"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/643 E., 2023/79 K.
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası hakkında yapılan yargılama sonucunda, Mahkemece davalı ... yönünden davanın kabulüne, diğer davalı ... İdaresi yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; dava konusu 998 ada 11 parsel sayılı taşınmazın 04.06.1958 tarihinde ... tarafından davacı vakfa satış suretiyle devredildiğini, davalı ... idaresi tarafından davacı Vakıf aleyhine Şişli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1982/572 Esas sayılı dosyası üzerinden açılan davada davanın kabulü ile dava konusu 998 ada 11 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile eski kaydın ihyasına karar verilerek taşınmazın ... adına tescil edildiğini, sonrasında ...'ya ait 01.12.1958 tarihli vasiyetname gereğince taşınmazın 6/8 payının davalı ... Belediyesi adına tescil edildiğini, ancak davacı vakfın mülkiyet hakkının ihlal edildiğini, 2002 ve 2003 yıllarında yapılan düzenlemelerle cemaat vakıflarının taşınmaz mal edinmesinin sağlandığını, 5737 sayılı Kanunun geçici 7. ve 11. maddeleri gereğince Vakıflar Genel Müdürlüğüne yaptıkları başvurunun reddedildiğini ileri sürerek dava konusu 998 ada 11 parsel sayılı taşınmazın davalı ... Belediyesi adına olan kaydının iptali ile davacı vakıf adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
III. YARGILAMA SAFAHATİ VE MAHKEME KARARI
Mahkemenin 01.11.2012 tarihli ve 2011/383 E., 2012/407 K. sayılı kararı ile; vasiyet eden ...'nın dava konusu taşınmazı davacı vakfa sattıktan ve bedelini tahsil ettikten sonra tüm mallarını davalı ...'ye vasiyet ettiği, dolayısıyla dava konusu taşınmazın vasiyetnameye konu olmadığı gerekçesiyle davalı ... yönünden kabulüne, diğer davalı ... idaresi yönünden ise taşınmazda kayıt maliki olmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı ... Belediyesi vekilinin temyizi üzerine Dairenin 18.03.2014 tarihli ve 2013/5471 E. 2014/5819 K. sayılı kararı ile; "...Somut olaya yukarıdaki yasal düzenlemeler ışığında bakıldığında, davacı vakfın dava konusu taşınmazı 4.6.1958 tarihinde satış suretiyle edindiği, ... tarafından açılan dava sonucunda 17.02.1984 tarihinde verilen kararla vakıf üzerindeki kayıt iptal edilerek yeniden önceki malik ... adına olan kaydın ihya edildiği, akabinde bu kişinin 1.12.1958 tarihinde düzenlendiği vasiyetname uyarınca 6/8 payının davalı ..., 2/8 payının ise dava dışı şahıslar adına kaydedildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda 5737 sayılı Kanunun geçici 7. maddesinin (b) bendinde aranan taşınmazın halen Hazine veya ... ya da vasiyet edenler veya bağışlayanlar adına tapuya kayıtlı olması koşulunun gerçekleşmediği gibi, geçici 11.maddesinde aranan 1936 beyannamesinde kayıtlı olma koşulunun da gerçekleşmediği kuşkusuzdur. Öte yandan davacının bedelden kaynaklanan bir hakkı varsa, bu hakkını ayrı bir dava konusu yapabileceği de açıktır. Hal böyle olunca, davanın tümden reddedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemenin 28.04.2015 tarihli ve 2015/113 E., 2015/174 K. sayılı kararıyla; hükmüne uyulan bozma kararı doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin temyizi üzerine Dairenin 04.12.2018 tarihli ve 2015/15799 E. 2018/15187 K. sayılı kararıyla hüküm onanmış, davacı vekilinin karar düzeltme isteği de reddedilerek 04.04.2019 tarihinde karar kesinleşmiştir.
Davacı vekilinin 21.05.2019 tarihli bireysel başvurusu üzerine, Anayasa Mahkemesi 16.11.2022 tarihli ve 2019/17098 başvuru numaralı kararı ile; davacının mülkiyet hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın Yerel Mahkemesine gönderildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda davalı ... Belediyesi yönünden davanın kabulüne, diğer davalı ... İdaresi yönünden ise kayıt maliki olmadığından pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Anayasa Mahkemesi ihlal kararının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun Geçici 7. ve 11. maddelerindeki şartların gerçekleşmediğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 148 inci maddesi, 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 50 nci maddesi, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun geçici 7 nci ve 11 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; dava konusu 998 ada 11 parsel sayılı taşınmaz 04.06.1958 tarihinde ... tarafından davacı vakfa satış suretiyle devredildiği, Şişli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.02.1984 tarihli ve 1982/572 E.1984/50 K. sayılı dosyası ile ... tarafından ... aleyhine dava konusu taşınmaz hakkında açılan tapu iptali- tescil davasının kabulü ile eski kaydın ihyasına karar verildiği, bu karar gereğince taşınmazın 24.04.1985 tarihinde hükmen ... adına tescil edildiği, diğer yandan ...'nın 01.12.1958 tarihli vasiyetname ile tüm mal varlığını davalı ... Belediyesine vasiyet ettiği, ...'nın dava dışı mirasçılarının İstanbul 3. Asliye Hukuk Hakimliği'nin 1962/752 E. 1963/97 K. sayılı dosyası üzerinden açtıkları tenkis davasının sulh nedeniyle kabulüne karar verilip kesinleştiği, anılan hüküm gereğince dava konusu taşınmazın 24.10.1985 tarihinde 6/8 payının davalı ... Belediyesi adına, 1/8'er payının ise dava dışı Hatice Halime Ayaşlı ve Halim Sadullah Ayaşlı adlarına tescil edildiği anlaşılmaktadır.
2.Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
3.Temyizen incelenen Mahkeme kararı ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 240.632,65 TL bakiye onama harcının temyize gelen davalı belediyeden alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
02.07.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.