"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1311 Esas, 2023/1315 Karar
HÜKÜM : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen TÜRKPATENT Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davalı Kurum hakkındaki davanın kabulüne, davalı Şirket hakkındaki davanın ise pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin 20 ilde cafe, restoran işletmeciliği yaptığını, 2005/26609 ve 2012/34742 numaralı markalarının 43. sınıfta tescilli olduğunu, “BİG YELLOW TAXİ GASOLİNE ve BENZİN” markalarının cafe, restoran, bar işletmeciliği ve benzeri hizmetlerde kullanma hakkının münhasıran müvekkiline ait olduğunu, 29.06.2016 tarihinde önceki kazanılmış haklarına dayanarak seri marka oluşturmak ve tescilli markalarına çeşitlilik kazandırmak amacıyla “BİG YELLOW TAXİ” ibareli markasının tescili istemiyle başvuruda bulunduğunu, 2016/56652 numarası ile kaydedilen başvurunun davalı Kurumun Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından mülga 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin (mülga 556 sayılı KHK) 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereği kısmen reddedilerek başvuru kapsamından “yiyecek ve içecek sağlanması, geçici konaklama hizmetleri, gündüz bakımı kreş hizmetleri, hayvanlar için geçici barınma sağlanması hizmetleri”nin çıkarıldığını, YİDK nezdinde yaptıkları itirazlarının 2016-M-12787 sayılı karar ile nihai olarak reddedildiğini, ancak redde mesnet 2016/36204 “BİG YELLOW TAXİ” markası ile davacı markasının bütünsellik açısından birbirinden farklı olduğunu, iltibas oluşturabilecek düzeyde benzer olmadığını ileri sürerek davalı TÜRKPATENT YİDK'in 28.12.2016 tarihli ve 12787 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı Şirket vekili cevap dilekçesinde; müvekkili markasıyla başvuruya konu markanın aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin ( Ankara 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi) 01.03.2018 tarihli ve 2017/102 E., 2018/54 K. sayılı kararıyla; taraf markalarının aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 18.06.2021 tarihli ve 2019/1632 E., 2021/905 K. sayılı kararıyla mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, dava konusu 2016/56652 sayılı “BİG YELLOW TAXİ” ibareli davacı başvurusunun kapsamındaki 43. sınıf: “Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri. Geçici konaklama hizmetleri. Gündüz bakımı (kreş) hizmetleri. Hayvanlar için geçici barınma sağlanması" hizmetleri ile redde mesnet 2016/36204 sayılı “BİG YELLOW TAXİ” ibareli markanın kapsamındaki 43. sınıf hizmetlerin aynı tür olduğu, davaya konu markalar arasında ibareler yönünden de mülga 556 sayılı KHK'nın 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğu, zira redde mesnet "BİG YELLOW TAXİ" ibaresinin özel bir yaratım ürünü olup ayırt ediciliği yüksek bir ibare olduğu, davacının başvurusunda yer alan kelime ve şekil unsurlarının ise başvuruya herhangi bir ayırt edicilik katmadığı gibi taksi kavramını desteklediği, taraflar arasında açılan tecavüzün tespiti ve önlenmesi davaları ile suç duyurularının gerçek hak sahibi iddialarına dayalı olup, bu türden iddiaların 556 sayılı KHK 7/1 maddesi (b) bendine dayalı YİDK kararının iptaline ilişkin davada dinlenebilmesinin mümkün olmadığı, her ne kadar mahkemece zikredilen maddeye dayalı bu davada, redde mesnet marka sahibine husumetin yöneltilemeyeceği gözden kaçırılıp, davalı şirket hakkındaki davanın husumetten reddine karar verilmemesi doğru değilse de istinaf kanun yoluna başvuranın sadece davacı olması karşısında bu yanlışlığın kararın kaldırılması nedeni yapılamadığı, davacı vekilinin sair istinaf başvurularının esastan reddi gerektiği ancak davacının diğer iddialarının yanında kazanılmış hak iddiasının da bulunduğu, mahkemece bu iddia konusunda herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı, davacının bu iddiasının doğru olması halinde, davacının marka tescil başvurusunun reddedilmemesi gerektiği, kazanılmış hakkın varlığının kabulü için kazanılmış hak iddia edilen tescilli marka ile dava konusu markadaki ibarelerde asli unsurların muhafaza edilmiş olması ve eski markanın en azından hükümsüzlük davası açılabilecek kadar belli bir sürede çekişmesiz şekilde kullanılmasının, karşı taraf markalarına yanaşma niyeti