"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : REYHANLI 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen kararın, davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin kardeşi olan ...'nun kullandığı krediye karşılık kefalet sunduğunu, adına kayıtlı 6620 parsel sayılı taşınmaz üzerine 30/03/2007 tarihinde ipotek tesis edildiğini, alacaklı bankanın ödemenin yapılmaması nedeniyle 30/10/2007 tarihinde Reyhanlı İcra Dairesinin 2007/622 sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, anılan icra dosyasında yapılan satış nedeniyle taşınmazı ...Taş. Ltd. Şti.'nin aldığını, açtığı ihalenin feshi davasının kabul edilerek kesinleştiğini, dosya temyiz aşamasında iken taşınmazın davalı ...Taş. Ltd. Şti. yetkilisi ... tarafından kuzeni ...'a devredildiğini, bu satışın müvekkilini mağdur etmeye yönelik olduğunu belirterek, muvazaalı satış işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... cevap dilekçesinde, ihaleye şirket adına girdiğini, bu nedenle davada husumetinin bulunmadığını, taşınmazın alım ve satımının iyi niyetle gerçekleştirildiğini, davalı ...’nin uzak hısımları olduğunu ve taşınmazı üzerindeki ipotekle devraldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde, müvekkilinin döviz ve emlak işiyle uğraştığını, taşınmazı yatırım amacıyla borcuyla birlikte satın aldığını, iyi niyetli olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
3. Davalı ...Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde, müvekkilinin davaya dahil edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmazın alım satımının usulüne uygun ve iyi niyetle yapıldığını, nitekim davalı ...’nin de taşınmazı dava dışı kişilere kiraladığını ve bu kira sözleşmelerinin Tarım Müdürlüğünce onaylandığını, kolluk araştırmasındaki tespitin de davadan çok önce yapılan bu yöndeki bir kira sözleşmesinin uzantısı olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1. İlk Derece Mahkemesinin 28/03/2018 tarihli ve 2015/701 E., 2018/320 K. sayılı kararıyla; ihalenin feshi davasının kesinleşmesiyle yolsuz kalan ilk tescilden sonra ...'a yapılan satışta davalı tarafların kötüniyetli bulundukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 08/04/2019 tarihli ve 2019/364 E., 2019/373 K. sayılı kararıyla dava değerinin 5.000,00 TL olarak gösterildiği, taşınmazın gerçek değeri üzerinden eksik harcın tamamlanmadığı, davalı ...'in davada taraf sıfatının bulunmamasına karşın bu hususta bir değerlendirme yapılmadığı gerekçesiyle esasa ilişkin inceleme yapılmaksızın kararın kaldırılmasına, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
2. İlk Derece Mahkemesinin 17/06/2020 tarihli ve 2019/356 E., 2020/177 K. sayılı kararıyla; ihalenin feshi davasının kesinleşmesiyle ilk tescilin yolsuz olduğunun anlaşıldığı, her ne kadar taşınmaz davalı ...’ye devredilmiş ise de kolluk araştırması ile taşınmaz üzerindeki fabrikanın Apiş soy isimli aile tarafından kullanıldığının bildirildiği, davalıların kuzen olduğu, davalı ...'ın iyi niyetli olmadığı, davacının davada taraf değişikliği yapılması talebinin HMK'nın 124/3-4. hükümleri gereği kabulüne karar verildiğinden davalı ...'in davada taraf olmaktan çıkarılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının maddi hatası değil esaslı hatası söz konusu olup davanın husumetten reddinin gerektiğini, müvekkillerinin ipotek alacaklısına bedel ödediğini ve böylelikle taşınmazdaki tüm takyidatların kaldırıldığını, verilen karar ile icra işlemlerinin akıbetinin belirsiz hale geldiğini, davalıya yapılan satış işleminin muvazaalı olduğuna dair delil bulunmadığını, davacı tanıklarının satış işlemine dair bilgi sahibi olmadıklarını, davalılar arasındaki satışın bedel mukabilinde yapıldığına dair tanık beyanı bulunduğunu, taşınmazın ihaleden 4 yıl sonra davalı ...’ye satıldığını belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 17/12/2021 tarihli ve 2021/586 E., 2021/1652 K. sayılı kararıyla; davalı şirket adına yapılan tescilin yolsuz olduğu, ihalenin feshi davasının sonuçlanacağı sırada taşınmazın davalı şirket tarafından diğer davalı ...'ye devredilmesi, devre karşın taşınmaz üzerindeki yapının hala "Apiş" soy isimli aile tarafından büyükbaş hayvan besiciliği yapılmak suretiyle kullanıldığının emniyet araştırması sonucu tespit edilmesi, ... ile ...'ın akraba (kuzen) olduklarının anlaşılması hususları dikkate alındığında davalılar arasında yapılan devrin iyi niyetle yapılmadığı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki hususları tekrarlamıştır.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”
3.2.2. Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur.
3.2.3. TMK’nın 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyi niyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/1. maddesinde; “ Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz.”, 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1024/3. maddesinde; “ Böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı olan ve (V/3.2) no.lu paragrafta açıklanan yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre (III) ve (IV/3) no.lu paragraflarda gösterilen gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 58.700,65 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 19/09/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.