"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının murisi ...'ın 4394 ada 5 parsel sayılı taşınmazının satış yetkisini içeren vekaletname ile davalı ...'u vekil tayin ettiğini, muris ...'nin 19.09.2019 tarihinde sabah 10:30 sularında vefat ettiğini, aynı gün öğleden sonra vekil ...'un dava konusu taşınmazı kardeşi İbrahim'e tapuda satış suretiyle temlik ettiğini, murisin ölümü ile mirasın kendiliğinden mirasçılarına geçtiğini ve vekaletnamenin de geçerliliğini yitirdiğini ileri sürerek, davalı ... adına kayıtlı 4394 ada 5 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına tescilini talep etmiş, yargılama sırasında muris ...'nin tüm mirasçıları davaya dahil edilmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde, muris ...'nin dava konusu taşınmazı satmak için davalıların babasına teklifte bulunduğunu, vekaletnamenin verildiği gün satışın gerçekleştiğini, dava konusu taşınmazın bedelinin ödendiğini, davalının murisin vefat ettiğinden habersiz olarak dava konusu taşınmazı tapuda devrettiğini, TBK. m. 514 uyarınca davalının yaptığı işlemin geçerli olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile muris ...'ın sabah 10:30 sularında vefat ettiği aynı gün içerisinde saat 13:30 itibariyle evin satılmış olduğu, tanık beyanlarından muris ...'ın satışa konu olan evinin, davalı ...'un çalıştığı dükkana yakın olduğu, aynı gün ölüm olayının anlaşılmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, ölüm ile vekalet ilişkisi kendiliğinden son bulacağından ...'ın vefat ettiği tarihten sonra taşınmazın vekaleten satılmasının vekalet görevinin kötüye kullanıldığının göstergesi olduğu gerekçesiyle tapuda kayıt maliki olan davalı ... yönünden davanın kabulüne, kayıt maliki olmayan ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı ...'a muris tarafından verilen vekaletnamenin murisin vefatından çok önceki zamana ait olduğunu, tanıkların, davalıların murisin temlik günü vefat ettiğini bildiğine dair beyanda bulunmadığını, davalıların tapudaki temlik işlemleri için tapuya sabahtan giderek randevu aldığını, davalıların iyi niyetli olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıların murisi ...'ın vefatından sonra aynı gün davalı vekil ... tarafından dava konusu taşınmazın diğer davalı kardeşi İbrahim'e satış işleminin gerçekleştirildiği, muris tarafından davalı ...'a verilen vekaletnamede ölüm ile vekalet ilişkisinin devam edeceğine ilişkin bir kaydın bulunmadığı, davalı ... tarafından diğer davalı ...'a yapılan devrin geçerli olduğundan söz edilemeyeceği, öte yandan davalıların kardeş olması nedeniyle bu durumdan haberdar olmadıklarını ileri sürmelerine itibar edilemeyeceği kanaati ile davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle, davalıların tapuda devir işlemlerinin yapılması için sabah saatlerinde Tapu Müdürlüğüne gittiğini, ancak İlk Derece Mahkemesince bu hususun araştırılmadığını, davalıların murisin vefat ettiğinden haberdar olmadığını, nitekim yargılama sırasında dinlenen tüm tanık beyanlarından da davalıların murisin vefat ettiğini bildiğine dair bilgileri bulunmadığını, TBK. m. 514 uyarınca davalıların vekalet görevinin bittiğini bilmemesi nedeniyle, davalı ... tarafından yapılan temlik işleminin geçerli olduğunu belirterek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 1022. maddesinin ilk fıkrasında, “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”,
2. Aynı Kanunun 1024. maddesinde, "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz.
Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.
Böyle bir tescil yüzünden aynî hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.",
3.Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur.
4. 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 513. maddesinin ilk fıkrasında "Sözleşmeden veya işin niteliğinden aksi anlaşılmadıkça sözleşme, vekilin veya vekâlet verenin ölümü, ehliyetini kaybetmesi ya da iflası ile kendiliğinden sona ermiş olur. Bu hüküm, taraflardan birinin tüzel kişi olması durumunda, bu tüzel kişiliğin sona ermesinde de uygulanır." düzenlemesine yer verilmiştir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Vekilin ölümü ile vekalet görevinin sona erdiği, öte yandan vekilin vekil edenin ölümü, diğer bir ifadeyle vekalet görevinin sona erdiğini bilerek işlem yapması durumunda, tescilin yolsuz tescil niteliği taşıyacağı ve ilk el konumundaki davalının iyiniyet iddiasında bulunamayacağı açıktır.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 10.246,50 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.05.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.