olmadan ve iltibas tehlikesi yaratmayacak şekilde, eski ve yeni markalar arasında işletme ile bağlantının ve tüketici nezdinde yaratılan izlenimin korunmuş bulunmasının, yeni markada kazanılmış hak iddia edilen markaya nazaran emtia kapsamının genişletilmemiş olmasının gerektiği, somut uyuşmazlıkta davacı vekilince sunulan istinaf dilekçesinde 2005/26609 tescil sayılı “BİG YELLOW TAXİ BENZİN” ibareli markasına dayalı kazanılmış hakkının bulunduğunun ileri sürüldüğü, davacı tarafça bu markaya dayalı kazanılmış hak iddiasına ne YİDK aşamasında ne de dava dilekçesinde dayanılmadığı, o halde mahkemece bu markanın incelenmemesinin yerinde olduğu, ancak aksinin kabulü halinde dahi anılan markanın münhasıran "BENZİN" ibaresinden oluşması nedeniyle yukarıda açıklanan birinci maddede belirtilen, asli unsurların muhafaza edilmiş olması koşulunu sağlamadığı ve işbu dava konusu başvuru yönünden davacıya kazanılmış hak sağlamayacağı, davacının YİDK kararına itiraz ve dava aşamasında dayandığı 2012/34742 numaralı markasının tescil tarihinin ise 08.04.2013 olup anılan markanın 29.06.2016 tarihli işbu dava konusu başvuru yönünden yukarıda belirtilen eski markanın en azından hükümsüzlük davası açılabilecek kadar belli bir sürede çekişmesiz şekilde kullanılması koşulunu sağlamadığı, davacının 2016/22316, 2016/33017 ve 2016/95719 sayılı markalarının da aynı nedenle davacı yararına kazanılmış hak yaratmasının mümkün olmadığı, Mahkemenin kararında, başvuru markası ile redde mesnet marka arasında 556 sayılı KHK'nın 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğu gerekçesi yanında, davacının işbu dava konusu başvuru yönünden kazanılmış hakkının bulunmadığı gerekçesine de yer verilerek davayı reddi gerekirken davacının kazanılmış hak iddiasının incelenip değerlendirilmemesi doğru olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisine, buna göre davanın reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 20.03.2023 tarih, 2021/6552 E., ve 2023/1705 K., sayılı kararıyla; "1.Dava, mülga 556 sayılı KHK'nın 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca davacı marka başvurusunun mutlak nedenlerle reddine dair davalı TÜRKPATENT Kurumu YİDK kararının iptali talebine ilişkindir. Davacının marka başvurusuna konu ibareler ile red gerekçesindeki markaya konu ibareler birebir aynı olmakla birlikte her iki markadaki şekil unsurlarının tamamen farklı olduğu bu nedenle markalar arasında "ilk bakışta ayırt edilemeyecek kadar benzerlik" bulunmadığı halde davanın kabulü gerekirken hatalı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
"2. Ayrıca, başvurunun mutlak nedenlerle reddine dair davalarda ret gerekçesi yapılan markanın sahibine husumet yöneltilemeyecek olup davalı şirket yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerekirken bu husus göz ardı edilerek esas yönünden karar verilmesi doğru olmamış hükmün bu nedenle de re'sen bozulması gerekmiştir. gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. " gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma ilamındaki gerekçeler doğrultusunda davalı Kurum hakkındaki davanın kabulü ile davaya konu YİDK kararının iptaline, davalı Şirket hakkındaki davanın ise pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili ve davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; huzurdaki davayı YİDK kararının iptali istemiyle açtıklarını, Yargıtay içtihatları gereğince YİDK kararının iptali istemine ilişkin davalarda davalı Kurum ve marka sahibi zorunlu dava arkadaşı olup bu nedenle husumeti davalı Kurum yanında davalı Şirket'e de yöneltiklerini, davalı Şirket hakkında davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddinin doğru olmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
2. Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde özetle; taraf markaları arasında aynı veya ayırt edilemeyecek düzeyde benzerlik bulunduğunu, aksi yöndeki kararda isabet bulunmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davaya konu YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 556 sayılı KHK'nın 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı ve davalı Kurum vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı ve davalı Kurum vekillerince yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.