"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/175 E., 2022/838 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/630 E., 2021/954 K.
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil ile aile konutu şerhi konulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak eksik harç tamamlanmak üzere İlk Derece Mahkemesine dosyanın gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı kadın ile davalı ...'in evli olduğunu ve... İli, ... İlçesi,...Mah. 10130 Ada 15808 parsel 10 numaralı bağımsız bölümdeki taşınmazda ikamet ettiklerini, davalı eşi...in aile konutu olan taşınmazı müvekkilinin haberi ve rızası olmadan diğer davalı ...'a 30.06.2017 tarihinde sattığını, ...'ın ise taşınmazı 17.02.2017 tarihinde diğer davalı ... ...a sattığını belirterek müvekkilinin rızası dışında yapılan devir ve temlik işlemlerinin iptaline, eski malik ... Kılıç adına tesciline, aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalılardan ... vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin iyi niyetli üçüncü kişi olduğunu, bedelini ödeyerek satın aldığını, satış sırasında taşınmazda aile konutu şerhi olmadığını belirterek, tedbirin kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Diğer davalılar cevap dilekçesi vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 11.03.2020 tarih ve 2017/754 Esas, 2020/219 Karar sayılı kararı ile dinlenen tanık beyanlarından davacı eşin taşınmazın satışından haberdar olduğu bu yönü ile satışa açık rıza gösterdiğinin anlaşıldığı, diğer yandan sözkonusu taşınmaz davalı eş tarafından yapılan devir sonrasında iyiniyetli 3 üncü şahsa devredilmiş olup, bu durumda 3 üncü şahsın iyiniyetinin korunması asıl olduğu yapılan ikinci devir sonrasında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü madde hükmünün uygulama imkanı kalmadığı, davacı eşin yapılan satıştan haberdar olması ve taşınmazın iyiniyetli üçüncü şahsa devrinin yapılmış olması gerekçesi ile açılan davanın reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili davacının açık rızasının olmadığını belirterek davanın reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 24.03.2021 tarih ve 2020/1636 Esas, 2021/466 Karar sayılı kararı ile davacı, aile konutu olarak kullandıkları taşınmazın 4721 sayılı Kanunun 194 üncü maddesi gereğince açık izni ve muvafakatı alınmaksızın üçüncü bir kişilere devir edildiğini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı eş adına tescilini ve taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş ancak bu davayı açarken tek nisbi harç yatırmış, safahatta tapu iptal tescil davası yönünden eksik nispi harç tamamlatılmış ise de aile konutu şerhi davası yönünden alınması gereken maktu harcın tamamlatılmadığını, o halde, belirlenen eksikliğin tamamlanıp sonucu uyarınca karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerektiği gerekçesi ile davacının istinaf talebinin kabulü ile, şimdilik diğer hususlar incelenmeksizin kararın kaldırılmasına, yukarıda belirtilen eksikliklerin tamamlanıp sonucu uyarınca karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın davalı ... adına tapuda kayıtlı olduğu, bu yerin ... adına kayıtlı iken 30.06.2016 tarih 11740 yevmiye sayılı resmi senedi ile davalı ...'a satış yolu ile ...' a vekâleten ... tarafından 50.000,00 TL bedel karşılığında devredildiği, akabinde ... tarafından 17.02.2017 tarih 2785 yevmiye sayılı resmi senedi ile davalı ...'a satış yolu ile ...'a vekâleten ... tarafından 52.000,00 TL bedel karşılığında devredildiği, ilk satış itibariyle açık rıza zorunlu ise de, ikinci satın alan kişinin tapuya güven ilkesi gereği iyi niyetli olduğu karine olup, ikinci satın alan İsmet'in kötüniyetli olduğu ve diğer davalılarla aile konutunu elden çıkarmak maksadıyla el ve işbirliği içinde olduğunun ispatlanması gerektiği, dinlenen tüm tanık beyanları ile dosya içerisindeki bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından davalı ...’in kötüniyetli olduğu ve diğer davalılar ile el ve iş birliği içinde olduğu ispatlanamadığı, davalı ...'in tescilin yolsuz olduğunu bildiği veya bilmesi gerektiğine ilişkin bir delil bulunmadığı, o halde davalı ... iyiniyetli üçüncü kişi konumunda olduğu gerekçesi ile davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı; davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davacının rızasının bulunmadığını, taşınmazın aile konutu özelliği taşıdığını belirterek, davanın reddi yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taşınmazın mülkiyetinin davalılardan ilk alıcı Fikri tarafından 30.06.2016 tarihinde tapuda malik olarak edinildiği, 17.02.2017 tarihinde davalı ...'e mülkiyetin devredildiği, davalı ...'in bu şekli ile tapu kayıtlarına güvenerek taşınmazı satın aldığı, davacının aile konutunun korunmasına dair kanun hükmünden faydalanamayacağı gerekçesi ile davanın reddi kararında usul ve esas açısından bir isabetsizlik görülmediğinden, davacının istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; müvekkilin yapılan satışa rızası bulunmadığını, her iki devir işleminin muvazaalı olarak oluşturulduğunu, davanın tümden reddinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava aile konutu nedeniyle tapu iptal ve tescil ile aile konutu şerhi konulması davası olup, uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın üçüncü kişiye satışı sebebiyle, tapunun iptali ve davalılardan ilk malik ...adına tesciline, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına davasında davaların reddinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı, 194 üncü, 1023 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir .
2.Davacı taraf aile konutu niteliğindeki taşınmazın, davalı eş ...tarafından kendisinin rızası alınmadan diğer davalı ...'ye devredildiğini, davalı ... tarafından ise taşınmazın diğer davalı ...'e devredildiğini, 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi uyarınca tapu kaydının iptali ile taşınmazın davalı eş ...adına kayıt ve tescilini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Böle Adliye Mahkemesince davacının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmazın, davacının eşi olan davalı ... adına tapuda kayıtlı iken 30.06.2016 tarihinde davalılardan ...ye devredildiği, ...nin de 17.02.2017 tarihinde taşınmazı davalılardan İsmet'e devrettiği anlaşılmaktadır. Aile konutu olan taşınmazın, hak sahibi olan eş tarafından üçüncü kişiye devri, davacının açık rızasını gerektirmektedir (4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi).Yapılan inceleme ve toplanan delillerden davacının satışa açık rızası alınmadığı gibi davalıların dava konusu taşınmazı gerçek değerinin çok altında ve görmeden devir aldıkları, devirler arasında kısa bir süre bulunduğu, satın alanların ortak tanıdıklarının bulunduğu, taşınmazın aile konutu olduğunu bildikleri, el ve iş birliği içinde hareket ettikleri anlaşılmaktadır. Bu sebeplerle davacının tapu iptal ve tescil talebi yönünden davanın kabulü gerekirken, reddine karar verilmesi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının tapu iptal tescil talebi yönününden ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının tapu iptal ve tescil talebi yönünden davacı yararına BOZULMASINA,
3.Davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.09.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.