Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3828 E. 2024/1040 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı kadının, davalı erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelden sarsılması gerekçesiyle açtığı boşanma davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ileri sürülen kusurlu davranış iddialarının ispatlanamaması ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/398 E., 2023/56 K.

DAVA TARİHİ : 16.07.2018

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Elazığ 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/492 E., 2021/792 K.

Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı kadın vekili tarafından açılan boşanma davanın reddine, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekilince temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının evliliğin gerektirdiği yükümlülüklere aykırı davrandığını, müvekkiline ve ortak çocuklarına karşı sürekli hakaret ve tehditlerde bulunduğunu, şiddet uyguladığını, onur kırıcı davranışlar sergilediğini, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, başka bir kadınla ilişkisinin olduğunu, sürekli kredi çekip borca soktuğunu, ziynetlerini düğünden hemen sonra alıp borçlarını ödediğini ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin müvekkiline verilmesine, 500,00 TL tedbir, iştirak nafakasına, müvekkili lehine 20.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata, ziynetlerin aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde ise bedelinin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının tamamen soyut iddialar olduğunu, çocuklarına iyi bir baba, eşine de iyi bir eş olduğunu, maddî ve manevî hiçbir konuda eksik bırakmadığını, hayattaki tek amacının çocuklarını ve eşini kimseye muhtaç etmeden geçindirmek olduğunu, çocuklarının tüm eğitim masraflarını karşıladığını, eşinin kıskanç olduğunu, sürekli herşeye şüpheyle yaklaştığını, çocuklarına olan otoriter tavırlarının yanlış anlaşıldığını, ziynetleri ortak ihtiyaçlar için bozdurulduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacı tanıklarının beyanlarından davalı erkeğe bir kusur izafe edilemeyeceği ve vakıaların ispatlanamadığı; bir kısım beyanların soyut ve zamanının somut olarak açıklanmadığı, sadakatsizlik iddiasına yönelik ise iddia edilen bu eylemden sonra evliliğin devam ettiği, güven sarsıcı davranış eyleminin devam ettiği iddia edilmiş ise de telefon kayıtları ile bunun ispat edilemediği, buna göre davacının, davalının evlilik birliğinin sarsılmasını gerektiren bir kusurlu davranışını kanıtlayamadığı gerekçesi ile davacı kadının açtığı boşanma davasının ispatlanamadığından reddine, davacı kadının ziynet alacağı talebinin ise erkek tarafından düğün borçları ve ihtiyaçları için bozdurulduğu, erkeğin, kadının geri iade talebi olmaksızın verdiğini ispat edemediği gerekçesi ile kabulüne karar verilerek 5 adet 22 ayar 25'er gram desenli bileziğin (22.000,00-TL), 5 adet 22 ayar 25'er gram burmalı bilezik (22.000,00 TL), 1 adet 22 ayar 50 gram set (8.800 TL), 2 adet 13'er gram 14 ayar künye (2.860 TL)'nin aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde toplam 55.860 TL'nin 100 TL'sinin dava tarihinden, 55.760.00 TL'nin ıslah tarihi olan 16.09.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin evliliği devam ettirmek istemediğini, evlilikte davalının kusurlu olduğunu, davanın reddi kararının hatalı olduğunu belirterek boşama ve fer'îlerinin reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kabul edilen ziynet alacağı davası yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin evliliği devam ettirmek istemediğini, evlilikte davalının kusurlu olduğunu, davanın reddi kararının hatalı olduğunu belirterek boşama ve fer'îlerinin reddi yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kadının boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, ispat noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.