"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/519 E., 2022/335 K.
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasında görülen tapusuz taşınmazın tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Sinop ili .... ilçesi .... köyünde bulunan tescil harici taşınmazın 20 yılı aşkın süredir davacının zilyetliğinde olduğunu, davacıdan önce zilyet bulunan kişilerle birlikte davacının dava konusu taşınmazdaki zilyetliğinin 20 yılı aştığını ileri sürerek taşınmazın adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine temsilcisi cevap dilekçesinde; Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerinde düzenlenen şartların davacı lehine gerçekleşmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 02.09.2014 tarihli ve 2013/1633 Esas, 2014/1167 Karar sayılı kararıyla; davacı lehine 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713. maddesinde öngörülen koşulların oluştuğu gerekçesiyle fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.004,62 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 06.07.2020 tarihli ve 2017/4277 Esas, 2020/2719 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede DSİ tarafından sedde çalışması yapılıp yapılmadığının sorulması, dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait en az üç ayrı evreye ilişkin yüksek çözünürlüklü hava fotoğraflarının getirilerek incelenmesi, mahalli bilirkişi, tanıklar, 3 ziraat ve 3 jeoloji mühendisi, 1 jeodezi ve fotogrametri uzmanı ve harita mühendisinden oluşacak bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılması, mahalli bilirkişi ve tanıklara dava konusu taşınmazın davacıya ne şekilde intikal ettiğinin sorulması, davacının murisi babası adına senetsizden tespit edilen taşınmazların araştırılması gerektiği belirtilerek Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; mahalli bilirkişi beyanları ve bilirkişi raporlarından davacının dava konusu yeri imar-ihya ederek tarıma uygun hale getirdiği ve 20 yıllık zilyetlik koşulunun davacı lehine gerçekleştiği gerekçesiyle fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.004,62 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın sele maruz kalacak alanlardan olduğunu, davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığını belirterek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Türk Medeni Kanunu’nun 713. maddesi,
Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Davacı ..., Sinop ili .... ilçesi .... köyü çalışma alanında bulunan ve 1955 yılında yapılan kadastro sırasında ırmak yatağı olması nedeniyle tespit harici bırakılan, sınırlarını belirttiği taşınmazın imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak adına tescili istemiyle dava açmıştır.
3.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı ve özellikle dava konusu taşınmazın Karacaören köyünde olduğu anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine temsilcisinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin "j" bendi gereğince temyiz eden davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Boyabat 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
18.12.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.