Logo

11. Hukuk Dairesi2024/3762 E. 2024/8562 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının senaryosunun davalılar tarafından intihal edildiği iddiasıyla açılan telif ve manevi tazminat davası ile davalıların eser sahipliğinin tespiti ve manevi tazminat istemli karşı davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, davacının senaryosundan intihalde bulunarak filmin çekimini ve yayınını gerçekleştirdikleri ve bu eylemlerinin davacının manevi ve mali haklarını ihlal ettiği, ancak filmin yapımcılığını üstlenen ve yayınlayan davalıların intihalden haberdar olmadıkları ve kusurlu olmadıkları gözetilerek, yerel mahkemenin davalı yapımcı ve yayıncı aleyhine hükmettiği manevi tazminat yönünden karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/63 Esas, 2024/85 Karar

HÜKÜM : Asıl davanın kabulü karşı davanın reddi

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalı-karşı davacı vekili ve davalılar ...., ... ve ... vekili, davalı TV Radyo Yayıncılık Yapımcılık A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. ASIL DAVA VE KARŞI DAVAYA CEVAP

Davacı karşı davalı vekili dava dilekçesinde; davacının 2004 yılında yazımına başlayıp 2006 yılında bitirdiği “Kirli Para” isimli senaryosunu, Kültür Bakanlığına senaryo yazım ve yapım desteği için başvurduğunu, aynı zamanda bu senaryosunu ... Film, ... Film ve ... Film şirketlerine de gönderdiğini, 2008 yılında sinema oyuncuları ... ve ...’ın kurmuş oldukları yapım firmasına elden teslim ettiğini, 2010 yılında vizyona giren, 2011 yılında ise Kanal D televizyonunda defalarca yayınlanan ‘’...’’ isimli film senaryosu ile davacıya ait senaryo arasında benzerlik olduğunu, Sine-Bir Bilim Kurulundan alınan rapora göre bu durumun tespit edildiğini, davalıların davacıya ait “Kirli Para” adlı eserinin haklarını ihlal edildiğini ileri sürerek 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun (5846 sayılı Kanun) 68 inci madde gereği fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL telif tazminatının ve aynı Kanun'un 70 inci maddesinin birinci fıkrası gereği 5.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 11.12.2017 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat istemini 75.000,00 TL’ye arttırmış, karşı davaya ilişkin cevap dilekçesinde; karşı davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak karşı davanın reddini istemiştir.

II. KARŞI DAVA VE CEVAP

1.Davalı karşı davacı ... vekili karşı dava dilekçesinde; davalının 2004 yılında” ...” isimli sinema filmini ”Manik, Tik, Dildo” ismiyle tamamladığını, bu senaryo için 2005 yılında ... yapım şirketiyle görüştüğünü, 2007 yılında ... Prodüksiyonla sözleşme imzalamasına rağmen senaryonun filme çekilmediğini, 2010 yılında filmin çekimi için davalılardan Film Prodüksiyon ile anlaşmaya varıldığını, ”...” isimli filmin 2010 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığınca tescillendiğini, Kirli Para isimli senaryodan hiçbir alıntı ya da esinleme olmadan yazıldığını, müvekkilin özgür eseri olduğunu, karşı davalının müvekkilinin eserini sahiplenmeye çalıştığı gibi onu intihalle suçlayarak manevi yönden zarar görmesine sebep olduğunu ileri sürerek ‘’...’’ ismi ile vizyona giren eserin sahibinin ve eserin özgün senaryosunun davalı-karşı davacı ...’e ait olduğunun tespitine, ayrıca 10.000,00 TL manevi tazminatın karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, cevap dilekçesinde; karşı dava dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek asıl davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davalının ‘’...” isimli filmin haklarını diğer davalı şirketinden devraldığını ve filmi Kanal D logolu televizyon kanalında yayınladığını, sözleşmenin 3. maddesinde Film Prodüksiyonun eser sahibi olmaktan kaynaklı her türlü hakka sahip olduğunu ifade ettiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.

3. Davalılar .. Ltd. Şti., ... ve Mahmut Kayumtu vekili cevap dilekçesinde; 2010 yılında diğer davalı ... ile görüşüp senaryosunu sinema filmi haline getirilmesi için anlaştıklarını, buna istinaden aralarında bir sözleşme imzaladıklarını, sözleşmenin 13. maddesinde senaristin; senaryonun tamamının özgün olduğunu, daha önceden yayınlanmış veya yayınlanmamış bile olsa mevcut bir eserden, hikayeden alıntı olmadığını taahhüt ettiğini, davalının, diğer davalı ...’e güvenip bu sözleşmeyi imzaladığını ve senaryoyu sinema filmi haline getirdiğini, davacının öncelikle eser ve hak sahipliğini ispatlaması gerektiğini, Sine-Bir Bilim Kurulunun tespitlerine katılmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.

