Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5055 E. 2024/5997 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması ve davanın kadastro öncesi nedenlere dayanarak açılmış olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2102 E., 2023/727 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Nizip 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/231 E., 2022/13 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I .DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; .... Mahallesi sınırları içinde bulunan 132 ada 13 parsel sayılı taşınmazın harman yeri vasfı ile tescil edildiğini, taşınmazın davacı ve ailesi tarafından uzun süre tarla olarak kullanıldığını, imar - ihya edildiğini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, dava konusu taşınmazın harman yeri olduğunu, harman yerlerinin özel mülkiyete konu olamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi gereği 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğinin tespit edildiği, TMK'nın 713. maddesi gereğince olağanüstü kazandırıcı zaman aşımı ile kazanımın sadece tapu kütüğünde kayıtlı olmayan, tapu kütüğünden sahibi anlaşılamayan, belli olmayan bir taşınmaza ilişkin olarak mülkiyet hakkının kazanılabileceği, dava konusu taşınmazın Hazine adına kayıtlı olduğu, olağanüstü kazandırıcı zaman aşımı ile taşınmazın mülkiyetinin kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mülkiyeti davacıya ait 132 ada 12 parselde kayıtlı fıstıklık ile bu parsele bitişik 132 ada 13 parsel sayılı taşınmazı 50 yılı aşkın zamandır nizasız ve fasılasız kullandığını, taşlık bir haldeyken imar ve ihyasını gerçekleştirdiğini, taşınmazın hiç bir zaman harman yeri olarak kullanılmadığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin 03.08.1972 tarihinde kesinleştiği, davanın ise 30.11.2020 tarihinde açıldığı, davanın açılış tarihi ile kadastro tespitinin kesinleştiği tarihler arasında 10 yıldan fazla süre geçtiği, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uyarınca kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren 10 yıl geçtikten sonra "kadastrodan önceki nedenlere" dayanılarak dava açılamayacağı, hak düşürücü sürenin hakim tarafından re'sen dikkate alınması gereken dava şartlarından olduğu, Mahkeme ret kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ve istinaf dilekçesindeki taleplerini tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi.

3. Değerlendirme

Gaziantep ili, Karkamış ilçesi, Subağı Mahallesinde 1971 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucu kök 176 parsel sayılı 66.800 m2 yüz ölçümündeki taşınmaz kadim harman yeri vasfıyla köy orta malı olarak sınırlandırılmış ve tespit 03.08.1972 tarihinde kesinleşmiştir. Daha sonra taşınmaz, toplulaştırma çalışması sonucunda 132 ada 13 parsel numarasını almıştır.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 157,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.11.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.