Logo

11. Hukuk Dairesi2024/2747 E. 2024/7742 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıların kredi sözleşmesine imza atmalarına rağmen krediyi alıp kullanmadıkları ve bu nedenle borçtan sorumlu olup olmadıkları konusunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, kredi sözleşmesindeki imzanın davalıya ait olduğunun tespit edilmiş olmasına rağmen, kredi miktarının davalıya ödendiğini gösterir dekonttaki imzanın davalıya ait olmadığının belirlenmesi ve davalılara kredi verildiğinin ispat edilememesi gözetilerek davanın reddine dair karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2019/258 Esas, 2024/27 Karar

HÜKÜM : Davanın reddi

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili banka tarafından davalı ...'a 15.10.1998 tarihli kredi sözleşmesi ile 2.500,00 TL'lik kredi kullandırıldığını, diğer davalının kredisi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalayarak borcu teminat altına aldığını, söz konusu kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalı borçlulara noter kanalı ile ihtarname gönderilerek kredi borcunun faiz ve ferileriyle birlikte ödenmesi talep edildiğini, buna rağmen borcun ödenmediğini ileri sürerek 68.193,47 TL alacağın 05.10.2009 tarihinden itibaren %153 oranında temerrüt faizi ile tahsiline tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde; müvekkillerinin davacı bankadan kredi kullanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III.MAHKEME KARARI

Mahkemece bozma ilamına uyularak kredi alacağının tahsili istemli eldeki davada alınan raporlarda 15.10.1998 tarihli kredi sözleşmesindeki imzanın asıl borçlu ...'ın el ürünü olduğu tespit edilmiş ise de kredi miktarının davalılara ödendiğini gösterir dekonttaki (kasa tediye fişi) imzaların davalılara ait olmadığının belirlendiği, buna göre davalılar ... ve ...'nın asıl borçlu ve müteselsil kefil olarak gözüktükleri sözleşmedeki kredinin bu davalılarca alınıp kullanılmadığı, bu nedenle davalıların hukuken sorumluluklarının bulunmadığı bu nedenle davacı tarafça kredi sözleşmesine dayanılarak alacak talebinde bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasının yollamasıyla, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarih ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 nci ila 454 üncü maddeleri hükümleri.

3. Değerlendirme

Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

V.SONUÇ: Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 05.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.