"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1423 Esas, 2023/1916 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2019/650 E., 2021/348 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ... ile müvekkili bankanın Çallı-Antalya Şubesi arasında imzalanan 19.09.2016 tarihli genel kredi sözleşmesi ile tahsis edilen limit doğrultusunda borçluya gayri nakdi krediler kullandırıldığını, borçluya kullandırılan gayri nakdi krediler doğrultusunda verilen teminat mektuplarının tazmin edilmiş olduğunu ve bankanın alacağının nakdi riske dönüştüğünü, davalı şirket tarafından tahakkuk etmiş işletme kredilerin gecikme kâr payı ve gecikme kar payı BSMV'sinin ödenmemesi üzerine; banka tarafından hesap özeti ile birlikte borçlu şirket ile borçlu kefillerin banka ile akdedilen Genel Kredi Sözleşmesindeki adreslerine Antalya 9. Noterliğinden 16.08.2018 tarih ve 22186 yevmiye nolu ihtarname gönderildiğini, borçluların ihtarnameye itiraz etmediklerini, borcun ödenmemesi üzerine İstanbul 28. İcra Müdürlüğünün 2019/5364 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalıların takibe itiraz ettiklerini, itiraz dilekçesinde, borçluların adreslerinin Antalya olması nedeniyle yetki itirazında bulunduklarını, ancak taraflar arasında yapılan sözleşmede yetkili mahkeme ve icra dairesi olarak İstanbul mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili kılındığını, borçluların borca itiraz dilekçesinde yetkiye, takibe, borcun tamamına, ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize, ferilerine itiraz ettiklerini, itirazlarının yersiz olduğunu beyanla davalıların itirazlarının iptaline, takibin devamına ve %20 icra inkâr tazminatına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının dilekçesinde belirttiği hesap kat ihtarına Antalya 11. Noterliğinin 2018/26259 sayılı ihtarnamesi ile itiraz edildiğini, yetkili mahkemenin Antalya Mahkemeleri olduğunu, davalıların vaki icra takibinden önce temerrüde düşürülmediklerini, ayrıca icra takibinde borcun sebebine dair evrakların da tebliğ edilmediğini, kefalet sözleşmelerinin geçerli olmadığını, davacının kefillerden talepte bulunmasının usül ve yasaya aykırı olduğunu, davalılardan icra takibiyle talep edilen miktarın doğru olmayıp faiz miktarının da fahiş olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davalı ... İnşaat Turizm Dekorasyon San. Tic. Ltd. Şti. ile davacı bankanın Çallı-Antalya Şubesi arasında 19.09.2016 tarihli genel kredi sözleşmesi akdedildiği, diğer davalıların genel kredi sözleşmesini 6.600.000,00 TL limitle müteselsil kefil olarak imzaladıkları, davalı şirkete gayri nakdi krediler kullandırıldığı, dava dışı Eximbank tarafından davacı bankadan davalı şirket adına verilen teminat mektubundan bakiye 1.508.000,00 USD tutarın 09.01.2019 tarihindeki 5,5072 TL kur üzerinden 8.304.857,60 TL bedelin ödemesi talep edildiği ve davacı bankaca talep edilen bu bedelin ödendiği, bunun üzerine davacı banka tarafından davalılar aleyhine icra takibi başlatıldığı ve itiraz üzerine bu davanın açıldığı, mahkemece alınan ve talimat yoluyla alınan bilirkişi raporlarına göre takip tarihi itibariyle davacının davalı ... İnşaat Turizm Dekorasyon San. Tic. Ltd. Şti.'den 1.513.655 USD alacaklı olduğu, davalı ...'in şirketin yetkilisi olduğu ve kefaletinin geçerli olduğu, kefalet limiti olan 6.600.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere borçtan sorumlu olduğu, diğer davalı ...'in ise Genel Kredi sözleşmesi ve kefalet tarihinde davalı şirket ortağı olmadığı ve evli olduğu, eş muvafakatinin bulunmadığı buna göre TBK.'nın 584 üncü maddesi geriğince kefaletinin geçerli olmadığı, bu nedenle borçtan sorumlu tutulamayacağı ayrıca sözleşmede kefiller yönünden çek depo talebi ile ilgili açık hüküm bulunmadığından davalı kefil ...'in çek depo talebi ile ilgili sorumlu olmadığı gerekçesiyle davalı ... hakkındaki davanın reddine, davalılar ... İnşaat Turizm Dekorasyon San. Tic. Ltd. Şti. ve ... hakkındaki davanın kısmen kabulü ile, davalı ... yönünden 6.600.000,00 TL için, davalı ... İnşaat Turizm Dekorasyon San. Tic. Ltd. Şti. yönünden borcun tamamı için olmak kaydıyla, 1.513.655 USD asıl alacak için yaptıkları itirazın iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı ... İnşaat Turizm Dekorasyon San. Tic. Ltd. Şti. hakkındaki gayrinakdi alacağına yönelik davasının kabulü ile; 1.600,00 TL'nin davacı bankada açılacak faiz getirmeyen bir hesaba depo edilmek suretiyle takibin devamına, davalı ... hakkındaki gayrinakdi alacağına yönelik davanın reddine, alacak likit olduğundan davalılar ... İnşaat Turizm Dekorasyon San. Tic. Ltd. Şti. ve ... yönünden icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı ...'in davalı ...'nde bulunan hisselerini 29.08.2014 tarihinde diğer davalı ...'e devrederek şirket ortaklığından ayrıldığı ve kefalet tarihinde şirket ortağı olmadığı, bu sebeple açıklanan emredici yasal düzenleme gereği davalı ... yönünden kefaletin geçersiz olduğu, Mahkemece bu davalı hakkında verilen davanın reddine yönelik kararda bir isabetsizlik bulunmadığı, davalı ...'in ise kefalet sözleşmesinin imzalandığı tarihte davalı şirketin tek ortağı ve yetkili temsilcisi olduğu, kefaletinin diğer şekil şartlarını da sağlaması sebebiyle geçerli olduğu, davalı kefilin kefalet limitinin 6.600.000,00 TL olması sebebiyle Mahkemece nakdi krediler yönünden davalının sorumluluğun bu miktar ile sınırlı tutulmasında ve dosyaya mübrez 21.09.2016 tarihli genel kredi/kefalet sözleşmesinin 25 inci maddesinde müteselsil kefillerin gayrınakdi, çek sorumluluk bedellerini depo yükümlülüklerinin bulunduğu açıkça kararlaştırılmadığından gayri nakdi kredi yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davacı vekilinin istinaf başvurusunun haksız olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, genel kredi sözleşmesinden doğan nakdi ve gayri nakdi alacağın tahsili talebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı taleplerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 16.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.