"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/128 E., 2023/249 K.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalı vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 13.05.2025 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz eden davalı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ... geldiler, Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; maliki olduğu 288 ada 1 parsel sayılı taşınmazda kullandığı kredi nedeniyle ipotek bulunduğunu, bankaya olan bakiye borcunu fındık hasadı yapana kadar ödeyemeyeceği için dava dışı ...’tan borç istediğini, onun da kabul ettiğini, bankaya olan borcun ödendiğini, borcunu fındık hasadında ...’a ödeme konusunda anlaştıklarını, ...’ın da o tarihe kadar teminat olması amacıyla taşınmaza lehine ipotek tesis edilmesini istediğini, tapuya gittiklerinde ... yerine kayınbiraderi olan dava dışı ...’ın geldiğini, okuma yazma bilmediği için imzaladığı belgenin ... lehine ipotek tesisi için olduğunu düşündüğünü, sonradan taşınmazın dava dışı ...’a devredildiğini öğrendiğini, ...’ın da taşınmazı dava dışı...’ya devrettiğini, ... ile görüşerek taşınmazın iadesini istediğini ancak ... onay vermediği için...’nın taşınmazı kendisine devretmediğini ve davalı ...’a temlik ettiğini, ...’ın durumları bildiğini, aldatıldığını ve iradesinin sakatlandığını, sözleşmenin niteliğinde yanıldığını, okuma yazma bilmediği için işlemin hukuka uygun olmadığını, taşınmazın aile konutu olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiş, cevaba cevap dilekçesinde edimler arasında aşırı oransızlık olduğunu ve bilgisizliğinden faydalanıldığını da bildirmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde; taşınmazı tapu kaydına güvenerek iyi niyetli olarak edindiğini, temlik aldıktan sonra taşınmazı tahliye etmesi için davacıya ihtarname gönderdiğini, taşınmazın boşaltılmaması üzerine de el atmanın önlenmesi davası açtığını, o davada zaman kazanmak için eldeki davanın açıldığını, davacının borca yönelik iddialarının kendisi ile ilgisi olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından İlk Derece Mahkemesince harcın tamamlattırılmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, hükmün kaldırılmasına ve dosyanın yeniden görülmesi için Mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin 04.07.2022 tarihli ve 2022/1663 Esas, 2022/1685 Karar sayılı kararıyla; davacının "okudum" ibaresini yazarak senedi imzaladığı, dinlenen tanık beyanlarından tapudaki devir işlemlerinde görgüye dayalı beyanı olan kimsenin bulunmadığı, hile unsurunun davacı tarafından ispatlanamadığı, davacı tarafın taşınmazı ipotek verdiğini zannederek imza attığı beyanının da inançlı işlem olduğu ve yazılı delil ile ispat edilmesi gerektiği, dosyada herhangi bir yazılı delil bulunmadığı, ...'ın tefeci olduğu ve ... ile birlikte işbirliği içinde çalıştığı beyan edilse de bu taşınmazın devri ile alakalı davalı ...'ın iyi niyetli olmadığına dair kesin ve somut bir delil bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararda usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 10.01.2023 tarihli ve 2022/619 Esas, 2023/59 Karar sayılı ilamı ile; davacı, taşınmazı ...'a temlik ederken resmi senedi okudum diye imzalamış ise de davacının 2013 yılında taşınmazı satın alırken parmak izi ile işlem yaptığı, davacı tanıklarının davacının taşınmazı satmak istemediği ve dava dışı ...'tan borç aldığı yönünde beyanda bulundukları, ilk el ...'ın davacının borç aldığı ...'ın kayınbiraderi olduğu, ...'ın taşınmazı temlik ettiği...'nın ise aynı köyden olduğu, davalı ...'ın da davacının borç aldığı ... ile birlikte çalıştığı, davalı ...'ın bedel ödediğine ilişkin beyanı bulunmadığı gözetildiğinde davacının iradesinin hile ile fesada uğratıldığı, sonraki temliklerdeki alıcıların da 1951/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca TMK'nın 1023. maddesinin korumasından faydalanamayacakları, hal böyle olunca davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilamında yer verilen gerekçeyle davanın kabulüne, davaya konu 288 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; cevap dilekçesindeki hususları tekrarlamış, davacının kendisine gönderilen ihtarlara cevap vermediğini, okudum yazısı yazıldığının davacının kabulünde olduğunu, okuma yazma bilen kişilerin de parmak izi kullanarak imza atabildiğini, devirden 3 yıl sonra dava açıldığını, davacının okuma yazma bilip bilmediğine ve resmi kurumlarda imzasının bulunup bulunmadığına dair araştırma talebi hakkında karar verilmediğini, eksik inceleme ile karar verildiğini, iyi niyetli davalının dava dışı ... ile herhangi bir alakasının bulunmadığını, bu kişinin yanında sigorta kaydının bulunmadığını, soyut tanık beyanına dayalı gerekçelerle karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, hile hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 11.247,50 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,
03.10.2024 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca gelen temyiz edilen davacı vekili için 28.000,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.05.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.