Logo

12. Hukuk Dairesi2025/766 E. 2025/640 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun reddine ilişkin Yargıtay kararına karşı yapılan maddi hata düzeltme talebinin incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Vekilin istifasının müvekkile ve karşı tarafa tebliğ edilmemiş olması sebebiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının istifa etmiş vekile yapılan tebligatının geçerli olduğu ve temyiz başvurusunun süresinde olmadığı gözetilerek maddi hata düzeltme talebi reddedilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın dosyası daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Borçlunun sair sebeplerle ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, Datça İcra Hukuk Mahkemesinin 16/03/2023 tarih ve 2022/71 E., 2023/24 K. sayılı kararı ile davanın kabulü ile Datça İcra Müdürlüğü'nün 2019/68 Talimat sayılı icra dosyasında Muğla ili, Datça ilçesi, Emecik Mahallesi, 553 parsel sayılı taşınmazda yer alan zemin kat 5 nolu bağımsız bölüme ilişkin 01.06.2021 tarihli ihalenin feshine karar verildiği, hükme karşı ... tarafından istinaf yoluna başvurulması neticesinde, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi'nin 27/05/2024 tarih ve 2024/1033 E. - 2024/1414 K. sayılı kararı ile istinaf başvurusunun usulden reddine karar verildiği, iş bu kararın adı geçen tarafından temyizi üzerine Dairemizin 06/12/2024 tarih ve 2024/7368 E. - 2024/10318 K. sayılı kararı ile temyiz başvuru talebinin süre aşımından reddine karar verildiği, bu kez adı geçen tarafından, temyiz talebinin süresinde olduğu, bölge adliye mahkemesi kararının ...’ün istifa etmiş vekiline tebliğ edildiği, işbu tebliğ işleminin usulsüz olduğu gerekçesiyle maddi hatanın düzeltilmesi isteminde bulunulduğu görülmektedir.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2. maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemesinin hukuk dairelerince verilen kararına karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir; temyiz yoluna başvurma ve incelemesi, Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre yapılır.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2. maddesinin atfıyla uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nin temyize ilişkin 366. maddesine göre; kıyas yoluyla uygulanacak olan istinafa ilişkin aynı Kanunun 343/3. maddesi gereğince, istinaf yoluna başvurma tarihi konusunda, yine aynı Kanunun 118. maddesi hükmü uygulanır. Aynı Kanunun 118/1. maddesine göre ise; dava, dava dilekçesinin kaydedildiği tarihte açılmış sayılacağından, temyiz dilekçesinin kaydedildiği tarihte de temyiz yoluna başvurulmuş sayılır.

Bununla birlikte; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Vekilin azli ve istifasının şekli” başlıklı 81. maddesi aynen; “Vekilin azli veya istifasının, mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi için, bu konudaki beyanın dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi ve gerektiğinde ilgilisine yapılacak tebligat giderinin de peşin olarak ödenmesi zorunludur” hükmünü, yine aynı Kanunun "Vekilin istifası" başlıklı 82. maddesi "istifa eden vekilin vekalet görevi, istifanın müvekkiline tebliğinden itibaren iki hafta süreyle devam eder." hükmünü içermektedir.

Bir tarafın vekilinin istifa etmesi veya azledilmesi halinde, bu istifa veya azil mahkemeye ulaşıp karşı tarafa bildirilmedikçe karşı taraf (ve mahkeme) için hüküm ifade etmez. (sonuç doğurmaz.) Bu nedenle vekilin istifası veya azli mahkemeye ulaşıp karşı tarafa bildirilinceye kadar, tebligat (aslında istifa etmiş veya azledilmiş olan) vekile yapılır ve bu tebligat ile süreler işlemeye başlar. (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, Altıncı Baskı Cilt V, Sayfa 5540).

Mahkemenin ve karşı tarafın, vekillerden birinin istifası mahkemeye ve karşı tarafa bildirilmeden önce, istifa eden vekile karşı yapmış oldukları işlemler geçerlidir.(Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, Altıncı Baskı Cilt II, Sayfa 1314).

Yapılan açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; ...’ün birden fazla vekil ile temsil edildiği,bu vekillerden Av. ...’ın 31/05/2024 tarihinde vekillikten çekilme beyanını içeren dilekçesini ilk derece mahkemesine sunduğu, adı geçenin diğer vekillerinin vekillikten azledildiğine veya istifa ettiğine dair dosya içerisinde herhangi bir kayıt bulunmadığı, bu arada ... vekili Av. ...’a Bölge Adliye Mahkemesi kararının 05.06.2024 tarihinde tebliğ edildiği, Av. ...’ın vekillikten çekilme beyanı içeren dilekçesinin müvekkiline ve/veya karşı tarafa tebliğ edildiğine dair bir tebliğ mazbatasına rastlanılmadığı, Av. ...'ın vekalet görevinin, vekillikten çekilme dilekçesinin müvekkiline tebliğinden itibaren Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereği iki hafta (Avukatlık Kanunu gereği 15 gün) süre ile devam edeceği dikkate alındığında, Bölge Adliye Mahkemesi kararına ilişkin e-tebligatın yapıldığı 05/06/2024 tarihi itibariyle Av. ...’ın vekalet görevinin yasal olarak devam ettiği görülmüştür.

Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... vekili Av. ...’a 05.06.2024 tarihinde usul ve yasaya uygun tebliğ edilmiş olup, 25/10/2024 tarihinde ...’ün diğer vekili Av. ... tarafından sunulan temyiz dilekçesi süresinde değildir.

Açıklanan sebeplerle Dairemiz kararında maddi hata bulunmadığından bu yöndeki dilekçenin reddine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle 17/01/2025 tarihli dilekçenin REDDİNE, 03.02.2025 gününde oy birliğiyle karar verildi.