Logo

11. Hukuk Dairesi2024/4078 E. 2025/2446 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, hisse devir tespitine ilişkin ilk derece mahkemesi kararında Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne tescil ve ilanına dair hüküm eksikliği bulunduğu iddiasıyla hükmün tamamlanması talebinde bulunulup bulunulamayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 304, 305 ve 305/A maddeleri kapsamında hükmün tamamlanması talebinde bulunulabilmesi için gerekli şartların oluşmadığı ve hükmün eksikliğinin değil, yeni bir talebin söz konusu olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanması, Yargıtay tarafından da onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/705 E., 2024/615 K.

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2010/579 E., 2011/134 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili 27.11.2021 tarihli dilekçesi ile; İlk Derece Mahkemesince verilen 24.03.2011 tarihli karar ile davanın kabulü ile müvekkilinin hisselerinin davalılara devredildiğine dair tespit hükmü kurulduğunu, ancak dava dilekçesinde talep etmelerine rağmen kararın Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne tescil ve ilanına dair hüküm oluşturulmadığını belirterek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 305 ve 305/A maddeleri kapsamında hükümdeki eksikliğin tamamlanarak kararın Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne bildirip tescili ve ilanına dair ek karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Talep dilekçesi davalılara tebliğ edilmesine rağmen davalılarca beyanda bulunulmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile HMK'nın 304. maddesinin yazı ve hesap hatalarını düzenlediği, talep içeriği gözetildiğinde 304. maddenin uygulanma olasılığının bulunmadığı, anılan Kanun'un 305/A maddesinde ise kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde ek karar verilmesi taraflarca talep edilebilecek iken davacı vekiline kararın 09.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği ve 1 aylık sürenin geçirildiği belirlendiğinden anılan hükmün de uygulanamayacağı, HMK'nın 305. maddesinin 2. fıkrasında ise "Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar tavzih yoluyla sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez." hükmü bulunmakta olup, davacının talebi hüküm fıkrasına-kararın tescil ve ilanına dair ekleme-yapılmasını gerektirdiğinden bu hükmün de somut olayda uygulama yeri olmadığı gerekçesi ile talebin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafça istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi ek kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Talep, hükmün tamamlanması istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen ek kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 15.04.2024 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.