"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1822 Esas, 2023/1397 Karar
HÜKÜM : Karar verilmesine yer olmadığına
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/412 E., 2021/154 K.
Taraflar arasındaki marka hükümsüzlüğü davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 1931 yılından bu yana jemoloji (değerli ve süs taşların bilimi) eğitimi veren ve değerli taş araştırması yapan, kâr amacı gütmeyen bir organizasyon olduğunu, değerli taşlar için kalite değerlendirme standartları belirleyip standartları koruyarak hem değerli taş alıcılarının, hem de satıcılarının menfaatlerini korumayı misyon edindiğini, müvekkili isminin ve baş harflerinin (... tescil numaralı Gemologıcal Institute Of America ve 2478468 tescil numaralı Gia Gemological Institue Of America) Amerika Birleşik Devletleri Patent ve Marka Ofisi nezdinde marka olarak tescil edildiğini, markaların geniş bir coğrafyada yaygın kullanım neticesinde dünyaca bilinen tanınmış bir marka haline geldiğini, müvekkilinin ayrıca “...”, “Gıa Diamond Dossier”, “...” gibi, içerisinde “GIA” ibaresinin yer aldığı seri marka niteliğinde birçok tescilli markanın da sahibi olduğunu, “GIA” markasının Paris Sözleşmesi ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’na (6769 sayılı Kanun) göre davacıya ait tanınmış bir marka olduğunu, müvekkilinin “GIA” ibaresinden oluşan alan adı aracılığı ile dünya çapında pek çok kişiye ulaştığını, müvekkilinin ve markalarının Türkiye’de ilgili kesim tarafından bilindiğini, tanınmış marka olduğunu, davalının da müvekkili ile aynı sektörde faaliyet gösterdiğini, müvekkili şirketinin markaları ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olan davalı yana ait “Gıa Gemologıcal Instıtute Of Ankara” ve “Gıa” markalarının tescilinin hükümsüz kılınması gerektiğini, müvekkilinin “GIA” ve “Gemological Institute Of America” markalarının gerçek hak sahibi olduğunu, davalının kötü niyetli olarak marka başvurusu yaptığını, davalı eylemlerinin müvekkilinin tescilli markasından doğan haklarına zarar verdiğini ileri sürerek 2012/46912 tescil numaralı “GIA Gemological Institute of Ankara” ibareli markanın hükümsüzlüğünü talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu markanın yine müvekkili adına tescilli “GIA” markasının serisi niteliği taşıdığını, davacının “GIA” markasının müvekkilince kullanıldığını bildiği halde sessiz kaldığı için dava konusu markayı hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremeyeceğini, davacının başka bir dosyada davalı adına tescilli “GIA” markasının hükümsüzlüğü için dava açtığını, her iki davanın birleştirilmesi gerektiğini, müvekkilinin markalarının davacıya özgülenemeyeceğini, “Gemologicial Institute of” ibaresinin davacının inhisarına bırakılamayacağını, davacının tanınmışlık iddiasının gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davacının “GIA” ve “GIA GEMOLOGICAL INSTITUTE OF AMERICA” markalarını fiilen yurt dışında uzun süreden beri çok yoğun olarak kullandığı, bu markaları pek çok ülkede tescil ettirdiği, davacının Türkiye'de marka tescili başvurusu yapmadığı, davalı markası aleyhine yaptığı itirazların da itiraz süresinin kaçırılması nedeniyle Türkpatent tarafından işleme alınmadığı, davacıya ait “GIA” ve “GIA GEMOLOGICAL INSTITUTE OF AMERICA” markaları ile dava konusu 2012/46912 tescil numaralı “GIA GEMOLOGICAL INSTITUTE OF ANKARA” markalarının birbiri ile markayı oluşturan unsurlar ve tescil sınıfları bakımından 6769 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi ve 6 ncı maddesinin birinci fıkrası iltibasa neden olacak derecede benzerlik