"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/49 E., 2022/398 K.
HÜKÜM : Kısmen Kabul
Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı Hazine vekili tarafından tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I .DAVA
Davacı vekili; Kahranmanmaraş İli Dulkadiroğlu İlçesi ... Mahallesinde kain kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz yönünden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekilleri; davanın reddini savunmuşlardır.
III. YARGILAMA SAFAHATİ VE MAHKEME KARARI
1-Kahramanmaraş 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.12.2014 tarih, 2014/558 Esas, 2014/736 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulü ile 18.04.2014 havale tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 960.77 m2 ve (B) harfi ile gösterilen 1.417.77 m2 yerin davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
2-Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 05.12.2018 tarih, 2016/4310 Esas, 2018/7413 Karar sayılı kararıyla; sair hususlar incelenmeksizin, 6360 sayılı Yasa gereği ...'nın davaya dahil edilmesi, taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
3- Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıya dava konusu taşınmazların bulunduğu kadastro çalışma alanı içerisinde senetsiz ve zilyetliğe dayalı olarak herhangi bir yer verilmediği, taşınmazın orman sayılmayan alanda kaldığı, kadastro çalışmalarının 24.04.1962 tarihinde kesinleştiği, çekişme konusu yerin Aksu Nehri yatağında kaldığı, bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmazın tapu harici bırakıldığı, imar ihyası yapılan yerlerden olduğu, imar-ihyasının 1990'lı yıllarda başladığı, 30 yılı aşkın süredir tarımsal amaçlı olarak kullanıldığı, tanıkların aynı yönde ifadede bulundukları, bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 973.20 m² yüz ölçümündeki taşınmaz yönünden zilyetlikle kazanım koşullarının davacı lehine oluştuğu, bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen yerin imar ihyasının 2000'li yılların başlarında tamamlandığı, 19 yılı aşkın zamandır tarımsal amaçlı olarak kullanıldığı belirtilmiş ise de zilyetlikle kazanma koşullarının süre yönünden oluşmadığı, davalı Hazinenin tescil talebi bulunulduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 973,20 m² alanın davacı adına tesciline, (B) harfi ile gösterilen 1381,09 m² taşınmaza yönelik davanın reddi ile taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; jeodezi ve fotogrametri bilirkişi ile orman bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen kısımda 1999 tarihli hava fotoğrafından dava açılış tarihi olan 2014 tarihine kadar yirmi yıllık ekonomik amaca uygun malik sıfatıyla zilyetlik süresinin dolmadığını, bilirkişi raporlarının yetersiz olduğunu, 1975 ve 1985 tarihli hava fotoğraflarından taşınmaz üzerinde tarımsal faaliyet olmadığı, sınırlarının belirgin olmadığının tespit edildiğini, ziraat bilirkişi raporu ile jeodezi ve fotogrametri bilirkişi raporunun çeliştiğini, taşınmazda bulunan ağaçların yaşının 12-15 aralığında olduğunu, taşınmaz üzerine ev ve benzeri tesisler yapmanın, ağaç dikmenin imar ve ihya olarak kabul edilmeyeceğini, (A) harfi ile gösterilen taşınmazın üzerine davacı tarafça 2 adet ev yapılarak işgalinin imar ve ihya olarak kabul edilemeyeceğini, imar ve ihya koşullarının gerçekleşmediğini, davanın tamamıyla reddinin gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapusuz taşınmazın tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 üncü ve 17 inci maddeleri; 4721 sayılı TMK'nın 713 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nın uygulanacağı davalar yönünden HUMK’nın 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, bozma ilamına, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan nedenlerle
Hazine vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
22.04.2024 gününde oy birliği ile karar verildi.