"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2047 E., 2023/167 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 18. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/396 E., 2022/84 K.
Taraflar arasındaki babalık davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak taraf teşkili sağlanmak üzere gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı asıl tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı asıl tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; davalı ...'ün kendisine evlenme vaadinde bulunduğunu, bu vaat sonrası yaşadıkları ilişki sonrası hamile kalıp 08.03.2016 tarihinde müşterek çocukları Faruk ...'ın dünyaya geldiğini, davalının çocuğu kabul etmediğini, zorunlu giderlerine katkıda bulunmadığını iddia ederek babalığın hükmen tespitine, çocuk için aylık 750,00 TL tedbir nafakasına, kendisi yararına 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı 10.10.2017 havale tarihli ıslah dilekçesinde; taleplerine doğum giderleri için 30.000,00 TL maddî tazminat ile aylık 750,00 TL iştirak nafakasını eklemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; iddiaların ... olmadığını, davacı ile sadece birlikte hoş vakit geçirdiklerini, evlenme niyetlerinin olmadığını, ilişkilerine ara verdikleri ... dönemler olduğunu, davacının kendisi dışında birkaç kişiyle daha ilişkisi olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 23.10.2018 tarih ve 2016/836 Esas, Karar 2018/1045 sayılı kararı ile yapılan yargılamada, Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'nın 30.04.2018 tarihli raporu ile çocuk ... ile baba olduğu iddia edilen ... adlı kişinin DNA profilinin karşılaştırmasının yapıldığı ve elde edilen sonuçlar itibari ile ...'ün %99,99 ihtimalle ...'ın babası olduğunun tespit edildiği gerekçesi ile davanın kabulüne, babalığın tespitine, çocuk yararına dava tarihinden itibaren aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, fazlaya dair istemin reddine, davacı yararına 30.000,00 TL manevî tazminata, maddî tazminat talebinin ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili, davanın kabulü, manevî tazminat ve çocuk yararına hükmedilen nafaka yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 28.04.2021 tarih ve 2019/937 Esas, 2021/831 Karar sayılı ilamıyla; ... Faruk ...'a atanan kayyım davaya dahil edilmeden, katılımına imkân hazırlanmadan ve gösterdiği takdirde delilleri de toplanmadan eksik taraf teşkili ve tahkikatla hüküm verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu, kabule göre de, davacı kadının 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(4721 sayılı Kanun) 304 üncü maddesinde yazılan mali haklar dışındaki manevî tazminat isteminin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunundan kaynaklanmakta olduğu, davanın Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülüp karara bağlanılması gerektiği, mahkemece, bu talep yönünden tefrik ve görevsizlik kararı verilmesi düşünülmeksizin manevî tazminatın hüküm altına alınması da usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle istinaf talebinin diğer yönler incelenmeksizin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen hususlara riayet edilerek yeniden karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın babalığın hükmen tespiti, iştirak nafakası ile 100.000,00 TL manevî tazminat istemine ilişkin olduğu, manevî tazminat talebinin genel hükümlere tabi olduğu, bu talep yönünden dosya tefrik edildiği, ATK raporu doğrultusunda davalı ...'ün ... Faruk ... Bural'ın biyolojik babası olduğu tespit edildiği, 4721 sayılı Kanun'un 182 nci ve 328 ... maddeleri uyarınca davalının gücü oranında ortak çocuğun masraflarına katılma yükümlüğünün bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile babalığın hükmen tespitine, ortak çocuk yararına dava tarihinden itibaren 500,00 TL iştirak nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı, davacının başka erkeklerle de birlikte olduğunu, müvekkilinin biyolojik baba olmasının mümkün olmadığını, manevî tazminatın koşullarının oluşmadığını, çocuk yararına nafakaya hükmedilemeyeceğini, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Adli Tıp Kurumunun 30.04.2018 tarihli raporu ile; ...'ün %99,99 ihtimalle ...'ın biyolojik babası olabileceği tespit edildiği, evlilik haricinde ... çocuk için babanın nafakayla yükümlü tutulabilmesi için, çocukla babası arasında soybağının kurulmuş olması zorunlu olduğu, baba ile soybağının ise; tanıma, ana ile evlilik, hakim hükmü ve evlat edinme yoluyla kurulacağı, soybağının kurulmuş olmasının tabi sonucu olarak davalının (babanın) bakım borcu doğacağı, küçüğün bakımı ve eğitimi için hayat koşulları ve tarafların ödeme güçleri de dikkate alınarak nafakaya hükmedilmesinin ve nafaka miktarının hakkaniyete uygun olduğu gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı, davacının başka erkeklerle de birlikte olduğunu, biyolojik baba olmasının mümkün olmadığını, çocuk yararına nafakaya hükmedilemeyeceğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, babalığın hükmen tespiti istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı, Adli Tıp Kurumu raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olup olmadığı, çocuk yararına nafakaya hükmedilmesinde ve miktarında isabetsizlik olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü, 182 nci, 301 ..., 302 nci, 303 üncü, 304 üncü, 333 üncü maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 ... ve 371 ... maddeleri; 31.07.2004 tarihli ve 25539 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Adli Tıp Kurumu Kanunu Uygulama Yönetmeliğinin 13 üncü, 19 uncu maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49 uncu ve 58 ... maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine ve özellikle ortak çocuk yararına hükmedilen nafakanın dava tarihinden kararın kesinleşmesine kadar tedbir, kararın kesinleşmesinden sonra iştirak nafakası olduğunun anlaşılmasına göre davalı asıl tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
31.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.