"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI :2021/180 Esas, 2022/134 Karar
HÜKÜM :Davanın reddi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı şirket arasında 28.01.2011 tarihinde avukatlık mesleki sorumluluk sigorta sözleşmesi yapıldığını, avukatlık hizmeti kapsamında müvekkili aleyhine 01.02.2010 tarihinde Kırıkkale 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan 2010/24 E. sayılı dosyada tazminata hükmedildiğini, ilamın icraya konulması sonucunda müvekkili tarafından icra dosyasına 58.700,00 TL ödeme yapıldığını, bu miktarın sigorta sözleşmesi kapsamında ödenmesi için davalıya başvurulduğunu, ancak davalının haksız olarak ödeme yapmadığını ileri sürerek belirtilen meblağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava dışı kişi tarafından davacı aleyhine 01.02.2010 tarihinde dava açıldığını, sigorta sözleşmesinin ise 28.01.2011 tarihinde imzalandığını, sözleşmenin yapıldığı sırada riskin gerçekleştiğinin davacı tarafından bilindiğini, bu nedenle 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6762 sayılı Kanun) 1279 unu maddesi gereğince sigorta sözleşmesinin geçersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III.MAHKEME KARARI
Mahkemece bozma ilamına uyularak, Mesleki Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.1. maddesi gereğince Genel Şartların A.1.b. maddesine göre yapılan sigorta sözleşmelerinde sigortacı sigortalıya ayrıca hukuki yardımda bulunmayı da üstlenmiş ise riziko tebligat ile davanın veya hukuki takibin öğrenilmesiyle gerçekleşmiş olacağı, somut olayda da taraflar arasındaki sigorta sözleşmesi hukuki yardımda bulunmayı da kapsadığına göre riziko davacıya karşı üçüncü kişi tarafından Kırıkkale 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/24 E. sayılı davasının açıldığı 01.02.2010 tarihinde gerçekleştiği, dolayısıyla sözleşme tarihinden önce rizikonun meydana geldiği ve bu hususun sigorta ettiren ve sigortacı (sigorta acentesi) tarafından bilindiği gözetildiğinde taraflar arasındaki sözleşmenin 6762 sayılı Kanun'un 1279 uncu maddesi gereğince hükümsüz olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, mesleki sorumluluk sigorta poliçesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6762 sayılı Kanun'un 1279 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
V.SONUÇ: Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 16.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.