"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : SİLİVRİ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, davalıların istinaf isteminin HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine dair verilen karar süresi içinde davalılar vekilleri tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 14/02/2022 Pazartesi günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... ... vekili Avukat ..., davalı ... vekili Avukat...geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacı ... vekili gelmedi, Yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı, dosya incelenerek gereği görüşüldü:
I. DAVA
Davacı, 120 ada 3 parselin 06/07/2009 tarihli ve 53 sayılı Belediye Meclisi kararı ile yapılan ihale sonucu 13/11/2009 tarihinde davalı ...'a satıldığını, anılan Meclis kararının İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 2009/1410 E., 2010/942 K. sayılı ilamı ile iptaline karar verildiğini, davalının kötüniyetli ve muvazaalı olarak taşınmazı davalı ...'a temlik ettiğini ileri sürerek, taşınmazın her türlü haciz ve takyidattan ari olarak tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ..., taşınmazı bedelini ödeyerek aldığını, iyiniyetli 3. kişi konumunda olduğunu; davalı ..., açılan davadan haberinin olmadığını, Milas ilçesinde ikamet ettiğini, taşınmazın Burhan Balcıoğlu tarafından haksız kullanılması nedeniyle ilgili hakkında şikayette bulunduğunu, bu dava ile uğraşmamak için taşınmazı bedeli karşılığında diğer davalıya temlik ettiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Silivri 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 06/02/2020 tarihli ve 2017/1 E., 2020/38 K. sayılı kararıyla; Belediye Meclis kararının iptal edilmesi ile dava konusu taşınmazın ihale alıcısı davalı ... adına yapılan tescilin yolsuz tescil haline geldiği, resmi senetteki devir bedeli ile bilirkişi raporu ile tespit edilen taşınmazın devir tarihindeki gerçek değeri arasında fahiş fark bulunduğu, resmi senette yazılı devir bedelinin ödendiğinin davalı ... tarafından kanıtlanamadığı, son kayıt maliki davalının ayni hakkın yolsuz olarak tescil edildiğini bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi konumunda olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının dava konusu taşınmazı altın ve döviz ödeyerek satın aldığını, iyi niyetli 3. kişi konumunda olduğunu; davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; tanık deliline dayandığı halde tanıklarının dinlenmediğini, taşınmazın bedeli karşılığında satıldığını, ihalenin iptal edilmesinin kendi kusuru olmadığını, taşınmazı tapu senedindeki bedelle sattığını belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 06/04/2021 tarihli ve 2020/1616 E. 2021/600 K. sayılı kararıyla; ihalenin dayanağı Meclis kararının iptaline karar verildiği, davalı ...'in taşınmaz için bedel ödediği yönünde bir ispatının olmadığı, bilirkişi raporu uyarınca taşınmazın satış tarihindeki gerçek değeri ile tapu değeri arasında fark olduğu, davalıların devir işlemini İdare Mahkemesinin iptal kararının kesinleşmesinden kısa süre sonra yaptıkları, davalı ...' in iyiniyetli 3. kişi konumunda bulunmadığı gerekçesiyle, HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince davalıların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
2.1. Davalı ... Kuray vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalı ...’ın dava konusu taşınmazı aldıktan sonra, taşınmaza müdahale eden üçüncü şahıslar nedeniyle taşınmazı satmaya karar verdiğini, diğer davalının da ödemeyi döviz ve altın olarak elden yaptığını, paranın alım gücüne göre ihale tarihi ile davalı ...’e yapılan satış tarihi itibariyle ihale bedeli ve satış bedeli arasında bir fark bulunmadığını, Meclis kararının iptalinden habersiz olarak taşınmazın satın alındığını ve iyiniyetli 3. kişi konumunda olduğunu belirterek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
2.2. Davalı ... ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; deliller toplanmadan karar verildiğini, Belediye Meclis kararının iptaline ilişkin davadan her iki davalının da haberi olmadığını, taşınmazın yatırım amaçlı ihaleden satın alındığını, diğer davalı tarafından satış bedelinin haricen ödendiğini, 40.200 TL satış bedelinin ihale hazırlığı sırasında yaptırılan kıymet takdirine göre tahsil edildiğini, bilirkişi raporunda tespit edilen değerlerin çok yüksek ve hatalı olduğunu, davalı tarafın bedel ödeninceye kadar taşınmaz üzerinde hapis hakkı olduğu hususunun nazara alınmadığını belirterek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.” ve 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur." düzenlemelerine yer verilmiştir.
3.2.2. 14/02/1951 tarihli ve 1949/17 Esas, 1951/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının sonuç kısmında; vakıa ve karinelerden, olayda kanunen iyiniyet iddiasında bulunamayacağı belirlenmiş olan kimsenin kötüniyetinin, diğer tarafa ispat ettirilmesine artık sebep ve vecih kalmayacağına ve dava hakkının doğumunu sağlayan veya bertaraf eden iyiniyetin ve kötüniyetin bu durumda mahkemece re'sen nazara alınabileceğine karar verilmiştir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (III.) no.lu bendinde yer verilen İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi ile kararın (IV./3.) no.lu bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesine ve özellikle 14/01/2010 tarihli ihaleye dayanak olan Belediye Meclis kararının idari yargıda açılan dava sonucunda iptal edildiği dikkate alındığında ilk el konumunda olan davalı ... yönünden oluşan tescilin yolsuz olduğu, ikinci el konumunda bulunan davalı ...’nin ise Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacağı gözetilerek davanın kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davalılar vekillerinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 8.821,00 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 14/02/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.