Logo

2. Hukuk Dairesi2022/9000 E. 2023/1459 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Babalık davasında hükmedilen iştirak nafakası miktarının çocuğun ihtiyaçlarını karşılayıp karşılamadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun ihtiyaçları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile günün ekonomik koşulları dikkate alınarak hakkaniyet ilkesi gözetildiğinde hükmedilen iştirak nafakası miktarının az olduğu gerekçesiyle babalık davasına ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının iştirak nafaka miktarı yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Aile Mahkemesi

Taraflar arasındaki babalık davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının küçük ...'ın babası olduğunu iddia ederek babalığın hükmen tespitine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan yargılama, toplanan deliller, nüfus kayıtları, taraf beyanları, ... Adli Tıp Kurumu Raporu ile küçüğün babasının davalı olduğunun ispatlandığı gerekçesi ile davanın kabulü ile ...'nın küçük ...'nın babası olduğunun tespitine, bu şekilde nüfus kayıtlarına tesciline, çocuk yararına aylık 200,00 TL tedbir, 400,00 TL iştirak nafakasına, nafakanın davalı tarafından velâyeten davacı anneye ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 200,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, ayrıca 400,00 TL iştirak nafakası miktarının da az olduğunu, davanın kabulüne karar verilmesine rağmen vekâlet ücretine hükmedilmemiş olmasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu, yargılama giderlerine ilişkin kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerekçelere göre, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşına uyumlu artan ihtiyaç düzeyi, günün ekonomik koşulları, paranın alım gücü, annenin gelir durumuna göre bu giderlere yapacağı katkı oranı ile davalının gelir durumu karşılaştırıldığında, evlilik dışı çocuk yararına İlk Derece Mahkemesince dava tarihinden itibaren aylık 200,00 TL tedbir nafakası verilerek, kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 400,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik olmadığı, davacı; yargılama giderlerine ilişkin hükmün de hukuka aykırı olduğunu iddia etmiş ise de; İlk Derece Mahkemesince dosyanın adli yardım talepli açılıp, davacının adli yardım talebinin kabulüne karar verilmekle, suç üstü ödeneğinden karşılanan giderin davada haksız çıkan taraf olan davalıdan alınarak, hazineye gelir kaydına dair hüküm kurmuş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, ne var ki davası kabul edilen davacı lehine mahkemece vekâlet ücretine hükmedilmemiş olmasının doğru olmadığı gerekçesi ile davacının diğer istinaf itirazlarının esastan reddine, davacı yargılama aşamasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına vekâlet ücretine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, nafaka miktarının yetersiz olduğunu, aylık 1.000,00 TL nafakaya hükmedilmesi gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın tedbir ve iştirak nafaka miktarı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, babalığın hükmen tespiti ve nafaka istemine ilişkin olup, uyuşmazlık,çocuk yararına hükmedilen nafakanın miktarının çocuğun ihtiyaçlarına ve tarafların ekonomik durumlarına uygun olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü, 182 nci 301 inci, 302 nci, 303 üncü, 304 üncü, 327 nci, 328 nci, 329 uncu, 330 uncu ve 333 üncü maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre küçük ... yararına hükmedilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece, 4721 sayılı Kanun’un 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının iştirak nafakası miktarı yönünden davacı kadın yararına BOZULMASINA,

2. Davacının diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.