Logo

1. Hukuk Dairesi2023/250 E. 2024/4526 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacının zilyetlikle kazanım koşullarını sağlayıp sağlamadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan, özellikle hava fotoğrafları ve bilirkişi raporlarının yetersizliği, taşınmazın sınırlarının ve kullanımının tespiti hususunda eksik inceleme bulunması gözetilerek yerel mahkeme kararları bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/643 E., 2022/984 K.

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Elazığ 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2015/415 E., 2021/35 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... dava dilekçesinde; Elazığ ili, ... köyü çalışma alanında bulunan 1312 parsel sayılı maliki olduğunu, bu taşınmazın güneyinde bulunan 8.000 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın 20-30 yıldır nizasız ve fasılasız zilyedi olduğunu iddia ederek taşınmazın adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili; dava konusu arazinin Hazine adına tapuya tescil edildiğini, bu sebeple olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı ile kazanılamayacağını, taşınmazın tamamının dava dışı Ahmet Karabulut isimli kişi tarafından kullanıldığının tespiti üzerine bu kişiden ecrimisil tahsil edildiğini, mahallinde yapılan idari tahkikatta davacının taşınmazı 18.07.2000 tarihinden beri kullanmaya başladığının belirlendiğini, şu halde davacı taşınmazda zilyet olmadığından davacı yararına zilyetlikle kazanım şartlarının oluşmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile fen bilirkişi raporunda (F), (G) ve (H) harfiyle gösterilen yerlerin toplulaştırma sonucunda oluşan 136 ada 8 parsele isabet ettiği, taşınmaz bölümlerinin öncesi itibariyle iktisaba engel bir halinin bulunmadığı ve davacı yararına zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, her ne kadar eldeki dava tescil istemiyle açılmış ise de sonradan yapılan ihdasen tescil ve toplulaştırma işlemi nedeniyle taşınmaz artık tapuya kayıtlı hale geldiğinden tapu iptal ve tescil kararı verilmesi gerektiği, davacı tarafça adına tescili talep edilen kısımların 136 ada 8 parsel sayılı taşınmazda isabet ettiği kısmın toplam yüz ölçümünün 8.361,14 metrekare olduğu davacı adına bu miktara karşılık gelecek şekilde pay verilmesi gerektiği, kabul kararı verilen kısımlar yönünden ifrazen tescil kararı verilmesinin toplulaştırma işleminin amacına aykırı olacağı belirtilerek davanın kısmen kabulü ile, çekişmeli 136 ada 8 parsel sayılı taşınmazın mevcut tapu kaydının iptaline, bu taşınmazın tamamı 1.393.327 hisse kabul edilerek, 836.114 payın davacı ... adına, 557.213 payın mevcut kayıt maliki Maliye Hazinesi adına olmak üzere tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın tümden reddi gerekirken kısmen kabulünün hatalı olduğunu, eylemli ve kesintisiz bir zilyetliğin yahut fiili hakimiyetin bulunmadığını, iddia edilen zilyetliğin davanın açıldığı 2015 yılından geriye doğru 20 yıllık süreye ait (1985-1995 yıllarına ilişkin) hava fotoğrafları uyarınca belirlenmesi gerektiğini, somut olayda taşınmazı kapsayan 1972 ve 2002 yıllarına ilişkin hava fotoğraflarının irdelendiğini; fakat 1985 ve 1995 yıllarına ilişkin hava fotoğrafları mahkemece temin edilmediğinden irdelenmediğini, bu haliyle iddianın tam aydınlatılmadığını ve sübutun şüpheli kaldığını beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hava fotoğraflarına dayalı incelemeye göre, taşınmazın bir bütün olarak kullanıldığı, ekili dikili olduğu, parsel sınırlarının oluştuğunun anlaşıldığı, ziraat bilirkişi raporuna göre ise taşınmazı komşu parsellerden ayıran sınırların oluştuğu, imar ihyanın tamamlandığının belirlendiği, böylelikle öncesi itibariyle taşınmazda tarımsal faaliyet yapıldığının ve taşınmazın hiç terk edilmediğinin tespit edildiği, dava tarihinden en az 20 yıl öncesinde tarımsal amaçlı kullanımın başladığı ve taşınmazın aralıksız bu şekilde kullanıldığı hususunun keşifte elde edilen beyanlarla desteklendiği, neticede taşınmazın özel mülkiyete elverişli 1. sınıf dikili tarım arazisi niteliğinde olduğu ve davacı bakımından olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14'üncü, 17'nci maddesi,

