"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/399 Esas, 2023/1964 Karar
HÜKÜM/KARAR : Davanın kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/93 E., 2021/288 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili, müvekkilinin yıllardır yurt dışında ve yurt içinde turizm faaliyetleri yapan bir firma olduğunu, "... Tur" markasının Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) nezdinde müvekkili adına 2014/25584 numaralı başvuru kapsamındaki 39. sınıfta hizmetler bakımından tescil ile korunmakta olduğunu, davalının "... Air" ve "... Air" markalarını 39. sınıfta kendi adına 2018/04523 ve 2018/04528 numaralı ile tescil ettirdiğini, anılan markaların 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 6 ncı maddesi kapsamında müvekkili adına tescilli "... Tur" markası ile iltibasa sebebiyet verdiğini, davalının söz konusu markaları bir yıla aşkın süredir kullanmadığını, davalının anılan marka tescillerinin kötüniyetli olduğunu, davalı yanın 2018/04523 numaralı "... Air" ve 2018/04528 numaralı "... Air" markalarının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, müvekkili şirkete ait markaların TÜRKPATENT nezdinde benzerlik araştırması yapılarak tescile bağlandığını, davacı markası ile müvekkilinin markaları arasında benzerlik bulunmadığını, davacı şirkete ait markanın "... Tur" iken, müvekkilinin markalarının "... Air" ve "... Air" olduğunu, ingilizce bir kelime olan "Air" ibaresinin Türkçe karşılığının "havayolu/havayolları" olup davacı şirket markası ile herhangi bir ilgisinin olmadığını, bu bakımdan müvekkilinin markalarının özgün ve bağımsız olduğunu, markaları arasında iltibas söz konusu olmadığını, müvekkili şirketin hava, kara ve deniz yoluyla taşımacılık yapan bir şirket olduğunu, davacı şirketin, müvekkili şirketin iştigal alanı dışında kötü niyetli tescil yaptığı iddiasının havayolu taşımacılığı ile iştigal eden müvekkili şirketin gerçek durumu karşısında mesnetsiz kaldığını, 6769 sayılı Kanun'un 9 uncu maddesi uyarınca, marka kullanım süresinin 5 sene olduğunu ve bu sürelerin daha dolmadığını, davacı şirketin "..." ibaresinin yalnızca kendisi tarafından kullanıldığının ve kullanılabileceği iddialarının mesnetsiz olduğunu aynı marka sınıfında "...” ibareli birçok marka bulunduğunu davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi, davalı tarafından, davacı markasından sonraki tarihte tescili gerçekleştirilen 2018/04523 numaralı "... Air" ve 2018/04528 numaralı "... Air" kelime markalarının 39. sınıfta yer alan hizmet grupları bakımından ortalama tüketici nezdinde, davacının 2014/25584 numaralı "... TUR+şekil" ibareli markası ile görsel ve kavramsal olarak benzer algılanarak iltibas ihtimaline yol açabileceği, bu nedenle 6769 sayılı Kanun'un 6/1-b ve 25. maddesi kapsamında hükümsüzlük koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne, TÜRKPATENT nezdinde davalı adına tescilli 2018/04523 numaralı "... Air" ve 2018/04528 numaralı "... Air" markaların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine ve davalının marka tescillerinde 6769 Sayılı Kanun'un 6/9 maddesi hükmüne göre kötü niyetli olduğunun ispatlanamadığı kanaatine varılmış olup, karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesince, davacının ''... TUR+ŞEKİL'' ibareli markası ile davalının ''... Air'' ve ''...'' Air ibareli markaları 39. sınıfta tescilli olup alt sınıflarının aynı olduğu, davacının markasının tescil tarihinin daha önce olduğu, davalının markalarındaki Air ibaresinin 39. sınıf yönünden tanımlayıcı ibare olduğu, davacının markasındaki ise TUR ibaresinin tanımlayıcı ibare olduğu, davacı markasının esas unsuru olan ... ibaresi ile davalının markalarının esas unsuru olan ... ve ... ibarelerinin fonetik ve kavramsal olarak aynı olup davalının markasında davacı markasından farklılaşacak bir unsur barındırmadığı, markanın düz yazı ile tescilli olduğu, tüketici grubu yönünden benzer algılanabileceği, bu durumun bilirkişi raporunda tespit edildiği, bu sebeple davalının markalar arasında benzerlik olmadığına ilişkin istinaf sebeplerinin yerinde görülmemiş olup davalının istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
V. TEMYİZ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava konusu, markaların hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (6769 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 16.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.