Logo

1. Hukuk Dairesi2022/5238 E. 2023/1623 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar tarafından davalı belediyeye yapılan yüklemeli bağışta, koşulun yerine getirilmemesi sebebiyle bağıştan dönme (rücu) hakkının kullanılıp kullanılamayacağına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bağışlanan taşınmazdaki koşulun yerine getirilmemesi ve davacıların bağıştan dönme hakkını süresinde kullanmış olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 11. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1)-b-1 maddesi uyarınca talebin esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, 6861 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki 65/764 paylarını, davalı ... yetkililerinin kendilerine hayırlı bir amaca hizmet etmek amacıyla istemeleri üzerine, amacına uygun şekilde kullanılması şartıyla bağışladıklarını, akit tablosunun eki olan 31.01.2008 tarihli dayanak belgede bağışlamanın şarta bağlandığı açıkça belirtilmiş olmasına rağmen bu yükümlülüğün 11 yıldan beri yerine getirilmediğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazdaki 65/764 payın iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında davacı ...’nin ölümü üzerine mirasçıları diğer davacılar tarafından davaya devam edilmiştir.

II. CEVAP

Davalı, bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra davanın açıldığını, dava konusu yerin imar planında rekreasyon alanı olarak ayrıldığını, çekişme konusu taşınmazdaki tüm paydaşların muvafakatleri alındıktan sonra imar planına uygun olarak taşınmazın kullanıma hazır hale getirileceğini, henüz bu sürecin tamamlanmadığını, ayrıca devrin yüklemeli bağış niteliğinde olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Antalya 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.05.2021 tarihli ve 2019/305 Esas, 2021/131 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın davacılar tarafından davalı Belediyeye çay bahçesi yapılmak amacıyla bağışlandığı, bu durumda bağışın koşula bağlandığı, devrin 08.02.2008'de yapıldığı, aradan 11 yıl geçmiş olmasına rağmen davalı ... tarafından çekişme konusu taşınmazda herhangi bir işlem tesis edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın davacılar tarafından davalı kuruma herhangi bir şarta bağlanmaksızın kayıtsız ve şartsız olarak devredildiğini, davanın bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, dava konusu taşınmazın davalı Belediyenin mülkiyetinde olduğunu, amacı dışında kullanımın söz konusu olmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesinin 26.05.2022 tarihli ve 2021/1556 E., 2022/852 K. sayılı kararında; davacıların devretmekteki iradelerinin oyun alanı yapılması yönünde olduğu ve bağışın koşula bağlandığı, söz konusu koşulun yerine getirilmesi için davalı Belediyenin aradan geçen uzun süreye rağmen yapılan keşifte de saptandığı gibi hiçbir faaliyette bulunmadığı, dolayısıyla bağış koşulunun yerine getirilmediği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip, istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, bağıştan dönme (rücu) hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1..Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye yürürlü (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 241. ve TBK'nın 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK.nın 244/3. TBK.nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir.

Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır. Bu itibarla salt kullanılan sözlerin değil, tarafların gerçek iradelerinin ve bağışlayanın asıl amacının ortaya çıkarılması gerekir. Ayrıca amacın gerçekleşmeyeceğinin kesin biçimde anlaşılması tarihi ile bu tarihten itibaren BK'nın 246. TBK'nın 297. maddesine göre bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde bağıştan dönme (rücu) hakkının kullanılıp kullanılmadığının araştırılması da zorunludur.

Öte yandan, TBK'nın 297. maddesine göre; bağışlayan, geri alma sebebini öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde bağışlamayı geri alabilir.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 12.925,96 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.03.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.