"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : GÖRELE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın usulden reddine ilişkin kararın, davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; davacı tarafın başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacılar vekili, ..... ilçesi, ...... Mahallesinde kain 181 ada 30 parsel ve 188 ada 55 parsel sayılı taşınmazların davacı ve davalıların dedeleri ve ortak murisleri olan ...'den miras yoluyla kalan taşınmazlar olmasına rağmen kadastro çalışmaları sırasında ... adına tespit edildiğini, davacıların murisine taşınmaz mal yazılmadığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile yasal miras hissesi oranında davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar, hak düşürücü sürenin dolduğunu savunarak, davanın reddini talep etmişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
Görele 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.07.2019 tarihli 2016/24 Esas, 2019/927 Karar sayılı kararıyla; 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; süresinde sicilin belirttiği hakka itiraz anlamına gelebilecek herhangi bir davanın hak düşürücü süreyi keseceğini, bundan sonra açılacak davaların süreye bağlı olmadığını, Yargıtayın kararlılık kazanmış içtihatları ve bilimsel görüşlerde bu yönde olduğunu, somut olayda, mirasçıların dava konusu kadastro işlemine karşı süresinde Eynesil Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/31 E. sayılı dosyası ile itiraz ettiklerinin açık olduğunu, bundan sonra açılacak davaların süreye bağlı olmadığını, bu nedenle davanın özüne girilerek karar verilmesi gerekirken süre yönünden davanın reddine karar verilmesi hatalı ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, hükmün kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 17.12.2020 tarihli ve 2020/1153 Esas, 2020/1510 Karar sayılı kararıyla; çekişmeli taşınmazın kendi mülkiyetinde olduğu iddiasıyla Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süreden sonra 13.11.2016 tarihinde kadastro öncesi nedene dayalı olarak dava açmış olmasına göre Mahkemece hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle, yerel Mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, istinaf dilekçesindeki taleplerin tekrarı ile ret kararının bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Kadastro sonucunda Giresun ili, ... ilçesi, .... köyü çalışma alanında bulunan 181 ada 30 parsel sayılı 2.270,50 ve 188 ada 55 parsel sayılı 11.628,69 metrekare yüz ölçümlü taşınmazlar irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle .... mirasçıları davalılar adına el birliği mülkiyeti ile tespit ve tespite itiraz edilmeksizin 27.06.1995 tarihinde tescil edilmiştir. Dava 18.01.2016 tarihinde açılmıştır.
3.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” düzenlemesi yer almaktadır.
Bu sürenin hak düşürücü niteliğinde olduğu ve taraflarca öne sürülmese bile Mahkemece kendiliğinden değerlendirileceği tartışmasızdır.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV/3.) numaralı paragrafında yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin takdirinin yerinde olmasına göre yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 13.12.2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.