Logo

1. Hukuk Dairesi2024/569 E. 2024/1489 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu kaydında mirasbırakanın baba adı ve soyadının düzeltilmesi talebi üzerine, uyuşmazlığın çekişmesiz yargı yoluyla çözülüp çözülemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamında belirtilen hususlara uygun olarak yapılan araştırmada, tapuda adı geçen kişilerin mirasçılarının mülkiyet iddiasında bulunmaları nedeniyle uyuşmazlığın çekişmeli hale geldiği ve çekişmesiz yargı yoluyla çözülemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/112 E., 2021/1640 K.

DAVALILAR : ... vekilleri Avukat ..., Avukat ...

MİRASÇILAR : ... vekili Avukat ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasında Mahkemesinde görülen tapu kaydında isim düzeltilmesi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının kısmen düzeltilerek onanmasına kısmen bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; , 1680, 1699 ve 1750 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında davacının mirasbırakan babası ...'nin ... olan baba adının ... olarak yazıldığını, ayrıca 803 parsel sayılı taşınmazda... olan soyadının ... olarak yazıldığını ileri sürerek malik isminin nüfus kaydına uygun şekilde düzeltilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili, yargılama sırasında davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

1.Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 27.03.2012 tarihli ve 2012/215 Esas, 2012/509 Karar sayılı kararıyla talebin çekişmesiz yargı işine ilişkin olmadığı gerekçesiyle davanın görev yönünden usulden reddine karar verilmiş; Antalya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.07.2012 tarihli ve 2012/414 Esas 2012/280 Karar sayılı kararıyla davanın görev yönünden usulden reddine karar verilmiş; Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesinin 21.12.2012 tarihli kararıyla Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir.

2. Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 17.02.2015 tarihli ve 2013/168 Esas, 2015/152 Karar sayılı kararıyla; nüfus kayıtları ve kollukça yapılan araştırma sonucu, davacının baba adı ... iken ve tapu kayıtlarının bazılarının dayanak kayıtlarında bu husus belirlenmiş iken sonrasında bunun ... olarak kayıtlara geçtiği, yine nüfus kayıtları ve araştırma yazıları sonucunda davacının babasının soyadı... iken ... olarak 803 parsel sayılı taşınmaz kaydına geçtiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 29.02.2016 tarihli ve 2016/1947 Esas, 2016/2324 Karar sayılı kararıyla; dava konusu yapılan 1699 ve 1750 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında davacının mirasbırakanı ...'nin baba adının... olduğu belirlenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik olmadığı, ancak tapu kaydında düzeltilmesi istenen mirasbırakanın baba adı beyanlar hanesinde yer almamasına rağmen Mahkemece beyanlar hanesinde davacının ... olarak geçen baba adının ... olarak düzeltilmesi şeklinde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının hüküm kısmının 2. bendinin hükümden çıkartılmasına ve yerine '' ... parsel ve 1750 parsel sayılı taşınmazların maliki olan ...'nin tapu kayıtlarında ... olarak geçen baba adının ...olarak düzeltilmesine" cümlesinin yazılarak hükmün bu şekilde düzeltilerek onanmasına; diğer parseller yönünden yapılan değerlendirmede ise yeterli araştırma yapılmadığı gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 07.03.2017 tarihli ve 2016/1073 Esas, 2017/267 Karar sayılı kararıyla; 431, 432, 803 ve 1680 parsel sayılı taşınmazların dayanak kayıtlarında davacının dedesinin (davacının babası olan ...'nin babasının) adının ... olarak yazılı olduğu, davaya konu 803 parsel sayılı taşınmazın dayanak kayıtları ve tapu kayıtları incelendiğinde taşınmazın 6/8 hissesinin zaten davacı adına "... oğlu ..." olarak kayıtlı bulunduğu, 2/8 hissesinin "... oğlu ..." adına kayıtlı olduğu, dosya arasına alınan nüfus kayıtları incelendiğinde "...: ..." adında 10 kişinin kaydının bulunduğu, "... oğlu ..."nin kaydının da gönderildiği, bu nedenle nüfus kayıtları ile bu parsellere ilişkin tapu kayıtlarındaki bilgilerin birbirini doğrulamadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

C. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 07.11.2018 tarihli ve 2018/4436 Esas, 2018/14196 Karar sayılı kararıyla; bozma kararı sonrası dosya kapsamına alınan belgelerden dava konusu 803 parsel ile ilgili idari yoldan düzeltme yapıldığının görüldüğü, diğer taşınmazlarla ilgili olarak ise Nüfus Müdürlüğünce ... oğlu ... isminde 10 kişinin kaydının bulunduğunun bildirildirildiği, kayıtları gönderilen ... isimli şahıslar sağ ise kendilerinin, ölü ise mirasçılarının dinlenerek 1680, 431 ve 432 parsel sayılı taşınmazlarda mülkiyet iddialarının olup olmadığının sorulması, mülkiyet iddiaları var ise uyuşmazlığın artık çekişmesiz yargı yolu ile çözümlenemeyeceğinin gözetilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; nüfus müdürlüğünce tespit edilen ... isimli şahısların kendilerinin ve ölü iseler mirasçılarının dinlenmesi için müzekkere yazıldığı, Beypazarı Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/24 talimat numarasında kayıtlı 11854105544 kimlik numaralı ... mirasçısının taşınmazlar üzerinde mülkiyet iddiasında bulunduğu anlaşılmakla talebin artık çekişmesiz yargı işi olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kolluk araştırması ile ... oğlu ... ile ... oğlu ...'nin aynı kişiler olduğunun anlaşıldığı, Mahkemece mülkiyet iddiasında bulunanlara dava açması için süre verilmesi, verilecek süre içinde dava açmamaları halinde mülkiyet iddiasından vazgeçmiş sayılacaklarına ilişkin ihtarda bulunulması gerekirken yalnızca bir beyanla davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, taşınmazın tapu kayıtlarında davacının mirasbırakanı adına kayıtlı olduğunu, kesin kanaat oluşmadığı takdirde taşınmaz başında keşif yapılması gerekirken bu hususun da göz ardı edildiğini ileri sürerek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, tapu kaydında isim düzeltilmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1027 nci maddesi.

2. Tapu Sicili Tüzüğü'nün 75 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-2 nci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

26.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...