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1'nci maddesi

3. Değerlendirme

1.Davacı ..., Elazığ ili, Merkez ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tepe olarak tescil harici bırakılan taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescil istemiyle 05.10.2015 tarihinde dava açmıştır. Yargılama sırasında çekişmeli taşınmazın bulunduğu alan 1483 parsel numarasıyla ve ham toprak vasfıyla Hazine adına 23.07.2018 tarihinde ihdasen tescil edilmiştir. Bilahare 09.03.2020 tarihinde kesinleşen toplulaştırma işlemi sonrası taşınmaz 136 ada 8 parsel olarak tapuya tescil edilmiştir.

2. Mahkemece yazılı şekilde davacı yararına zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli değildir. Dosya kapsamında yer alan jeodezi uzmanı bilirkişi raporu içeriğine göre hava fotoğraflarının monoskopik olarak incelendiği, tek hava fotoğrafı üzerinde değerlendirme yapılmak suretiyle soyut ve yetersiz biçimde rapor düzenlendiği ve taşınmazı kapsayan tüm hava fotoğraflarının getirtilip incelenmediği anlaşılmaktadır. Ziraat mühendisi bilirkişi raporunun ise yetersiz olduğu zira çekişmeli taşınmaz bölümleri üzerinde yer alan dikili muhdesatın adedi ve yaşları ile zilyetliğin başlangıcından itibaren hangi tasarruflarla ve ne şekilde sürdürüldüğü hususunda ayrıntılı değerlendirmenin yapıldığı, tüm bunlardan vareste olmak üzere taşınmaz bölümlerine komşu 122 parsel sayılı taşınmazın (toplulaştırma sonrası ise 161 ada 2 parsel) mera vasfında olduğu anlaşılmasına karşın çekişmeli taşınmaz bölümlerinin de meradan sökülmek suretiyle elde edilip edilmediği, meranın devamı niteliğinde olup olmadığı değerlendirilmeden hüküm kurulduğu görülmektedir. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırma sonucunda hüküm kurulamaz.

3. Hal böyle olunca, doğru sonuca varılabilmesi için, öncelikle dava konusu taşınmaz bölümlerini kapsayan tüm uçuş yıllarına ait hava fotoğrafları ile en eski ve yeni tarihli yüksek çözünürlüklü uydu fotoğrafları getirtilerek dosya arasına konulmalı, bundan sonra mahallinde komşu köylerden ve aynı köyden yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulu, fen bilirkişisi ve jeodezi ve fotogrametri uzmanı huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır.

4. Taşınmaz bölümleri başında icra edilecek keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, öncesinin mera olup olmadığı, zaman içinde sınırlarında mera yönünden genişleme olup olmadığı, imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise, ihyanın hangi tarihte başlayıp, ne zaman bitirildiği hususunda maddi olaylara dayalı, ayrıntılı bilgi alınmalı, mahkeme hakiminin taşınmaz bölümlerine ilişkin ayrıntılı gözlemi tutanağa geçirilmelidir.

5. Fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, çekişmeli taşınmaz bölümleri ile komşu mera parselinin konumlarını gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli, ziraat mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulundan, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde çekişmeli taşınmazların toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden komşu mera parselinden nasıl ayrıldığı, mera ile arada doğal ya da yapay ayırt edici bir sınır bulunup bulunmadığı, taşınmaz bölümlerinin meradan açılan bir yer olup olmadığı, meranın devamı niteliğinde olup olmadığı, taşınmazların imar ihyasının tamamlanıp- tamamlanmadığı ve üzerilerinde yer alan muhdesatların yaşları ve adetlerinin ayrıntılı biçimde tespit edildiği, taşınmaz bölümlerinin eğim yahut taşlılık sorununun olup olmadığını, zeminin toprak yapısının işlenmek suretiyle pulluk tabakasına ulaşıp ulaşmadığı hususlarını açıklayan, taşınmazların tarımsal niteliğini belirten değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ve yan görünüş (kesit) krokisi ile somut verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalıdır.

6. Hava ve uydu fotoğraflarının keşifte uygulanması suretiyle bilirkişi ve tanık beyanları denetlenmeli, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılarak dava konusu taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğu, taşınmazlar ile mera arasıında ayırıcı unsur sayılabilecek bir doğal yapının bulunup bulunmadığı hususunda ayrıntılı rapor alınmalı; yapılan araştırma ve inceleme sonucu tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı ... vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.