"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi (İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla).
Taraflar arasındaki tahkim yargılaması sonunda, 15.01.2022 tarih ve 2022/1 Esas-Karar sayılı dosyasında verilen kararın iptali istemi ile İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla Bölge Adliye Mahkemesine açılan davanın yargılaması sonucunda davanın süresinde açılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin Balıkesir Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2021/138 Esas sayılı dosyasında konkordato davasının bulunduğu, bu davada 03.01.2022 tarihinden başlamak üzere 03.03.2022 tarihine kadar kesin mühletin uzatılmasına karar verildiğini, ...'ın şirketteki hisselerini 23.09.2021 tarihli hisse satış sözleşmesi ile noterden ... Organik Tarım Ürünleri A.Ş.'ye devrettiğini, diğer hissedarların da hisselerini devrettiğini, buna rağmen ...'ın bu kez 07.01.2022 tarihli ön protokol ve protokol ile hisselerini ...'a devrettiğini, oysa devir tarihinde ...'a ait bir hissenin olmadığını, bu sebeple davacı şirket adın protokol imzalanması ve tebligat almasının hukuka aykırı olduğunu, anonim şirketlerde senedi bağlanmamış payların temlik ile devredileceğini, bu hisselerde ... şirketine devredildiğinden, tahkim konusu olan hisse satış sözleşmesinde ...'ın sahip olmadığı hisseleri tekrar sattığından, kendi şahsi ediminden ziyade ... Şirketi'ni sorumluluk altına soktuğunu, oysa ki ... Şirketi'nin tahkim kararında taraf olmaması gerektiğini, hisse devrinin tescil ve ilanının bildirici mahiyette olduğunu, bu hisse devir sözleşmesinde diğer pay sahiplerinin imzasının bulunmadığını ve habersiz olduklarını, bu nedenle geçersiz olduğunu, ...'ın ... şirketi adına işlem yapmaya yetkili olmadığını, bu yetkinin konkordato davası bulunduğu için İİK 290. maddeye göre komiserin denetim görevleri arasında bulunduğunu, tahkim sürecinin davacı şirkete tebliğ edilmediğini, tahkim yargılaması ve tahkim yargılamasına esas 07.01.2022 tarihli ön protokol ve protokol gereği pay devri anlaşmasının tarafların gerçek idaresini yansıtmadığını, tahkim yargılamasının kamu düzenine aykırı olarak yürütüldüğünü, sözleşmenin yok hükmünde olması nedeniyle bu sözleşmeye göre tahkim yargılamasının yapılamayacağını, sulh protokolünün 5. maddesinde tahkim yargılamasının gizlilik koşuluna bağlandığını, bunun da usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek; 15.01.2022 tarih ve 2022/1 Esas sayılı tahkim heyeti kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın HMK 439. maddesinde belirtilen bir aylık süre içerisinde açılmadığını, tahkim kararına tarafların iptal davası açma haklarından feragat etmeleri nedeniyle kesinleştiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesi'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı şirketin temsilcisi ...' ın davacı şirketteki kendi hisselerinin devrinin hakem kararının konusunu teşkil ettiği, yani ...' ın kendisine ait hisseleri devrettiği, ...' ın tahkim karar tarihinde ve kararın tebliğ tarihi olan 15.01.2022 tarihinde davacı şirketin tek yetkili temsilcisi olduğu, hakem kararını kendi adına asaleten ve şirketi temsilen tebliğ aldığı eldeki davanın 1 aylık yasal süresi geçtikten sonra 17.08.2022 tarihinde açıldığı gerekçesi ile davanın süre yönünden usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
IV. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tahkim kararının iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun 439 uncu madde
3. Değerlendirme
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına,
01.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.