Logo

11. Hukuk Dairesi2024/27 E. 2024/8827 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın iptali davasında, ipotekle teminat altına alınan alacak için ilamsız takip yapılıp yapılamayacağı, ödeme emrindeki alacak miktarının hesaplanma şekli ve temerrüt faizinin başlangıç tarihi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, ipotek miktarının takip miktarından yüksek olması nedeniyle ipotek veren davalılar yönünden davanın reddine, diğer davalılar yönünden ise kısmen kabulüne karar vermesi, hesap kat ihtarnamesinin usulsüz tebliği nedeniyle temerrüdün takip tarihinde başlayacağı ve buna göre faiz hesaplaması yapılması gerektiği hususları gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1006 Esas, 2023/1145 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2020/646 E., 2022/301 K.

BİRLEŞEN DAVA : Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/196 E.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

1-Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; müvekkili banka ile davalı şirket arasında Genel Nakdi ve Gayrı Nakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını, diğer davalıların sözleşmeye müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunduğunu, borcun ödenmemesi üzerine davalılara gönderilen ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında icra takibi başlatıldığını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu, davalıların itirazlarında haksız olduğunu, davalıların kötü niyetli olarak takibi sürüncemede bırakmak istediklerini ileri sürerek Gaziantep İcra Müdürlüğünün 2019/143533 E., davalıların icra takibine yapmış oldukları itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.

