Logo

2. Hukuk Dairesi2022/8445 E. 2022/10285 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davacı erkeğin dava dilekçesinde tanık deliline dayanmaması nedeniyle, bölge adliye mahkemesinin davacı tanığının beyanına itibar etmeyerek davanın reddine karar vermesinin doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesinin HMK 355. madde uyarınca istinaf incelemesini, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapması gerekirken, davalı tarafından istinaf sebebi olarak ileri sürülmeyen "davacı tanığının dinlenmesi" hususunu re'sen inceleyerek hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Davacı erkek tarafından Türk Medeni Kanunu’nun 166/1 ... maddesi uyarınca açılan boşanma davasının yapılan yargılaması neticesinde, ... görevlerini yerine getirmeyen ve sadakatsiz tutumlar içinde olan kadının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı belirtilerek, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı kadın tarafından erkeğin kabul edilen davası, tedbir nafakasının miktarı ile yoksulluk nafakasına hükmedilmemesi yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

Bölge adliye mahkemesince, davacı erkeğin açıkça tanık deliline dayanmadığı halde, mahkemece davacı tanıkları dinlenerek, davalı kadına kusur yüklenmesinin doğru olmadığı, davalı kadının dinlenen tanığı ...’nın beyanının ise kadının ... sarsıcı davranışlarını kanıtlamaya yeterli olmadığı, buna karşılık dinlenen davalı kadının diğer tanıkları Kıztamam ve ...’nin, davacının davalıya sözlü şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, son yıllarda da davalıyı sadakatsizlikle suçladığını belirttikleri, gerçekleşen bu durum karşısında, erkeğin davalı kadının boşanmayı gerektirir kusurlu bir davranışını kanıtlayamadığı, boşanmayı gerektiren olaylarda davacı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle erkeğin davasının reddine karar verilmiş, karar davacı erkek tarafından temyiz edilmiştir.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “İncelemenin kapsamı” başlıklı 355 ... maddesi, “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” şeklinde düzenleme altına alınmıştır. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf sebeplerinin “kamu düzenine aykırılık” ve “taraflarca ileri sürülen” nedenler olmak üzere iki ayrımda incelenmesi gerekmektedir. Kamu düzenine aykırılık mutlak istinaf sebebidir ve Bölge Adliye Mahkemesince kendiliğinden gözetilir. Bu nedenle kamu düzenine aykırı bir sebebin istinaf dilekçesinde ileri sürülüp sürülmemesinin de bir önemi bulunmamaktadır. Ne var ki kamu düzenine aykırı olmayan istinaf sebeplerinin istinaf dilekçesinde mutlaka gösterilmesi gerekmektedir. Kamu düzenine aykırı olmayan bir istinaf sebebi istinaf dilekçesinde gösterilmemiş ise Bölge Adliye Mahkemesince kendiliğinden dikkate alınamaz. Çünkü istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.

Somut davada, Bölge Adliye Mahkemesince davacı erkeğin dava dilekçesinde tanık deliline açıkça dayanmadığı, bu nedenle davacı tanığının beyanına itibar edilemeyeceğinden davalının kusurunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de HMK’nın 355 ... maddesinde açıkça belirtildiği üzere bölge adliye mahkemesince yapılacak istinaf incelemesi “istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.”

Davacı her ne kadar dava dilekçesinde tanık deliline dayanmamış ise de ön inceleme duruşmasında mahkemece verilen süre üzerine tanığını bildirmiş ve bu tanık tahkikat aşamasında dinlenmiş olup; davalı yargılama aşamasında bu tanığın bildirilmesine ve beyanının alınmasına itirazda bulunmadığı gibi bu durumu istinaf sebebi olarak da ileri sürmemiştir. Bu itibarla HMK’nın 355 ... maddesinde öngörüldüğü üzere, “taraf tanığının dinlenmesinde” kamu düzenine aykırılık da söz konusu olmadığına göre bölge adliye mahkemesince istinaf incelemesinin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılması gerekirken ve davalı tarafça da istinaf sebebi olarak ileri sürülmediği halde dava dilekçesinde dayanılmadığı belirtilerek davacı tanığının beyanına itibar olunamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve istinaf sebepleriyle bağlı olarak istinaf incelemesi yapılması ve sonucu uyarınca karar verilmesi yönünde hükmün bozulmasına karar verilmek gerekmiştir.

SONUÇ:Yukarıda gösterilen sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesince istinaf incelemesinin davalının istinaf dilekçesinde belirttiği sebeplerle sınırlı olmak üzere yapılıp sonucu uyarınca karar verilmesi yönünden hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre yapılacak istinaf incelemesi ile yeniden tüm dosya kapsamı hakkında değerlendirme yapılarak karar verileceğinden davacının kusura yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.12.12.2022 (Pzt.)