Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2472 E. 2024/4154 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine'nin, 6360 sayılı Kanun kapsamında oluşturulan devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararıyla sehven belediyeye devredilen taşınmazın mülkiyetinin aslında kendisine ait olduğunu ileri sürerek açtığı tapu iptali ve tescil davasının görev yönünden adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu uyuşmazlığın, idari işlem niteliğindeki devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararının iptali değil, Hazine'nin mülkiyet iddiasından kaynaklanan yolsuz tescilin düzeltilmesi talebi olduğu ve bu nedenle uyuşmazlığın adli yargının görev alanına girdiği gözetilerek, mahkemelerin görev yönünden yanılgılı değerlendirmeyle davanın usulden reddine ilişkin kararları bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/825 E., 2023/768 K.

HÜKÜM/KARAR : Usulden Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Aybastı Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/72 E., 2022/204 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali-tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı Hazine vekili ile ihbar olunan(feri müdahil) ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı Hazine vekili ile ihbar olunan(feri müdahil) ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili; Ordu ilinin Büyükşehir olmasıyla, 6360 sayılı Kanun kapsamında oluşturulan devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu tarafından, kapatılan il özel idaresi ve köy tüzel kişiliklerine ait taşınmazların devri gerçekleştirilirken, Hazine adına devrinin yapılması gereken davaya konu taşınmazların sehven Ordu B.Şehir Belediyesi adına devredildiğini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararının idari işlem niteliğinde olduğunu belirtip yargı yolu itirazında da bulunarak davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu uyuşmazlığın İdari Yargıda görülmesi gerektiği, Uyuşmazlık Mahkemesinin 23.12.2019 tarihli ve 2019/628 Esas, 817 sayılı kararında da bu nitelikteki uyuşmazlıkların İdari Yargıda çözümlenmesi gerektiğinin vurgulandığı belirtilerek 6100 sayılı HMK’nın 114/1-b, 115/2 nci maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 114/1-b, 115/2 nci maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili ile ihbar olunan(feri müdahil) ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

İstinaf edenler vekilleri; davanın mülkiyet iddiasından kaynaklanan yolsuz tescilin düzeltilmesi isteğinden kaynaklandığını, Adli Yargının görevli bulunduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemişlerdir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi benimsenmek suretiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davacı Hazine vekili ile ihbar olunan(feri müdahil) ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Temyiz edenler vekilleri; istinaf dilekçesi içeriğini tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, mülkiyet iddiasından kaynaklanan yolsuz tescil nedenine dayalı tapu iptali-tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu′nun 705 inci, 1022 nci, 1024 üncü ve 1025 inci maddeleri.

6360 sayılı Kanun′un geçici 1 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bilindiği üzere; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 705 inci maddesinde ″Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.″; 1022/1 inci maddesinde ″Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.″, 1024/2 nci maddesinde ″Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.″; 1025/1-2 nci maddesinde "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." hükümleri düzenlenmiştir.

2. Yukarıda değinilen yasal düzenlemeler uyarınca, aynî haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de illîlik prensibinin bir sonucu olarak geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. O halde, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil nitelik taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceği açıktır.

3. Somut olayda, 6360 sayılı Kanun′un geçici 1 inci maddesine dayanılarak oluşturulan devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararına dayanılarak dava konusu taşınmaz tapuda davalı adına tescil edilmiş; davacı Hazine tarafından 6360 sayılı Kanun uyarınca çekişmeli taşınmazın mülkiyetinin kendisine ait olması gerektiği, davalı adına oluşturulan tescilin yolsuz olduğu ileri sürülerek mülkiyet iddiasında bulunulmak suretiyle eldeki dava açılmıştır. Başka bir ifadeyle, idari işlem niteliğindeki devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararının iptali dava konusu yapılmadığı gibi İdari Yargıda tapu iptali-tescil hükmü kurulamayacağı da kuşkusuzdur.

Nitekim, Uyuşmazlık Mahkemesinin 23.12.2019 tarihli ve 2019/628 Esas, 817 sayılı kararında da taşınmazın tapuya tescilinin geçerliliği ve mülkiyetin aidiyeti değil, devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararının niteliği tartışma konusu yapılarak İdari Yargının görevli bulunduğu sonucuna varılmıştır.

4. Hal böyle olunca; davanın mülkiyet iddiasından kaynaklandığı, uyuşmazlığın Adli Yargının görev alanında bulunduğu gözetilerek delillerin değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Temyiz edenler harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.