2-Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde; müvekkili banka ile davalı şirket arasında Genel Nakdi ve Gayrı Nakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını, diğer davalıların sözleşmeye müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunduğunu, borcun ödenmemesi üzerine davalılara ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında icra takibi başlatıldığını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu, davalıların itirazlarında haksız olduğunu, davalıların kötü niyetli olarak takibi sürüncemede bırakmak istediklerini ileri sürerek Gaziantep İcra Müdürlüğünün 2020/93000 E., sayılı dosyası davalıların icra takibine yapmış oldukları itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1-Davalılar vekili asıl davaya cevap dilekçesinde, icra dosyasına konu ödeme emrinin takip talebine aykırı olması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, müvekkillerinden ... ve ...'a ödeme emrinin tebliğ edilmeden bila iade geldiğini, haricen öğrenme nedeniyle itiraz ettiklerini, haricen öğrenmeye dayalı yapılan itiraz nedeniyle itirazın iptali davası açılamayacağını, bu nedenle bu müvekkilleri yönünden dava şartı nedeniyle reddinin gerektiği, davacı banka tarafından müvekkili şirket ile ipotek veren ... hakkında Gaziantep İcra Müdürlüğünün 2019/143398 ve 2019/143413 E., sayılı dosyaları ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlattığını, davaya konu alacağın ipotek ile teminat altına alındığından müvekkili şirket ile ... hakkında ilamsız takip yapılamayacağını, davaya konu kat ihtarnamesinin müvekkillerine usulsüz olarak tebliğ edildiğini, şirkete yapılan tebligatın ehil kişiye yapılmadığını, diğer müvekkillerine yapılan tebligatların ise tebliğ edilmediğini, usulsüz tebliğ edildiğini, ödeme emrindeki alacak miktarının davacı tarafından tek taraflı olarak tespit edildiğini savunarak haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2-Davalılar vekili birleşen davaya cevap dilekçesinde, müvekkillerinden ... ve ...'a ödeme emrinin tebliğ edilmeden bila iade geldiğini, haricen öğrenme nedeniyle itiraz ettiklerini, haricen öğrenmeye dayalı yapılan itiraz nedeniyle itirazın iptali davası açılamayacağını, bu nedenle bu müvekkilleri yönünden dava şartı nedeniyle reddinin gerektiği, takip alacaklısı banka tarafından aynı sözleşmeye dayalı Gaziantep İcra Müdürlüğünün 2019/143533 E. sayılı dosyası ile de ilamsız takip başlattığını, bu dosya nedeniyle Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/646 E. sayılı dosyası ile dava açıldığını, davacı banka tarafından müvekkili şirket ile ipotek veren ... hakkında Gaziantep İcra Müdürlüğünün 2019/143398 ve 2019/143413 E. sayılı dosyaları ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlattığını, davaya konu alacağın ipotek ile teminat altına alındığından müvekkili şirket ile ... hakkında ilamsız takip yapılamayacağını, davaya konu kat ihtarnamesinin müvekkillerine usulsüz olarak tebliğ edildiğini, şirkete yapılan tebligatın ehil kişiye yapılmadığını, diğer müvekkillerine yapılan tebligatların ise tebliğ edilmediği, usulsüz tebliğ edildiğini, ödeme emrindeki alacak miktarının davacı tarafından tek taraflı olarak tespit edildiğini savunarak haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, dosya kapsamından ... tarafından kendi kefaleti ve davalı şirket lehine 300.000,00 USD'lik ve ... tarafından ise kendi kefaleti ve davalı şirket lehine değişik taşınmazlarda 5.235.000,00 USD'lik ipotek tesis edildiği, söz konusu ipoteklerin ipotek verenin kefaleti ve asıl borçlunun borcuna ilişkin olarak verildiği bu hususunun değişik iş dosyasında verilen kararda yapılan yöndeki yapılan değerlendirme ve istinaf mahkemesi kararı ile de sabit olduğu, bu nedenle davalı ... ve davalı şirket bakımından ipotek miktarının takip miktarlarından daha yüksek olduğu gözetildiğinde davalı ... ve davalı şirket bakımından asıl ve birleşen davada davanın reddine karar verilmesi gerektiği, davalı ... bakımından ise 300.000,00 USD'nin birleşen dava dosyasında takip tarihindeki kur esas alınarak birleşen dosyadan mahsup edilmesi gerektiği, usulüne uygun olarak tebligat yapılmadığı, bu nedenle temerrüdün takip tarihinde gerçekleştiği, asıl ve birleşen dava dosyasında davacı bankanın hesap kat ihtarı tebliğ edilemeyen davalılar bakımından takip tarihine kadar akdi faiz talep edebilme imkanı bulunmasına rağmen temerrüt faizi talep ettiği, itirazın iptali davalarının takibe sıkı sıkıya bağlı olması nedeniyle artık akdi faiz de talep edemeyeceği gözetilerek hesaplanan asıl alacağa takip tarihinden itibaren temerrüt faizi işleyebileceği, bilirkişi tarafından ibraz edilen raporun uygun görüldüğü gerekçesiyle asıl dava bakımından davalı ... ve ... Tarım Ürünleri Tic. ve San. A.Ş. bakımından davanın reddine, davalı ... ve ... bakımından davanın kısmen kabulü ile aşağıda belirtilen miktarlar bakımından Gaziantep İcra Dairesinin 2019/143533 E. sayılı takip dosyasında davalıların itirazının iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, fazlaya dair talebin reddine, BCH kredisi için 931.335,05 TL asıl borç 879,56 TL masraf olmak üzere toplam 932.214,61 TL ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek % 48 temerrüt faizi ve buna uygulanacak %5 BSMV, gayri Nakdi Kredi Borcu için 547,81 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %.48 temerrüt faizi ve buna uygulanacak %5 BSMV, hükmolunan alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının (186.442,92 TL) davalı ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, birleşen dava bakımından davalı ... ve ... Tarım Ürünleri Tic. ve San. A.Ş. bakımından davanın reddine, davalı ... ve ... bakımından davanın kısmen kabulü ile aşağıda belirtilen miktarlar bakımından Gaziantep İcra Dairesinin 2020/93000 E. sayılı takip dosyasında davalıların itirazının iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, fazlaya dair talebin reddine, davalı ... bakımından 16.013.670,74 TL asıl borç 13.192,15 TL masraf olmak üzere toplam 16.026.862,15 TL ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek % 52,56 temerrüt faizi ve buna uygulanacak %5 BSMV, davalı ... bakımından 16.013.670,74 TL asıl borç 13.192,15 TL masraf olmak üzere toplam 16.026.862,15 TL bedelden ipotek bedeli (2.355.000 TL) düşüldüğünde bakiye 13.671.862,15 TL ve buna takip tarihinden itibaren işleyecek % 52,56 temerrüt faizi ve buna uygulanacak %5 BSMV, hükmolunan alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının (3.205.372,43 TL'nin; 2.734.372,43 TL'nin müştereken ve müteselsilen, bakiye 471.000,00 TL bakımından sadece ... sorumlu olmak kaydıyla) davalılar Ahmet ve ...'dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davada davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesince, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davalarda davacı vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş, karar asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, asıl ve birleşen davada icra takiplerine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi.

3. Değerlendirme

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 10.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.