"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/245 E., 2021/164 K.
HÜKÜM : Ret-Karar Verilmesine Yer Olmadığına
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın 102 ada 51 parsel yönünden reddine, 102 ada 52 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırıldığının tespitine, davalı ... yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı Hazine vekili, davalı ... AŞ vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde; ... köyünde bulunan 102 ada 7 parse sayılı taşınmazın Hazineye ait tapu kapsamında kaldığını, taşınmazın metruk arazi niteliğinde olduğunu belirterek çekişmeli taşınmazın Hazine tapusu kapsamında kalan bölümünün ifrazı ile Hazine adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
Bozma sonrasında davaya dahil edilen ... A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davalı ...’nın davalı bankaya borcundan dolayı hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başlandığını, taşınmazın 50200,00 bedelle alacağa mahsuben davalı Bankaya ihale edildiğini, davalı Bankanın iyiniyetli olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemenin 22.04.2014 tarihli ve 2011/14 Esas , 2014/199 Karar sayılı ilamı ile; çekişmeli taşınmaz bölümünün davacı Hazine’nin dayanak tapu kaydı kapsamında kaldığı ve zilyetlikle edinilemeyeceği gerekçesi ile davanın kabulüne , dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile bilirkişi raporunda B harfi ile gösterilen bölümünün Hazine adına tescili ile üzerindeki fındık ağaçlarının ...’ya ait olduğu şerhinin verilmesine, A ve C harfleri ile gösterilen bölümlerinin ise davalı ... adına tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 05.02.2019 tarihli ve 2016/5501 Esas, 2019/645 Karar sayılı ilamı ile;dava konusu taşınmazın davadan sonra el değiştirmesine rağmen davacıya davaya eski malik aleyhine tazminat davası olarak mı devam edeceği yoksa davasını yeni malike karşı mı devam ettireceği hususlarının sorulması gereğine değinilerek karar bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava tarihinden önce dava konusu taşınmaz üzerinde davalı banka lehine ipotek tesis edildiği, sonrasında bu hakka dayalı olarak taşınmazın ...’a satıldığı, bankanın iyiniyetli olduğu, bu nedenle iktisabının ifrazdan sonraki 102 ada 51 parel açısından korunacağı, 102 ada 52 parsel sayılı taşınmazın ise Mahkemenin 2017/48 Esas, 2017/651 Karar sayılı kararı ile kamulaştırma işlemi sonucunda DSİ adına tescil edildiği gerekçesi ile 102 ada 51 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine, 102 ada 52 parsel sayılı taşınmazın DSİ tarafından kamulaştırıldığının tespitine, davalı ... yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili, davalı ... vekili ve davalı ... A.Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, çekişmeli taşınmazın Hazine tapusu kapsamında kaldığını, önceki tarihli kabul kararının doğru olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; davanın ... yönünden husumet nedeniyle reddine karar verilmesi ve lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
Davalı ... A.Ş. vekili temyiz dilekçesinde ; 101 ada 52 parsel sayılı taşınmaz yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, kamulaştırma bedelinin kime ödeneceği hususunda kararın belirli olması gerektiğini ve lehlerine vekalet ücreti verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucunda ... köyü çalışma alanında bulunan 102 ada 7 parsel sayılı taşınmaz tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve tescil edilmiş, davadan sonra satış nedeni ile ... adına kayıtlanmış, 28.03.2016 tarihinde ifraz edilerek ... adına kayıtlı 102 ada 51 ve 52 parsel sayılı taşınmazlar oluşmuştur.
2. Mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de çekişmeli taşınmazın tespitine esas 28.08.2003 tarih ve 4 sıra numaralı tapu kaydı getirtilerek usulünce uygulanmamış, bu kaydın Hazinenin taraf olduğu tescil davasıyla oluştuğu gözardı edilmiş, kamulaştırmaya ilişkin evrak getirtilmemiş, davalının iyiniyetli olup olmadığı kesin olarak belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
3. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için dava konusu taşınmazın tespitine esas 28.08.2003 tarihli ve 4 sıra numaralı tapu kaydı ile davacının dayandığı tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleri ve varsa haritası ile birlikte mahalli Tapu Müdürlüğü ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Arşiv Daire Başkanlığından istenilmelidir. Dayanılan kayıtların kadastro tespiti sırasında başka parsellere revizyon görüp görmediği araştırılarak tespit edilmeli, revizyon görmüşlerse kadastro tespit tutanakları, dava konusu taşınmazlara komşu tüm parsellerin kadastro tespit tutanakları ve uygulanan kayıtlar da getirtilmelidir. Öte yandan, dava konusu taşınmazla ilgili kamulaştırma evrakı getirilerek dosya arasına konulmalıdır.
4. Bundan sonra, dava konusu taşınmazın bulunduğu yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile teknik bilirkişi huzuru ile yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte dayanılan tapu kayıtları, tesisinden itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup sınırlarının yerel bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli, gösterilen sınırlar fen bilirkişisine işaretlettirilmeli, yerel bilirkişiler tarafından zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, dayanılan tapu kayıtlarının haritasının bulunması halinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20/A maddesi gereğince haritası ile zemine uygulanarak kapsamı belirlenmeli, bu suretle kayıtların kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yerel bilirkişi ve taraf tanıklarının beyanları arasında çelişki doğduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli; çekişmeli taşınmazların kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, kimin ne zamandan beri hangi süre ile zilyet olduğu hususlarında somut olaylara dayalı olarak bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının tespit tutanağının edinme sebebindeki beyanlar ile çelişmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenerek çelişkinin giderilmesine çalışılmalı; fen bilirkişisinden keşfi takibe imkan verir ve tapu kayıtlarının ve kamulaştırma evrakının uygulamasını gösterir krokili rapor alınmalı; dava konusu taşınmazın davalı olduğuna ilişkin tapuya verilen şerh tarihleri de değerlendirilmek suretiyle davalı ... A.Ş.’nin iyiniyetli olup olmadığı belirlenmeli bundan sonra toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekili, davalı Hazine vekili ve davalı ... A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Peşin alınan temyiz harçlarının talep halinde ilgililere iadesine,
Dosyanın Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
06.02.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.