"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/624 Esas, 2024/68 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinc
SAYISI : 2022/498 E., 2023/102 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin 2017/99821 başvuru numaralı “...” ibareli marka başvurusuna, davacının 2007/15707 nolu “...” ve 2008/70837 nolu “...+şekil” ibareli markalarını mesnet göstererek yaptıkları itirazın, davalı Kurum kararı ile nihai olarak reddedildiğini, oysa davalıya ait marka ile müvekkiline ait markaların ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, markaların aynı hizmetleri de kapsadığını, orta seviyedeki tüketiciler tarafından taraf markalarının karıştırılması ve başvurunun müvekkilinin seri markası olduğu imajının oluşması ihtimalinin bulunduğunu ileri sürerek davaya konu Yeniden inceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptaline, davalının marka başvurusunun tescili halinde hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2.Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu YİDK kararının davacı tarafa, 19.09.2018 tarihinde tebliğ edildiği, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun'un 15/C maddesi uyarınca YİDK kararlarına karşı, kararın bildirim tarihinden itibaren iki ay içinde dava açılabileceği, somut uyuşmazlıkta 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 92/2. maddesi uyarınca bu sürenin 19.11.2018 pazartesi günü dolduğu, ancak işbu davanın 20.11.2018 salı günü açıldığı, sürenin hak düşürücü nitelik taşıdığı, (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 10.03.2014 gün ve 2014/3072 E - 4547 K sayılı, 01.06.2015 gün ve 2015/2531 E - 7355 K) bu hususun dava şartı olduğu gerekçesiyle süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafça istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacı vekilinin işin esası ile ilgili olarak ileri sürdüğü istinaf itirazlarının, hak düşürücü süre ile bir ilgisinin bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, marka ile ilgili kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 19.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.