Logo

11. Hukuk Dairesi2024/3018 E. 2025/1415 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacıya ait tescilli markalar ile davalının marka başvurusu arasında benzerlik bulunup bulunmadığı ve bu benzerliğin haksız rekabete yol açıp açmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı markalarının kullanımının ispatlandığı ürünler bakımından ve hükümsüzlük davası kapsamında tüm sınıflar bakımından yapılan değerlendirmede, SMK’nın 6/1 maddesi koşullarının oluştuğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/36 Esas, 2024/280 Karar

HÜKÜM : Davanın kısmen kabulü

(Esas hakkında yeniden hüküm tesis edilmek suretiyle)

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/258 E., 2021/303 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin “HÜNER” ibareli markaların sahibi olduğunu, seri marka oluşturmak amacıyla hareket ettiğini, davalı gerçek kişinin 2019/34758 nolu "EL HÜNERİ" ibareli marka başvurusunun, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (SMK) 6/1 hükmü uyarınca müvekkili şirkete ait sektöründe tanınmış, maruf ve meşhur olan "HÜNER", "HÜNERLİ ELLER", "HÜNER ELİME SAĞLIK" ibareli markaları ile ortalama tüketicide bıraktığı genel intiba, görünüm olarak ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu, bu benzerliğin iltibasa ve haksız rekabete yol açacağını, davalının bu derece benzer bir ibareyi ve yine aynı/benzer sınıfları seçmesinin tesadüf eseri ve iyiniyetli olamayacağını, müvekkilinin başvuruya itirazlarının reddedildiğini ileri sürerek 2020-M-6228 sayılı Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptaline, 2019/34758 sayı ile tescil başvurusu yapılan "EL HÜNERİ" ibareli markanın tüm sınıflar yönünden iptaline, tescili halinde hükümsüz sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Kurum kararının yerinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

2.Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne, 2020-M-6228 sayılı YİDK kararının dava konusu edilen 2019/34758 sayılı markanın kapsamında yer alan "toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri" yönünden YİDK kararının iptali ile markanın bu mallar açısından hükümsüzlüğüne, diğer kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... davalı Kurum vekillerince istinaf edilmiştir.

IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu marka başvurusunun 04.04.2019 tarihinde yapıldığı, itiraz aşamasında başvuru sahibi davalının, 2002/25890, 2002/10356, 2001/21070, 2000/12397, 99/023010, 205782, 164915 sayılı markalara ilişkin kullanım ispatı talep ettiği, itiraz gerekçesi markanın, tescil kapsamındaki mal veya hizmetlerin sadece bir kısmı için kullanıldığının ispatlanması halinde itiraz, sadece kullanımı ispatlanan mal veya hizmetler esas alınarak inceleceği, SMK’nın 19/2 hükmünde kullanım ispatı amacıyla sunulacak delillerin markanın Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmakta olduğunu göstermesine vurgu yapıldığı, şu durumda itiraz gerekçesi markaların 04.04.2014-04.04.2019 tarihleri arasında kullanıma konu olup olmadığının incelenmesi gerektiği, dosya kapsamında sunulan deliller karşısında davacı markalarının 30. sınıftaki glikoz ve glikoz şurubu ürünlerinde kullanıldığının ispatlandığı, diğer mallar bakımından ciddi kullanımlarının ispatlanamadığı, YİDK iptali davası yönünden benzerlik değerlendirmesinin yalnızca bu emtia bakımından yapılacağı, ancak davanın YİDK kararının iptali talebinin yanı sıra markanın hükümsüzlüğü istemini de içerdiği, hükümsüzlük istemi bakımından davalının kullanmama def'i ileri sürmediği, dolayısıyla hükümsüzlük davası bakımından SMK'nın 6/1 hükmü bağlamında iltibas tehlikesi değerlendirmesinin marka kapsamında bulunan tüm sınıflar yönünden yapılması gerektiği, davalı tarafın başvurusunda yer alan 30. sınıftaki mallar ile davacının itirazına mesnet markalarının kapsamında yer alan emtianın/hizmetlerin, hitap ettiği tüketici kesiminin özellikleri dikkate alındığında, hizmetlerin aynı sektörde birlikte sunulması, benzer ihtiyaçları gidermeleri, birbirleri yerine ikame edilebilme olanaklarının bulunması ve özellikle işletmesel bağlantılandırma ihtimalinin iltibas kavramı içerisine dahil edilmesi karşısında benzer olduğu, hükümsüzlük davası bakımından başvuru kapsamındaki bütün emtia yönünden somut uyuşmazlıkta SMK'nın 6/1 hükmü koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasıyla yeniden hüküm tesis edilerek; 2020-M-6228 sayılı YİDK kararının dava konusu edilen 2019/34758 sayılı markanın kapsamında yer alan "toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri" yönünden iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine; hükümsüzlük davasının kabulü ile, davalı adına tescil edilen 2019/34758 sayılı "EL HÜNERİ" ibareli markanın hükümsüzlüğüne, karar verilmiş, karar davalı Kurum vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davalı Kurum YİDK kararının iptali ile davalı markasının hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI.SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı Kurum vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 03.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.