilin sigortalı çalışanı olduğunu, davalı ...'in diğer davalı ... firmasına ödediğini iddia ettiği bedelin müvekkil şirketi ilgilendirmeyen, davalılar arasındaki hukuki sorun olduğunu, ... firmasına ödendiği iddia edilen bedelin ne için ödendiği de belli olmadığı gibi iddia konusu bedel dava konusu demirlerin bedelini de karşılamadığını, müvekkilinin iddia ettiği malların mülkiyetinin kendisine ait olduğunu ve demir bedelinin kendisine ödenmediğini davalı ...'in ikrarı ile ispat ettiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, satım sözleşmesinden kaynaklanan mülkiyet hakkının tespiti ve satışa konu malların iadesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.