4. Davalı ..., cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davalı karşı davacıya ait "..." isimli filmin senaryosunun davacı karşı davalıya ait "Kirli Para" isimli filmin senaryosundan intihalle oluşturulduğu, davalı karşı davacının kendisine ait senaryoyu karşı tarafın senaryosundan daha önce yazdığına dair iddiasını ispatlayamadığını, asıl dava davalılarının eylemlerinin davacının mali haklarının ihlali niteliğinde olup davacının telif ve manevi tazminata hak kazandığı, karşı davaya konu iddiaların ispatlanamadığı gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile, 5846 sayılı Kanun'un 68 inci maddesi 75.000,00 TL telif tazminatının ve 5.000,00 TL manevi tazminatın 05.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, tecavüzün refi kapsamında izinsiz işlenerek ticari mevkiine sokulan "..." filminin karar tarihinden sonrası için her türlü gösteriminde davacının ve eserinin isminin zikredilmesine, hükmün kesinleşme tarihinden sonra masrafı davalılara ait olmak üzere tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde bir defa ilanına ve karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davalı karşı davacı ve davalılar ... Ltd. Şti., ... ve ... vekili ve davalı A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Asıl dava, eser haklarına tecavüz nedeniyle telif tazminatı ve manevi tazminat, karşı dava ise eser sahipliğinin tespiti ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 5846 sayılı Kanun'un 8, 11 ve 12 inci maddeleriyle aynı Kanun'un 68 ve 70 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1.Dosyadaki yazılara, İlk Derece Mahkemesince 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, temyiz aşamasında, daha önce ileri sürülmeyen yeni delillerin ileri sürülmesinin mümkün olmadığı gözetildiğinde davacı karşı davalı ... vekilince ilk defa temyiz aşamasında ileri sürülen delillere itibar edilemeyecek olmasına ve 5846 sayılı Kanun'un 68 inci maddesine dayalı olarak telif tazminata hükmedilebilmesi için tecavüzün varlığı yeterli olup kusur ve zarar şartı aranmamasına göre davalı karşı davacı ... vekilinin tüm, diğer davalıların ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. 5846 sayılı Kanun'un 70 inci maddesinin birinci fıkrasında, manevi hakları haleldar edilen kişinin, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat ödenmesi için dava açabileceği belirtilmiştir. Hükümde, manevi tazminat davası açılabilmesi için mütecavizin kusurundan söz edilmese de bu dava haksız fiil esasına dayandığından kusurun ve haksız fiilin diğer unsurlarının gerçekleşmesi gerekir. ( Savaş Bozbel, Fikri Mülkiyet Hukuku, On İki Levha Yayınları, İstanbul, birinci baskı, 2015, s.254) Keza aynı Yasa hükmünün ikinci fıkrasında, mali hakları haleldar edilen kimsenin, tecavüz edenin kusuru varsa haksız fiillere mütaallik hükümler dairesinde tazminat talep edebileceği düzenleme altına alınmış olup mali hakların ihlali halinde açılacak olan tazminat davası da tıpkı manevi hakların ihlali halinde açılan manevi tazminat davası gibi haksız fiil esasına dayandığından maddi ve manevi tazminata hükmedilebilmesi için kusurun ve haksız fiilin diğer unsurlarının varlığı gerekir. ( Bozbel, s.256)

3. Dosya kapsamındaki delillerden, davalı ...'e ait "..." isimli senaryonun, davacıya ait "Kirli Para" isimli senaryodan intihalle oluşturulduğu, "..." isimli senaryonun filme çekildiği, davalılardan ... Ltd. Şti., ..., ... ve ...'ın filmin yapımcılığını üstlendikleri, filmin davalı ...A.Ş.'ne ait kanalda gösterildiği ve bu suretle davacının manevi ve mali haklarının davalılarca ihlal edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacıya ait senaryodan intihalle senaryo oluşturan ve bu senaryoyu bir kısım davalılarla yaptığı sözleşme kapsamında filme çektiren davalı ...'in kusurlu olduğunun kabulü ile aleyhine manevi tazminata hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak Mahkemece, filmin yapımcılığını üstlenen davalılar ve filmi kendisine ait kanalda gösteren davalı aleyhine de manevi tazminata hükmedilmiş ise de dosya kapsamındaki delillerle anılan davalıların tecavüz teşkil eden eylemlerde kusurlu oldukları ispatlanamamıştır. Zira davacıya ait senaryo tecavüz teşkil eden eylemlerin gerçekleştiği tarihte anılan davalıların haberdar olabileceği vasıtalarla alenileştirilmediği gibi davacı işbu davadan önce tecavüz teşkil eden eylemlerden davalıları haberdar ederek tecavüze son verilmesini de talep etmemiş, anılan davalılar işbu davanın açılmasıyla davacının iddialarına muttali olmuşlardır. Bunun yanında, filmin yapımcılığını üstlenen davalılar, davalı ... ile akdettikleri sözleşme kapsamında filmin yapımcılığını üstlenmiş olup davalı ... bu sözleşmeyle, senaryonun kendisine ait özgün bir senaryo olduğunu taahhüt etmiştir. Keza davalı ..A.Ş.'de davalı ...Ltd.Şti. ile imzaladığı lisans sözleşmesi kapsamında filmin gösterimini yapmış olup 5846 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinde belirtilen eser sahipliği karinesi de gözetildiğinde anılan davalıların senaryonun ...'e ait olmadığını düşünmelerini gerektirecek bir sebep bulunmamaktadır. Bu itibarla, Mahkemece temyiz eden davalılardan ... Ltd. Şti., ..., ... ve ... A.Ş. bakımından manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde bu davalılar aleyhine de manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.

V. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı karşı davacı ... vekilinin tüm, davalılar ... Ltd. Şti., ..., ... ve ... A.Ş. vekillerinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentler uyarınca davalılar ... Ltd. Şti., ..., ... ve ...A.Ş. vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istekleri halinde ilgililere iadesine, 03.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.