Logo

11. Hukuk Dairesi2023/6892 E. 2024/190 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ticaret sicilinden resen terkin edilen şirketin, derdest bir davanın varlığı nedeniyle ihyası talebinin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Şirket yetkililerine terkin sürecine ilişkin tebligat yapılmadığı ve şirket adresine çıkarılan tebligatın teslim edilmediği, dolayısıyla davalının dava açılmasına sebebiyet verdiği, ayrıca 10 yıllık hak düşürücü sürenin de dolmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1364 Esas, 2023/1370 Karar

DAVA TARİHİ :

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2023/247 E., 2023/399 K.

Taraflar arasındaki şirket ihyası davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili tarafından ihyası istenen Oğulcan Cam Pvc ve Akrilik Levha San. ve Tic. A.Ş. ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığını hasım göstererek Ankara 27. İş Mahkemesi nezdinde hizmet tespit davası açıldığını, ancak adı geçen şirketin ticaret sicilinden resen terkin edildiğinin öğrenildiğini, İş Mahkemesinde açılan davada taraf teşkilinin sağlanması açısından davacıya işbu davayı açmak için mehil verildiğini ileri sürerek Ankara Ticaret Sicili Müdürlüğünün sicilinde kayıtlı Oğulcan Cam Pvc ve Akrilik Levha San. ve Tic. A.Ş. unvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde; dava konusu şirketin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) geçici 7 nci maddedeki prosedüre uygun olarak hukuka uygun bir şekilde kapatıldığını, dayanak davanın açılış tarihinin ise 05.04.2023 olduğunu ve hak düşürücü süre sebebiyle davanın reddi gerektiğini, Yargıtay içtihatları da bu doğrultuda olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini, ek tasfiyeye karar verilmesi halinde tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini ve Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü açılan bu davada yasal hasım olduğundan aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Oğulcan Cam Pvc ve Akrilik Levha Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'nin 23.01.2014 tarihinde sicil kaydının resen terkin edildiği ancak adı geçen şirketin davalı olduğu Ankara 27. İş Mahkemesinin 2023/93 E. sayılı davasının halen derdest olduğu anlaşıldığından şirketin taraf olduğu derdest davanın varlığı nedeniyle davacının ihya talep etmekte hukuki yararının bulunduğu, 5 yıllık hak düşürücü sürenin somut olayda uygulama yeri bulunmadığı, davalının kanuna uygun tebligat işlemlerini yapmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile Oğulcan Cam Pvc ve Akrilik Levha Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'nin Ankara 27. İş Mahkemesinin 2023/93 E. sayılı davası ve bu davanın infaz işlemleri ile sınırlı olmak üzere tüzel kişiliğinin ihyası ile ticaret siciline tesciline, ihya tescil ve ek tasfiye işlemlerini yürütmek üzere şirketin son yetkilisinin tasfiye memuru olarak atanmasına karar vermiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı istinaf dilekçesinde özetle; ihyası istenen şirkete usule uygun tebligat çıkartıldığını, şirketin adresi değişse bile tescil edildiği hususlarda meydana gelen her türlü değişikliğinin tescili zorunluluklarını yerine getirmediğini ve bu konudaki sorumluluğun şirket yetkililerine ait olduğunu, şirketin terkin tarihinde şirketin derdest davalarının, alacak ve borçlarının müdürlük tarafından bilinmesinin mümkün olmadığından kendilerinin işbu davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, yasadan ... zorunlu hasım durumunda olmaları nedeniyle taraflarına yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini, 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçirildiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya uygulanması gereken 10 yıllık dava açma süresinin dolmadığı, davalının dava konusu şirketin yetkili temsilcilerine terkin sürecine ilişkin tebligat yapmadığı, şirket adresine çıkartılan tebligatın ise teslim edilmediği, dolayısıyla davalının dava açılışına sebebiyet verdiği, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı temyiz dilekçesinde özetle; ihyası istenen şirkete usule uygun tebligat çıkartıldığını, şirketin adresi değişse bile tescil edildiği hususlarda meydana gelen her türlü değişikliğinin tescili zorunluluklarını yerine getirmediğini ve bu konudaki sorumluluğun şirket yetkililerine ait olduğunu, şirketin terkin tarihinde şirketin derdest davalarının, alacak ve borçlarının müdürlük tarafından bilinmesinin mümkün olmadığından kendilerinin işbu davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, yasadan ... zorunlu hasım durumunda olmaları nedeniyle taraflarına yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, ticaret sicilinden re'sen terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.

2.6102 sayılı Kanun'un geçici 7 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalının temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.