"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla)
SAYISI : 2022/267 Esas, 2022/380 Karar
HÜKÜM : Kısmen kabul, şirket yönünden husumetten ret
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar, Yargıtayca duruşma istemli olarak davalı ... vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Duruşma için belirlenen 04.02.2025 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Avukat ... ile davalı ... vekili Avukat ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ... Özel Hiz. Tur. İnş. ve Tic. Ltd. Şti'ndeki hisselerini, 01.09.2010 tarihli protokol, aynı tarihli ortaklar kurul kararı ve 02.09.2010 tarihinde noterde yapılan hisse devir sözleşmesi ile davalıya devrettiğini, davalının hisse devir sözleşmesinin gereğini yerine getirmediği gibi şirketi usulsüz borçlandırdığını, hukuka uygun olmayan yöntemlerle şirketin içini boşalttığını, bu nedenle devir sözleşmesinin feshedildiğini ileri sürerek hisse satış sözleşmesinin feshedildiğinin tespitine, feshedilen satış sözleşmesi nedeni ile 4327 adet hissenin tekrar ticaret sicilinde ve ortaklar pay defterinde müvekkili adına kaydına, hisse satış sözleşmesindeki edimini ifa etmeyerek sözleşmenin geçersizliğine sebep olan davalıların şimdilik 10.000,00 TL tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiş, devamında talebini 1.537.013,00 TL hisse bedeli ve 10.000,00 TL tazminat olarak artırmıştır.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; hisse devir sözleşmesinin geçerli olduğunu, hisse devir sözleşmesinin tek taraflı feshedilemeyeceğini, hisse devir bedelinin nakden ve peşin olarak ödendiğini, tazminat talebinin mesnedinin olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, taraflar arasındaki protokol ve devir işlemlerinin geçerli olduğu, geçerli bir sözleşme olduğundan davacının buna bağlı tazminat isteyemeyeceği, varsa ödenmeyen hisse devir bedelini talep edebileceği, protokolde öngörülen 1.500.000,00 TL için verilecek olan çeklerin teslim edilmediği, bakiye hisse devir bedelinin devir tarihinde davalı tarafından davacıya ödenmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 1.500.000,00 TL hisse devir bedelinin, davalı ...'tan alınarak davacıya verilmesine, 02.11.2010 tarihinden itibaren yıllık avans faizi işletilmesine, davalı şirket yönünden pasif husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine, davacının fazlaya ilişkin istemlerinin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili ile davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, hisse devir sözleşmesinin feshedildiğinin tespiti ve hisselerin davacı adına tescili, ödenmeyen hisse devir bedelinin faiziyle tahsili ile tazminat taleplerine ilişkindir.
B.Değerlendirme ve Gerekçe
1.Dosyadaki yazılara, İlk Derece Mahkemesince 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/4 hükmü uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince; davacı ve şirket ortağı beş kişi ile davalı arasında 01.09.2010 tarihinde davalı şirketin %51 hissesinin davalıya devrine ilişkin protokol imzalandığı, toplam devir bedelinin 2.500.000,00 TL olduğu, 1.000.000,00 TL’sinin peşin ödendiği, bakiye kalan 1.500.000,00 TL için 2011 yılı Ocak ayından tarihinden başlamak üzere 8 adet sıralı çek verileceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, protokolün ve devir işlemlerinin geçerli olduğu sonucuna varılmış ve ödenmeyen 1.500.000,00 TL devir bedelinin talep edilebileceğine karar verilmiştir. Ancak, protokolde yazılı olduğu üzere toplam 7038 adet payın devre konu edildiği, davacının ise 4327 adet payını davalıya devrettiği anlaşılmakla; Mahkemece protokoldeki toplam bedel ve devredilen toplam pay gözetilip oranlama yapılarak davacının 4327 payına düşen hisse bedelinin ödenmesine karar verilmesi gerekirken, ödenmeyen bakiye bedelin tümüyle davacıya ödenmesine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu yönüyle davalı ... yararına bozulması gerekmiştir.
3.Bozma sebep ve şekline göre, davalı ... vekilinin yargılama giderleri ve vekâlet ücretine ilişkin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
V. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bent uyarınca davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, takdir olunan 28.000,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı ...'a verilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davalı ...'a iadesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine, 04.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.