"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2019/415 Esas, 2023/866 Karar
HÜKÜM : Davanın kabulü
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin babası ...'in 24.12.2008 tarihinde vefat ettiğini, mirasçı olarak ilk evliliğinden kızı davacı ... ile eşi davalı ...'in kaldığını, murisin ölümünden bir gün sonra 25.12.2008 tarihinde davalı ...'in murisin davalı bankada iki adet vadeli hesabında bulunan 36.571,20 TL ve 95.057,28 TL olmak üzere toplam 131.574,78 TL'yi davacıdan habersiz olarak çektiğini, bu durumdan haber olmayan müvekkiline davalı ...'in miras paylaşım sözleşmesi imzalamayı teklif ettiğini, 20.04.2009 tarihinde miras paylaşım sözleşmesi imzalandığını, davalı ...'in bankadan çektiği 131.574,78 TL'den hiç bahsetmediğini, müvekkiline sadece 3.767,00 TL alacağı olduğu ve ödeneceğinin söylendiğini, müvekkilinin aldatıldığını, davalı bankanın da paranın usulsüz şekilde davalı ...'e ödenmesi sebebiyle müvekkilinin uğradığı zarardan müştereken müteselsilen sorumlu olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin miras payına karşılık gelen 98.680,00 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Banka vekili cevap dilekçesinde; tarafların murisi ... ile davalı ...'in 13.08.2008 tarihinde müşterek hesap açtıklarını, davalı ...'in davaya konu parayı sözleşme uyarınca çektiğini, bankacılık sözleşmesinin 26 ncı maddesinde müşterek hesapların düzenlendiğini, tarafların 20.04.2009 tarihinde miras taksim sözleşmesi imzalaması nedeniyle davacının alacak talebinde bulunmayacağını belirterek davanın reddini istemiştir.
2.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde, dava konusu müşterek hesaptaki paranın müvekkilince çekildiğini davacının bildiğini ve miras paylaşım sözleşmesinin de buna göre imzalandığını, paranın tamamı üzerinde müvekkilinin tasarruf yetkisi bulunduğunu, davacının sözleşme imzalanırken bankadaki paradan haberdar olmadığı beyanının kötüniyetli olduğunu, sözleşmenin 10. ve 11. maddeleri nazara alındığında müvekkilinin müşterek hesaptan çektiği parada davacının hak talep edemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III.MAHKEME KARARI
Mahkemece bozma ilamına uyularak; bozma kapsamında bilirkişi heyetinden rapor alındığı, buna göre davalı banka nezdinde ... ...'in davalı ... ile birden fazla ortak hesabı olduğu, vefat tarihi itibariyle davalı ...'nin bu iki ortak hesapta olan toplam 131.575,56 TL bakiyeyi çekmek suretiyle önce başka bir ortak hesaba sonra bu bedeli davalıya ait bir hesaba aktarıldığı, çekilen bu paranın bir kısmının ise davalıya elden verildiği, ortak hesabın vefat tarihinin ertesinde kapatıldığı, vefat tarihinden sonra iki münferit ortak hesabın kapatılmasının hukuken mümkün olmadığı, davalı ...'nin tek başına tasarruf yetkisinden sözedilemeyeceği gibi bu hususta davalı bankanın ihmalinin açık olduğu, kaldı ki sözkonusu bedelin davalı tarafça çekilmesinin de ihmal kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, dolayısıyla davalı bankanın zarardan sorumlu olduğu, davalının hesabına yatan paranın miktarı gözönüne alındığında emekli aylığıyla edinilmesinin mümkün olmadığı, davalının hesabına aktarılan bu bedeli nasıl edindiğine dair dosya kapsamında herhangi bir belge sunulmadığı, miras sözleşmesi dikkate alınarak yapılan değerlendirmede ise sözleşme içeriğinde kira sözleşmesi, kira gelirleri ve taşınmazlara yer verildiği, birden fazla ortak hesap olmasına rağmen aynı nitelikte ve yüksek bir meblağ içeren hesaplardan söz edilmediği, mirasçıların Türk Medeni Kanunu'nun 649 uncu maddesi kapsamında eşitliğe ve adalete uygun olması bakımından gözönüne alınması gereken tüm bilgileri vermesi gerektiği, sözleşmenin imzalandığı tarih ile davaya konu paranın çekildiği tarih dikkate alındığında sözleşmenin imzalandığı tarihte bu paranın davalının uhdesinde olduğu ve gündeme getirilmediğinin açık olduğu, dolayısıyla davacının miras payına isabet eden 98.681,25 TL'yi talep hakkının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, davacı ile davalı ...'in ortak murislerinin davalı bankada bulunan hesaplarındaki paranın davalı ... tarafından çekildiği iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49 uncu maddesi, 4721 sayılı Kanun'un 649 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
V.SONUÇ: Davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalılara ayrı ayrı yükletilmesine, 25.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.