taşıdığı, davacının faaliyetinin, davalıya ait 2012/46912 tescil numaralı “GIA GEMOLOGICAL INSTITUTE OF ANKARA” markasının tescil kapsamında kaldığı, dava konusu marka tescil başvurusunun 22.05.2012 tarihinde yapıldığı, davacının ise 22-25 Mart 2012 tarihlerinde Türkiye'de fuara katıldığı, davalının da aynı fuara katılması dikkate alındığında, davacının davalı markasının başvuru tarihinden önce Türkiye’de bu markayı kullandığı, bu nedenle dava konusu 2012/46912 tescil numaralı “GIA GEMOLOGICAL INSTITUTE OF ANKARA” markasının 6769 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrası delaletiyle hükümsüzlüğünün talep edilebileceği, dava konusu markanın Türkiye’de davacı tarafından daha önce kullanıma konu edildiği, davalının jemoloji veya gemoloji gibi çok sınırlı sayıda kişinin bildiği bir terimi ihtiva eden bir markanın birebir aynısı için marka başvurusu yaptığı, davacı markasının da ilgili sektördeki ciddi bilinirliği dikkate alındığında, dava konusu 2012/46912 tescil numaralı “GIA GEMOLOGICAL INSTITUTE OF ANKARA” markalarının tescilinin 6 ncı maddesinin dokuzuncu fıkrası anlamında kötü niyetinin kabulü gerektiği, markanın fiili tescil tarihinden itibaren 5 yıllık sürenin dolmadığı, davacı markalarının Türkiye'de tanınmış marka statüsünde değerlendirilmesi mümkün değil ise de, davacının önceden yurt dışı tescilli markasının davalı tescil başvurusundan önce Türkiye'de fuara katılarak ve eğitim faaliyetlerinde bulunarak fiilen kullanılması karşısında işaretlerin iltibasa sebebiyet vereceği gerekçesiyle davalı adına tescilli 2012/46912 tescil numaralı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, marka kayıtlarının Türkpatent’ten celp edilerek dosya arasına alındığı, yazı cevabına göre işbu davaya konu 2012/46912 tescil numaralı “GIA Gemological Institute of Ankara” ibareli marka ile seri marka savunmasına konu 2012/46913 numaralı “GIA” ibareli markanın müddet olduğunun anlaşıldığı, marka hükümsüzlüğü istenmişse de karar tarihinden sonra marka geçersiz olmakla davanın konusu kalmadığı, harç ve yargılama giderlerinin dava tarihindeki haklılık durumuna göre değerlendirilmesi gerektiği, alınan her iki raporun genel itibarı ile aynı yönde olduğu, davacının Türkiye'de tescilli markası olmasa da 22-25 Mart 2012 tarihleri arasında Türkiye'deki fuara katıldığı, davalının da bu fuarın katılımcıları arasında yer aldığı, 22.05.2012 tarihinde de dava konusu markanın tescili için başvurduğu, davacının “GIA” ve “Gemological Institute of America” ibareli yurt dışında 71 ülkede tescilli markası ile dava konusu “GIA Gemological Instutue of Ankara” markasının benzerlik taşıdığı, tüketici nezdinde iltibas oluşacağı, sınırlı sayıda kişinin bildiği jemoloji, gemological ibaresinin ve davacı markasının aynısının seçilmesi ve fuar ile tescil başvurusu arasındaki sürenin de dikkate alındığı, tarafların aynı hizmet sınıfında faaliyet gösterdiği, davalının dava konusu markayı kullandığına ilişkin delil ibraz etmediği, sunulan delillerin “Valentine Diamond” ibareli markasal kullanımlara yönelik olduğu dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesince tescilde kötü niyetin kabul edilmesinin yerinde görüldüğü, dava tarihi itibarı ile davacının haklılık durumu nedeni ile yargılama giderleri davalı taraf üzerinde bırakıldığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 331 inci maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 8 inci, 42 nci ve 45 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Kanun'un 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 20.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.