"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2870 E., 2022/3702 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Merzifon 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/237 E., 2022/180 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın ... erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.... erkek vekili dava, karşı davaya cevap ve karşı davaya ikinci cevap dilekçesinde; evlilik birliğinin kadının kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Usulüne uygun olarak kimlik tespiti yapılmış olan ... erkek 17.01.2022 tarihli dilekçesinde, kendisinin de hataları olduğunu, kadının başkası ile görüştüğü hususunun dilekçelere yanlışlıkla yazıldığını ve boşanmak istemediğini belirterek davasından feragat etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava ile karşı davaya cevaba cevap dilekçesinde; erkeğin sürekli şehir dışında olduğunu, eşine ilgisiz davrandığını, maddi sorumluluklarını yerine getirmediğini, kadını çalıştırmadığını, kadının Türk vatandaşlığına geçmesini istemediğini, sadakatsiz olduğunu, cinsel şiddet uyguladığını, kadının önceki eşinden olan kızına karşı uygunsuz davranışları olduğunu ve kadının sınır dışı edilmesi için ihbarda bulunduğunu iddia ederek; erkeğin davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına ve 200.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda evin giderlerini karşılamada eksiklik gösteren, eşi ve çocukları ile ilgilenmemek ve ortak konuta uzun süreler gelmemek suretiyle birlik görevine aykırı davranan, eşine hakaret eden, onu tehdit eden, güven sarsıcı davranışlarda bulunan, eşinin iffeti hakkında asılsız isnatlarda bulunan, kadının kız çocuğunun mahremiyetine saygı göstermeyen ve eşinin sınır dışı edilmesi için ihbarda bulunan erkeğin tam kusurlu olduğu, asıl boşanma davasından feragat eden erkeğin feragat tarihinden önce yaşanan olayları affetmiş olması nedeniyle kadına kusur yüklenemeyeceği; ortak çocuğun anne bakım ve şefkatine muhtaç olması, annenin ebeveynlik sorumluluklarını yerine getirmediğine ilişkin bir kanıt bulunmaması, dava sürecinde çocuğun anneyle yaşaması, anne yanında bir düzeninin olması ve uzman görüşü dikkate alındığında ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararına olacağı; boşanmaya sebebiyet veren olaylar nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği ve hasta bakan ve düzenli geliri bulunmayan kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuk Nejla Aylin'in velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ila baba arasında her ayın birinci ve üçüncü haftası cumartesi günleri sabah saat 10.00'dan akşam saat 18.00'e kadar, her yıl dini bayramların ikinci günü sabah saat 10.00'dan akşam saat 18.00’e kadar, her yıl babalar gününde sabah saat 10.00'dan akşam saat 18.00’e kadar kişisel ilişki kurulmasına, çocuk yararına aylık 300,00 TL tedbir ve 600,00 TL iştirak nafakasına ve kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve 800,00 TL yoksulluk nafakası ile boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte 40.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
... erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin eşinin davranışlarını affettiği için davasından feragat etmediğini, davadan feragat etme sebebinin yaşı küçük olan çocuğun velâyetinin anneye verilmesi halinde yabancı uyruklu olan kadının ortak çocuğu yurt dışına kaçırma ihtimali olduğunu, tanık beyanları ile kadının kusurlarının ispatlandığını, kadının gecenin geç saatlerinde telefon görüşmeleri yaparak güven sarsıcı davrandığını, erkeğin eve maddî olarak baktığının banka dekontları ile ispatlandığını, erkeğin kadının sınırdışı edilmesi için yaptığı ihbarın tarihinin davadan sonra olması nedeniyle bu konuda kusur yüklenemeyeceğini, yine erkeğin şehir dışına çalışmak için gitmesi nedeniyle bu konuda kusur yüklenmesinin doğru olmadığını, annenin çocuğu ile ilgilenmediğini, çocuğun etki altında beyanda bulunduğunu, velâyetinin babaya verilmesinin çocuk yararına olacağını, üç uzmandan oluşan bir heyetten rapor alınmamasının doğru olmadığını, baba ile çocuk arasında yarıyıl tatili ve yazın yatılı kişisel ilişki kurulmasını talep ettiklerini, manevî tazminat ile nafaka miktarlarının çok olduğunu belirterek; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, manevî tazminat, nafakalar, velâyet ve kişisel ilişki yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu ve erkek tarafından kadının sınır dışı edilmesi için yapılan ihbarın tarihinin karşı davanın açılma tarihinden önce olması nedeniyle erkeğe bu konuda kusur yüklenmesinin doğru olduğu gerekçesi ile, istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
... erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, manevî tazminat, yoksulluk ve iştirak nafakası, velâyet ve kişisel ilişki yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmış ise boşanmaya sebebiyet veren olaylardaki kusur belirlemesinin doğru olup olmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak kadının davasının, manevî tazminat ve yoksulluk nafakası talebinin kabulünün doğru olup olmadığı, kusur yönünden yoksulluk nafakasına hükmedilmesi koşulları var ise kadının boşanmakla yoksulluğa düşüp düşmediği, koşulları var ise yoksulluk ve iştirak nafakaları ile manevî tazminatın miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, ortak çocuğun velâyetinin hangi ebeveynine verilmesinin üstün yararına olacağı ve velâyetin anneye verilmesi halinde kişisel ilişki süresinin az olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 194 üncü, 353 üncü, 355 inci, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü, 175 inci, 182 nci, 323 üncü, 327 nci, 328 inci, 330 uncu, 336 ncı maddeleri. 6098 sayılı Kanun'un 50 ve 51 inci maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası ve 12 nci maddeleri. Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup ... erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.