"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2750 E., 2024/1746 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/644 E., 2021/521 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı yargılamanın iadesi talep eden vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Yargılamanın iadesini talep eden Tapu Müdürlüğü vekili; Denizli 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 1998/337 Esas sayılı ortaklığın giderilmesi davasında 508 ada 48 parsel maliklerinden ... kızı ...'ya Denizli Defterdarlığının kayyım olarak atandığını, daha sonra ... mirasçıları tarafından açılan dava sonunda Denizli 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/499 Esas, 1999/796 Karar sayılı kararı ile kayıt maliki ... kızı ...'nın isminin ... olarak tashih edildiğini, kararın Yargıtayca onandığını ve kesinleştiğini, sonraki süreçte taşınmazın imar uygulamasına tabi tutularak 5523 ada 1; 5524 ada 1 ve 2; 5547 ada 1 parsel olarak ... mirasçılarına intikal ettiğini, kayıt maliki ... kızı ... ile ...'in aynı kişi olmadığına dair ihbar dilekçesi üzerine Denizli 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/646 Esas sayılı dosyasında 48 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tapu iptali ve ... kızı ... adına tescili istemiyle dava açtıklarını, tescilin dayanağını teşkil eden işlem olan isim tashihi kararına istinaden ... kızı ... mirasçıları adlarına intikal yapıldığını, ancak ... ile ... kızı ...'nın aynı kişi olmalarının mümkün olmadığını ileri sürerek talebin kabulü ile Mahkemenin 1998/499 Esas, 1999/796 Karar sayılı kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Yargılamanın iadesi talep edilen ..., ..., ..., ...; yargılamanın iadesi şartlarının oluşmadığını, ... kızı ...'nın ... olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Diğer yargılamanın iadesi talep edilenler; savunma getirmemişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının dayandığı sebebin yasada tahdidi olarak sayılan yargılamanın iadesi sebepleri arasında yer almadığı gerekçesiyle HMK'nın 379/1-c ve 379/2. maddesi gereği esasa girilmeksizin yargılamanın iadesi talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde yargılamanın iadesini talep eden Tapu Müdürlüğü vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının yargılamanın iadesi sebebi olarak HMK'nın 375. maddesinde belirtilen sebeplerden birine dayanmadığı, ileri sürdüğü sebebin de sonradan ortaya çıkan bir husus olmadığı, isimsiz ihbar mektubuna yargılamanın iadesi davasında itibar edilemeyeceği kanaatine varıldığı, kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Yargılamanın iadesini talep eden Tapu Müdürlüğü vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya uygun olmadığını, eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, yargılamanın iadesi istemine ilişkindir.
Temyizen incelenen kararın, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kurallarına göre usul ve kanuna uygun olup yargılamanın iadesini talep eden vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Bilindiği üzere, kesin hükme bağlanmış olan bir davaya bakılamayacağına ilişkin kuralın en önemli istisnası yargılamanın yenilenmesi yoludur. Yargılamanın yenilenmesi, bazı ağır yargılama hatalarından ve noksanlarından dolayı, maddi anlamda kesin hükmün sona ermesini ve daha önce kesin hükme bağlanmış olan bir dava hakkında yeniden yargılama ve inceleme yapılmasını sağlayan olağanüstü bir kanun yoludur (Baki, Kuru: Hukuk Muhakemeleri Usulü, İstanbul 2001, Cilt V, s. 5165). Yargılamanın iadesi sebepleri, 6100 sayılı Kanunu’nun (HMK) 375. maddesinde sınırlı olarak sayılmıştır. Bunun dışındaki bir sebepten dolayı yargılamanın iadesi yoluna gidilemez. Bir başka anlatımla, maddede sayılan yargılamanın iadesi sebepleri kıyas yolu ile genişletilemez (Kuru, s. 5171). Yargılamanın iadesi, 6100 sayılı Kanun'un 374. maddesinde de belirtildiği üzere kesin olarak verilen veya kesinleşmiş hükümlere karşı istenilebilir. Dolayısıyla, bir karar henüz kesinleşmemiş ise 6100 sayılı Kanun'un 375. maddesinde sayılan sebeplerden biri mevcut olsa bile, hüküm kesinleşmeden önce yargılamanın iadesi yoluna gidilemeyecektir. (Hukuk Genel Kurulunun 24.01.2024 tarihli ve 2023/7-1145 Esas, 2024/26 Karar sayılı kararı)
Tapu kaydında düzeltim davaları ise HMK'nın 382 ve devamı maddelerine göre çekişmesiz yargı işlerinden olup aynı Kanun'un 388. maddesinde çekişmesiz yargı kararlarının maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmeyip aksi sabit oluncaya kadar geçerli olacağı hükme bağlanmıştır.
Somut olaya gelince; tapu kaydında düzeltim davalarının çekişmesiz yargı işi olduğu ve bu kapsamda verilen hükmün kesin hüküm teşkil etmeyeceği, aksi sabit oluncaya kadar geçerli olduğunun kabulü gerektiği, yargılamanın iadesi talebinde bulunan davacının, tapu kaydında düzeltim davasındaki kişileri taraf göstererek Asliye Hukuk Mahkemesinde açacağı çekişmeli bir dava sonucunda, var olduğunu ileri sürdüğü haklarını iddia ve ispat etmesinin hukuken mümkün olduğu, HMK'nın 374 ve devamı maddelerinde düzenlenen "yargılamanın iadesi" koşullarının somut olayda bulunmadığı anlaşılmakla, çekişmesiz yargı işlerinden olan tapu kaydında düzeltim davasına ilişkin yargılamanın iadesi istenemeyeceğinden, bu gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
Ne var ki; anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/2 hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Yargılamanın iadesini talep eden vekilinin temyiz itirazının değinilen yönden kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinin yukarıda yer verildiği üzere değiştirilmek suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Temyize gelen yargılamanın iadesini talep eden Tapu Müdürlüğü harçtan muaf bulunduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.04.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.