"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1209 Esas, 2023/1046 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/328 E., 2021/162 K.
Taraflar arasındaki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali ile markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının "..." ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalı şirketin, "...” ibareli başvurusuna anılan markalarına dayalı olarak yaptıkları itirazlarının nihai olarak dava konusu YİDK kararıyla reddedildiğini, oysa dava konusu konu marka ile itirazlarına mesnet markalarının iltibasa neden olacak düzeyde benzer olduğunu, dava konusu başvurunun davacının seri markası olarak algılanacağını davacının markasının tanınmış olduğundan, somut olay bakımından SMK'nın 6/5 maddesindeki koşulların da bulunduğunu, dava konusu başvurunun kötü niyetli olduğunu ve haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek, YİDK’in 2020-M-7378 sayılı kararının iptaline, başvurunun tescili halinde hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraf markaları arasında iltibasa neden olacak düzeyde benzerlik bulunmadığını, davacının itirazında mesnet markalarının davalının faaliyet gösterdiği 20. sınıf mallar bakımından kullandığını ispatlaması gerektiğini beyanla davanın reddini istemiştir.
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde; tarafların marka işaretleri arasında benzerlik bulunmadığını, davalı Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraf markaları arasında emtia benzerliğine ilişkin koşul gerçekleşmesine rağmen marka işaretleri arasında benzerlik bulunmadığından, SMK'nın 6/1 maddesindeki şartların gerçekleşmediğini, marka işaretleri arasında benzerlik bulunmadığından, SMK'nın 6/5 maddesindeki koşulların oluşmadığını, kötü niyet iddiasının da yerinde bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tarafların marka işaretleri arasında iltibasa neden olacak düzeyde benzerlik bulunduğunu, dava konusu başvuruda kullanılan renk ve şekil unsurları ile "..." ibaresine yer verilmesinin ve davacının markalarının tescilli olduğu mal ve hizmetlerle aynı ve ilişkili bulunan hizmetler yönünden başvurunun tescil edilmek istenmesinin iltibasa sebebiyet vereceğini, dava konusu başvuruda yer alan şekil unsurunun dahi tek başına müvekkilinin markasını anımsattığını, ayrıca iltibas değerlendirmesinde davacının markalarının yüksek tanınmışlığının da dikkate alınması gerektiğini, haksız rekabet teşkil eden başvurunun kötü niyetli bulunduğunu beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tescilli bir marka ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları gözetilerek münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin dikkate alınarak belirleneceği, buna göre "..." ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet "..." asıl unsurlu markalar arasında 6769 sayılı SMK'nın 6/1 maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunmadığı, zira başvuruda "..." ibaresinin öne çıkarılmayıp bir bütün olarak "..." ibaresine yer verildiği, dava konusu başvuruda, davacı markalarından farklı bir algı yaratıldığı ve taraf markaları arasında karıştırılma tehlikesinin olmadığı, taraf marka işaretleri arasında benzerlik bulunmadığından davacı markalarının tanınmış olmalarının da tescil engeli oluşturmayacağı anlaşılmakla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itiraz sebeplerini tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C.Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali ile markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 200 üncü maddesi.
2. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 6ncı maddesinin 1 inci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.11.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.