"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1703 E., 2023/173 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Kabul-Karar Kaldırılarak Dava Usulden Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tunceli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/23 E., 2020/315 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili dava dilekçesi ile; Tunceli ili, Merkez ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 116 ada 48 parsel sayılı taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16. maddesinde belirtilen şartları taşımadığı halde Köy Tüzel Kişiliği adına tespit ve tescil edildiğini, davaya konu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle özel mülkiyet konu olmayacağı gibi zilyetlikle de kazanılmasının mümkün olmadığını belirterek dava konusu 116 ada 48 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı; usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesinin 31.01.2019 tarih ve 2019/55 Esas, 2019/55 Karar sayılı kararıyla eldeki davanın hukuki ve fiili bağlantı nedeniyle Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/91 Esas sayılı dosyasıyla birleştirilmesine ve yargılamanın 2018/91 Esas sayılı dosya üzerinden yürütülmesine karar verilmiştir.
2.Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/91 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılamanın 14.01.2020 tarihli celsesinde alınan ara karar ile 2019/55 Esas, 2019/55 Karar sayılı dosyanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydına karar verilmiş, tefrik kararı sonrasında dava dosyası Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesinde 2020/23 Esas numarasını almıştır.
3.Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.07.2020 tarih ve 2020/23 Esas, 2020/315 Karar sayılı kararıyla; dosya kapsamında dinlenen tanık ve mahalli bilirkişi beyanlarından dava konusu taşınmazın köylüler tarafından uzun bir süredir nizasız ve fasılasız kullanıldığının anlaşıldığını belirterek davanın reddine karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde; Yerel Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dosya kapsamında mevcut bilirkişi raporu ile mahalli bilirkişi beyanları arasında çelişkiler bulunduğunu ve bu çelişkiler giderilmeden karar verildiğini, ziraat bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazda ekim ve dikim faaliyeti yapılmadığının ifade edilmesine karşılık davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın davalı ile bir ilgisinin bulunmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; eldeki davanın dava tarihi olan 28.01.2019 tarihinden önce 22.02.2018 tarihinde dava konusu 116 ada 48 parsele yönelik tarafları, konusu ve sebebi aynı olan bir davanın Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/93 Esas sayılı dosyasında açıldığını, eldeki davanın dava tarihi itibariyle açılmış ve hâlen devam eden (derdest) davanın bulunduğunun anlaşılmasına göre eldeki davada HMK’nın 114/1-ı ve 115/2 maddeleri gereği dava şartı yokluğundan usulden red kararı verilmesi gerekirken davanın esası hakkında karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın usulden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde belirttiği hususları tekrarlayarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
1. Kadastro çalışmaları sonucunda Tunceli ili, ... ilçesi, ... köyünde kain 116 ada 48 parsel sayılı taşınmaz arsa niteliği ile senetsizden ... Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit edilmiş, tutanak 06.05.2009 - 04.06.2009 tarihleri arasında askı ilanına çıkartılmış, ilan süresi içerisinde Tunceli Kadastro Mahkemesinin 2009/140 Esas sayılı dosyasında dava açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda davanın reddine ve taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, kararın 03.03.2014 tarihinde kesinleşmesiyle taşınmaz tapu siciline tescil edilmiştir. Eldeki dava; davacı Hazine vekili tarafından ... Köyü Tüzel Kişiliği aleyhine, Tunceli ili .... köyü 116 ada 48 parsel sayılı taşınmazın Kadastro Kanunu'nun 16/A maddesindeki şartları taşımadığı ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu iddiasıyla davalı adına yapılan tescilin iptali ile davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tescil talepli olarak 28.01.2019 tarihinde 2019/55 Esas sayılı dosyada açılmış ve Mahkemenin 31.01.2019 tarihli kararıyla 2018/91 Esas sayılı dosya ile birleştirilmiş, daha sonra 14.01.2020 tarihli tefrik kararıyla dava tefrik edilerek Mahkemenin 2020/23 Esas sayısına kaydedilmiştir. Eldeki davanın dava tarihi olan 28.01.2019 tarihinden önce, 22.02.2018 tarihinde dava konusu 116 ada 48 parsele yönelik tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davanın Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/93 Esas sayılı dosyasında açıldığı ve derdest olduğu anlaşılmıştır.
2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin "j" bendi gereğince temyiz eden davacı Hazine'den harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.12.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi